twenty six

1.1K 91 131
                                    

Çağan efe ak'tan:

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

Çağan efe ak'tan:

"Tamam, bebeğim. Seni seviyorum. "
( yalan söyleme, yalan söyleme.intaiiii  Laşskdğwş)

Telefonu cebime atıp yatağın üstüne oturdum. Cilveli cilveli konuşup beni deli ediyordu. Ben ise açıkça konuştuğumda utanıyordu ve onu utandırdığım için bana kızıyordu.

Kapı çaldığında girmesini söyleyerek kimin geldiğine baktım. "Çağan bey, Mete beyler sizi beklediklerini söylememi istedi. " bana neden geldiğimi hatırladıkklarında istemsizce sinirlerim bozuldu.

Yardımcıya başımı sallayıp aynanın karşısına geçtim ve ne olursa olsun sakin kalacağıma dair kendime telkinler vermeye başladım.

Derin bir nefes alıp merdivenlerden inmeye başladım. Babam dik ve sert görünüşünü bozmadan koltukta oturmuş anneme bir şey anlatırken annem dikkatle onu dinliyordu.

Berfu ise mavi tulumunun içinde etrafa masum bakışlar atıyor ve beni bekliyordu. Boğazımı temizlediğimde beni farkettiler.
"Hoş geldin, sevgilim. "

Berfu hemen ayağı kalkıp bana yaklşacağı sırada elimle durmasını işaret ettim. Buradaki herkes her şeyin farkındaydı ama rezil olmaması tercihimdi.

"Oğlum, gel otur şöyle. " anneme gülümseyip tek kişilik ama iki kişinin rahatlıkla sığacağı krem koltuğa oturdum. "Oğlum... " babam söze başlarken ayıp olmasın diye bitmesini bekledim ama dinlemiyordum.

Zira diyeceği şeyleri artık ezbelemiştim. Her bir kaç ayda gerçekleşen rutin konuşmamız işte.

Babam lafını bitirdikten hemen sonra söze girdim. "Baba izin veririseniz berfuyla yalbız konuşalım. " babam hay hay der gibi eliyle işaret verip arkasına yaslandı.

Ayağa kalkarak berfuyu bekledim.
Bahçeyr çıkıp koltuk takımına ilerlediğimizde berfu hemen oturup heycan ve gülümsemeyle bana baktı.

Bir an içimden hakkım var mı? Diye grçirdim. Bir kadının ümitlerini, sevgisini yerle bir etmeye hakkım var mıydı? Ya da bir kadını hayal kırıklığına uğratmaya?

Kesinlikle yoktu ama bu hikayede ikimizin de  bir ömür boyu yanacağına, birimizin canını acıtsa da bitirmenin taraftarıydım.

"Ber- " lafımı tamamlamadan konuşmaya başladı. "Bir dakika, canım. Konuşmadan önce bi' şeyler içmek ister misin? Sevdaya söyleyeyim. "

"Hayır, din-" ayağa kalktı. "Ya da bekle, ben yapayım. İkimize de kahve yapmamı ister misi-"

"Berfu otur! " bağırmamla susup otururken, umutla gözlerimin içine bakıyordu.

"Bak ikimizinde çok iyi bildiği şeyleri tekrarlamak hiç istemiyorum. Ama, dinle berfu, biz seninle sözleşmeyle evlendik. Zaten evlenmeden önce de konuşmuştum seninle. Bu evliliğin sadece kağıt üzerinde olacağını. Şimdi senin böyle gereksiz yere her ay çocuk gibi beni babama şikayet etmen fazla saçma. " dedim yumuşak çıkartmaya özen gösterdiğim sesimle.

"Haklısın konuşmuştuk, bende bunların farkunda olarak evkendim seninle ama... " açık kahve gözlerinin akıttığı göz yaşlarını sildi.

"Ama n'olur evliliğümize bir şans versen. Sahte olabilir ama bu gerçeğe dönüşmeyeceği anlamına gelmez ki. " ilgiyle elini elimin üzerine koyup okşadı.

Farkındaydım. Kadın olarak eviliği kurtarmaya çalışıyordu. Kocasını evinde tutan kadındır klişesine inanıyordu belkide. Ama tüm bu sözlerin saçmalıktan fazla bir şey olmaduğının da farkında değildi.

Elimi yavaşça elinden çekerek derin bir nefes aldım. "Bak, sotun çıkmadan şu evliliğin bitmesini bekleyelim, zaten bu sürecin hızlanmadı için elimden geleni yapıyorum. Sende kend-" birden ellerini yüzünden çekip sertçe yutkunarak baktı gözlerime.

"Çağan başka biriyle birlikte olduğunu biliyorum. " inatla başını ağır ağır iki yana salladı. "Tamam, kabulum. O kadından ayrılana kadar beklerim ben seni. Sorun değil benim için. Sadece vazgeçme benden yalvarırım. "

Kendini bu kadar küçük görmesine aklımı kaçıracaktım neredeyse. Neden kendini bana muhtaç görüyordu ki?

"Berfu, kendini bana, hiç kimseye muhtaç görme! Senin bana ihtiyacın yok ki. Ben varlığımla sana ne vaat ediyorum ki olmasam elinden gitsin? Kendini değerli gör. " 

"Bak bir başkasıyla tanışırsın, mutlu olursun hatta kimseyle olmasanda bir şekilde mutlu olabilirsin ama seni mutlu edecek olan ben değilim. "

Biraz bekleyip hüngür hüngür ağlamasını umursamadan devam ettim. "Artık kendine de bana da sorun yaratmazsan sevinirim. "

Ayağa kalkıp gideceğim zaman öfkeyle ayağa kalktı. "Bana baksana sen, senin karın senden sevgi dilenirken sen ilgini de sevgini de kalbini de bi' başkadına adıyorsun. Hiç mi vicdanın sızlamıyor ya? Hiç mi utanmıyorsun?! "

Masanın üzerinde duran bardağı alıp yere fırlattı. Elimi çenesine koyup sertçe bana bakmasını sağladım.

"Bana bak! Yeter, sabahtan beri seninle insan gibi konuşmaya çalışıyorum ama anlamıyorsun. Ne bok yiyorsan ye, sadece bana baş ağrısı yaratma! "

Dedim en son sinirlerime hakım olamayarak. Ben ön bahçeye gidip arabama binerken o hala bağırarak bir şeyler anlatıyordu.

"Sen benim kocamsın. Eğer sorun o kızsa onu da halletmesini bilirim ben! " dediklerini fuymazdan gelip hızlı bir diriftle caddeye çıktım.

geceme doğan ayHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin