8

372 23 12
                                    

İyi okumalar <3 ❤️

∆∆∆∆∆∆∆

"Kızın hakkında ne konuşup duruyorsunuz siz deminden beri?"

Kız? Hangi kız? Jungwon Hyung onları duyuyor muydu? Jake ve Sunghoon Hyung neden bi kız hakkında konuşsun ki? Üstelik, yüz ifadeleri falan bi kız hakkında konuştuklarını düşündürmezdi ki.

Kafamdaki sorular git gide çoğalırken Sunoo Hyung omzuna dokundu. Yukarı baktım,

"Ne diyor ki?"

Jungwon Hyung'u duymamış gibi davrandım, "Bilmiyorum."

Ama bunun yalan olduğunu çocuklar bile anlardı, yüzüme baksaydı. Sunoo Hyung tamam anlamında mırıltılar çıkardıktan sonra yanıma geri oturdu.

İkisi, Jungwon yanlarına gelince ilk okarak kısa bir göz teması kurmuşlardı kendi aralarında. Naneyi yedik bakışı desem anlarsınız siz. Ardından Sunghoon Hyung başını sallayarak bir şeyler söyledi. Jungwon Hyung başını sola yatırdı, yüzünde inanmadığını gösteren bir ifade vardır eminim. Jake Hyung elini beline koyarak kısa bi şey söyledi.

Ah! Keşke dudak okuyabilseydim! Yakın zamanda buna çalışmam lazım. Soo-rim bana yardım eder, değil mi?

Jungwon Hyung Jake'i onaylayınca Sunghoon Hyung derin bir nefes aldı. Tek nefeste o kadar çok konuştu ki, ağzı sanki rap yapar gibi hızlı hareket ediyordu. Hızlıca açıklayacağı her şeyi bitirip Jungwon'un omzuna kolunu attı. Bir şeyler daha konuşup gözlerini bana çevirdi.

Ben..? Birkaç saniye sonra bana bakmayı kesip Jungwon'a tamam mı der gibi baktı. Jungwon Hyung ne tepki verdi göremedim ama ardından buraya gelmeye başladılar.
Yine hiç bir sorun yokmuş gibi...

Onlar gelirken sanki başından beri onları izlemiyormuşum gibi Sunoo döndüm.
O üçü benim hakkımda konuşmamıştır değil mi? Konuşurken bana göz atacak kadar ne konuşmuş olabilirler? Benden bir şey saklamazlar... öyle değil mi?

Öyle olmadığını ummaktan başka çarem yoktu zaten. Onların birkaç saniye konuşması... bana kısa zamanda fazlasıyla farklı duygu hissettirmişti. Ve eminim, zaman geçtikçe benim hakkımda konuştuklarına daha da ikna olacağım.

Ama şu kız işi ne onu çözemedim hala.

∆∆∆∆∆∆∆

['Soo-rim']

Terasın köşesindeki pembe ve mor çiçekli bitkilerinin solmuş veya kurumuş yapraklarını koparıp arka bahçeye savurduktan sonra ellerini beline koyup biraz geriden çiçeklerine baktı uzaklardan bile farkedilecek kırmızı bandanalı kız.
Arkasından bakılınca üçgen şeklinde görünecek olan kırmızı bandanasını iki eliyle biraz geriye itip öndeki saçlarının çıkmadığından emin oldu. Bu tip bandanaları severdi, saçlarını toplamasına gerek kalmıyordu ve güzel de görünüyordu.

Terasın geniş olması ona daha çok çiçek için imkan sağlıyordu ama annesi, bunu aşağıdaki bahçede yapması için ısrar ettiği için daha fazla çiçek getirmiyordu yukarı.
Çünkü annesinin sevdiği tek çiçek türü zaten aşağıdaydı. Diğerlerinin de aşağıda, arka bahçede olması taraftarıydı.
Annesinin ses çıkarmadığı sayılı konudan biriydi belkide bu çiçekler.

Beginning of the end | Nishimura RikiHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin