Yorumlarınız ve fikirleriniz benim için değerlidir. İyi okumlar:)))
Multide Tom
Ben daha ne olduğunu anlamadan iki el ağzımı sıkıca kapatmıştı bile.
Bir elini ağzımdan çekti ve bileklerimi kavradı.
Beni sürükledi ve bir ağacın gövdesine yapıştırdı. Birden ağacın sert gövdesine çarpınca canım yanmıştı ve istemeden inlemiştim.
"Canında pek tatlıymış güzelim."
Ya şimdi ya asla
Elini sertçe ısırdım. Acıyla inledi. Elini ağzımdan çekmişti.
İnleyerek geri çekildi. Canını acıtmış olmalıydım. Boş bulunduğu sırada suratına yumruğu geçirdim. Geriye doğru sendeledi ama düşmedi.
Tam tekrar vurucakken o hızlı davrandı ve beni yine ağaca yapıştırdı. Aniden boynumu sıkmaya başladı. Nefes alamıyordum. Gözlerim git gide kararırken gördüğüm son şey beni boğmaya çalışan adamın pis yüzüydü.
---
Yavaş yavaş kendime gelmeye başlamıştım. Etrafımdaki sesleri duyabilmeye başladığımda iki kişinin tartıştığını duydum.
"Burada, güvenlik yok mu Tom?! Nasıl bu kadar tedbirsiz olabiliyosunuz?! Chloe'yi buraya zarar görmeyeceğini düşünerek getirdim. Ama burada daha çok zarar gördü!!!"
Sesin sahibi tabikide Liam'dı. Muhtemelen Tom'a bağrıyor olmalıydı.
Yavaşça gözlerimi araladım.
"Hey" cümlenin devamını getiremeden öksürük krizine girdim. Zaten konuşmak bile canımı acıtmıştı ama öksürmek işkence gibiydi.
Liam hızla bana döndü. Endişeli gibi gözüküyodu.
"Chloe, iyi misin? Tom su getir, hemen!"
Öksürmem geçtikten sonra derin bir nefes aldım. Ama nefes almak bile acıtıyo ya!
Tom suyu getirdiğinde yavaşça doğruldum. Sırtım çok acıyodu. Liam eğildi ve bana su içirdi.
"Chloe, senin için çok endişelendim."
Ne!! Benim için endişelenmiş. İç sesim parti verirken ben gülümsemekle yetindim.
"Ben iyiyim gerçekten." dedikten sonra içten bir gülümseme gönderdim.
Bir süre sonra içeriye benim yaşlarımda bir kız girdi. Giydiklerinden hemşire olduğunu anladım. Beyaz bir elbise giymişti. Kafasındada beyaz bir şapka vardı. Elbisesinin üstünde "Hemşire: Angel" yazıyodu.
Kızı dikkatlice izlemeye devam ettim. Elbisesi biraz kısa mıydı, yoksa bana mı öyle gelmişti. Hayır hayır biraz değil baya kısaydı. Tanrım, nasıl bir hemşireye denk geldim ben yaa???
Bana bakıp yapmacık bir gülümseme gönderdi.
"Bugün nasılsın Chloe'ciğim?"
Seni görmeden önce gayet iyidim.
"İyiyim."
Bana baktıktan sonra Liam'a döndü. Bir elini Liam'ın omzuna koydu.
Bu samimiyet ne???
"Chloe gayet iyi. Sırtındaki yaralar için krem sürmeniz yeterli. Nefes almada ve konuşmada biraz zorlanabilir çünkü boynunu kötü sıkmışlar. Ayrıca boynundaki morluklar zamanla geçer. Kısacası çok iyi."
"Tamam" diye kısa bir cevap verdi Liam.
Angel tam gidicekken durdu ve bir şey söylemeyi unutmuş gibi Liam'a döndü:
ŞİMDİ OKUDUĞUN
ADA
FantasíaAptal bir tatilin hayatımı kökünden değiştireceğini nereden bilebilirdim ki? -KESİT- "O bir sürü masum insanı öldürdü. Az önce kendi gözlerinle de gördün. Nasıl ona güvenebiliyorsun?" "Bazen gördüklerine değil kalbine inanman gerekir. Ve kalbim ona...