Bölüm 32

343 16 7
                                    

-Gel, yere oturalım

İkimiz de yere çöktük. Yavaş, yavaş gozlerim kapanmaya

başlamıştı. Kayıyordu gözlerim, açık tutmakta zorlanıyordum.

-Sana o topu attığım için özür dilerim.

Emir, özür diliyordu. Benden diliyordu... ama benim gözlerim bile

açık durmakta zorlanıyordu. Bedenimi hissetmiyordum. Vücudum titriyordu sanki.

- Uğur niy-...

Dedi, sustu, bana döndü, telefonun işığını tuttu yine.

-Lan, Selin, ne oluyor?

Nefesim iyice daralmaya başlamıştı. En sonunda iyice sıkışmişti nefesim. Ani bir refleksle Emir'in yakasından sımsıkı tuttum, konuşmaya çalıştım.

- Emir nefesi-...

Emir, korkmuştu.

-Selim, dur, gel, bir şey olmayacak, korkma, ben yanındayım Eliyle kafamı göğsüne yasladı yine. Siyah kapüşonlusunu sardi bedenime.

Nefesim iyice daralmıştı, gözlerine baktım, o da bana baktı, hafif bir tebessüm ettim ve kapandı gözlerim.

Gerisini hatırlamıyorum...

Gözlerim bir açılıyor, bir kapanıyor etrafımda ki sesler boğuk

boğuk geliyor, beynimde yankılanıyor...

Bir ara açtım gözlerimi. Neden yaptığımı ben bile bilmiyorum

ama Emir'in yanağını okşadığımı hatırlıyorum

Emir kucağına aldı beni, çıkardı asansörden. Hızlı adımlarla bahçeye çıkardı, her ne kadar gözlerimi açmakta zorlansam da... Gözlerime yansıyan güneşi fark edebiliyordum. Yere koydu beni; eliyle kafamı tutuyordu, nefes nefese nefesimi düzenlemeye çalışıyordum...

Birden ağzımda astım ilcımı hissettim, içime çekmeye çalıştım gözlerimi iyice açmıştım kendime gelmiştim.

"DEĞER KİTAP OLDU!!"Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin