ADA

Beni Bırakma

Bölüm geç geldiği için özür dilerim. Okul gezisi dolayısıyla şehir dışındaydım. O nedenle bölüm biraz geç geldi. Tekrardan özür dilerim. Bu bölümde bana çok yardımları dokunan Büşra'ya ve Elif'e çook teşekkür ederim. İyiki varsınız.

Yorumlarınız ve fikirleriniz benim için değerlidir.

İyi okumalar:))))

Multide Chloe'nin elbisesi.

Ben bir insanın isteyebileceği en iyi dosta sahiptim. Arkamı kollayan, beni ölüme terk etmeyen bir dosta. Onu çok seviyordum. Şu hayatta beni koruyan ve kolluyan sayılı insanlardan biriydi.

Şimdi beni bırakmıştı. Öylece gitmişti işte. Bu bana mantıklı gelmiyordu. Grace güçlüydü. O beni bırakmazdı, bırakamazdı.

Odada bağırıyor ve delice ağlıyordum. Doktorlar beni odadan çıkarmaya çalışıyordu ama ben direniyordum. Sonunda doktorların elinden kurtuldum ve Grace'in yanına koştum. Nefes almıyordu ve kalbide atmıyordu.

Şu an mantıklı düşünemiyordum bu nedenle sadece iç güdülerimi dinledim ve bir elimi Grace'in göğsüne koydum. Gözlerimi sıkıca kapattım. Ve onla olan anılarımı düşünmeye başladım. Neden böyle yaptığımı bilmiyorum. Sadece... Filmlerde böyle yaparlar işte.

Tenimde akan sıcak bir sıvı hissettiğimde burnumun kanadığını anladım.

Birden gözlerim kararmaya başladı. Bilincimi kaybetmeden önce son kez Grace'e döndüm ve "Beni bırakma!" diye fısıldadım.

Daha sonra gözlerim yavaşça kapandı.

---------

Gözlerimi açtığımda beyaza boyanmış bir tavanla karşılaştım. Burası kesinlikle benim kulübem değildi. Peki o zaman nerdeydim ben?

Tabii ya ben hastanedeydim. Şapşal kafam benim! Peki niye yatakta yatıyorum?

Lanet olsun! Bayılmışım. Yine!

Odanın kapısı aralandı ve içeri Liam girdi.

Yattığım yerde doğrulmaya çalıştım.

Ve sonuç: Acıyla inleyen bir ben!

"Şşş, biraz yavaş ol Chloe. İyi misin?"

Başımı evet dercesine salladım.

"Grace... O iyi.. Mi?" diye sordum. Tabii sormaya çalıştım desem daha doğru olur.

"Ona ne yaptın bilmiyorum ama yaşıyor ve şu anda iyi."

Rahatladığımı gösteren derin bir nefes aldım.

"Hadi sen biraz daha dinlen. Ben birazdan gelirim."

Kafamı onaylarcasına salladım. Ve odadan çıktı. Biraz sonra kapı tekrar açıldı ve içeri Leo girdi. Tanrım! Onu ne kadarda özlemişim!

"Leooo" diye cırladım.

"Cırlama kız."

Yanıma geldi. Hemen ona sarıldım. O da bana karşılık verdi.

O sırada kapı açıldı ve içeri Liam geldi. İşte şimdi bittim. Kesin yanlış anladı. Hemen sarılmayı bırakıp geri çekildim.

Göz göze geldik. Bakışlarımı kaçırdım.

"Ben sizi rahatsız etmeyeyim." dedi ve gitti.

LANET OLSUN!!!! Bendeki şans katır şansı ya.

Leo gitmesi gerektiğini söyleyip odadan çıktı. Ben de olanların şokunu atlatmaya çalışıyordum. Tek başıma yürümek istemediğimden Tom'u çağırmaya karar verdim.