Bölüm 14

396 20 0
                                    

-Evet, Selin, sana soruyorum Hiçbir şey demedim.

-Benim tanıdığım Selin, bu değil.

Kaşlarımı kaldırıp cevap verdim -Sen, beni tanımıyorsun ki Emir

-Emin misin?

Evet. Benimle ilgili bir şeyleri yargılaman için, beni çok iyi tanıman gerekiyor ve beni tanımadığın için de bu hakka sahip değilsin, hatta arkadaşım bile değilsin. Yanılıyor muyum?

- Hih, seni ben gayet iyi tanıyorum.

- Arkadaş olmadığın birini, hatta doğru düzgün sohbet bile

etmediğin birini, sadece zor zamanlarında yanında olduğun birini tanıdığını iddia etmen garip... - İddia etmiyorum ki direkt söylüyorum.

Dedi ve güldü Sonra Rana'nın kolunu omzuna atarak revire

götürdü. Ayağımın altında duran su şişesine tekme attıktan sonar,

sinirli ve hızlı adımlarla bir banka oturdum

Yanıma Melih ve Arzu geldi.

Melih

-Niye bu kadar kafana taktın, her zaman ki Emir işte...

- Sinirimi bozdu.

Dedikten sonra ayağa kalkıp sınıfa çıkıyordum ki revirde Rana'yı gördüm. Yanında da Emir'i, Rana'nın başında bekliyordu. Ellerimi sıkıca yumruk yaptım. Arkamdan Arzu seslendi

- Bu kadarı fazla cidden.

- Fazlasıyla fazla

Emir, kafasını kapıya doğru çevirdiğinde göz göze geldik. Bana öyle bir bakıyordu ki anlatamam size, sanki düşmanıymışım gibi.

Kafamı çevirip direkt sınıfa çıktım Sırama oturup kafamı gömdüm. Arzu, eliyle sırtımı sıvazlıyordu. Birkaç dakika sonra Emir sınıfa girdi. Sırf yüzünü görmemek için sınıftan çıkıyordum ki elinde

"DEĞER KİTAP OLDU!!"Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin