29.08.22
06.58
✨ Günaydınlarrrr ✨Yazarın Anlatımıyla
Siyah saçları artık beyazlamaya başlamıştı. Bunu saklamıyordu hiçbir zaman. Bu onun gerçeğiydi. Saklayacak ya da saklanacak bir amacı yoktu.
O günden sonra daha çok yaşlanmıştı ama dinç durması gerektiğini düşünürdü hep. Kendine sağlıklı bakmış hayat koşuşturmasında bile kendini aksatmamıştı.
Çocuklarının karşısında yıkılmaz bir kahramandı o. Babalık haklarını sonuna kadar yaptığını düşünüyordu. Onlar düşmeden önce tutuyor, onlar kaybolmadan önce yol gösteriyordu.
Sahi öyle miydi? Mükemmel bir baba?
Yanıldığını bugün anladı. O çocuklarına eşit davranmamıştı, davranamamıştı.
Siyah gözlerinde yıkılmışlık hakimdi. Aynı zamanda zamanın yıkamadığı gücünün zayıfladığını, saçlarındaki akların birden daha çoğaldığını hissetti.
Bir günde yaşlanmıştı. Ne düşünmesi gerektiğini algılayamıyordu.
Aşık olduğu gözleri gördü. Onun olmadığını biliyordu ama gördü ve hissetti. Gözlerinin nemlerinden kahverengi olduğu anlaşılıyordu. Bakışları masum ve tatlıydı.
Saçlarını iki yana örmüştü. Hele bu haliyle tıpkı ona benziyordu.
Kadın, adamın ikinci kez yıkılışına şahit oldu. Karşısında sessizce bekliyor ve tepkisini izliyordu.
Ellerinin titrediğini gördü. Sanki bir yere vurmak istiyormuş gibiydi ama ellerini nereye koyacağını bilemiyordu.
Bu kadar mı etkilenmişti? Tahmin etmesi zor değildi ama yine de şaşırmıştı.
Aşağı kattan onu aldığı iyi olmuştu. " Korkutuyorsun kızı " demişti " Kes şunu ve yukarı çık"
Adamın gür sesinin gittiğini ve fısıldayarak " gördün mü" dediğini duydu. Evet onu, ondan önce görmüştü.
Belki de onu, ondan daha çok görmüştü. Ama bunu bir tek kendisi biliyordu.
"Sevdiğimin kopyası. Sevdiğim kadının kopyası. Nasıl bu kadar benzer?"
Başını olumsuzca sallıyor ve sessizce aynı şeyi tekrar ediyordu.
Bunu karşısındaki kadına anlatmak çok aciz bir davranıştı belki de ama ondan kendisini sakinleştirmesini istemesini engelleyemiyordu .
Kim olursa olsun şuan çıkış yolunu göstermesini istiyordu.
"Kendine gel Bener. Şuan yıkılmanı gerektirecek bir durum yok ortada. Hem zamanında ondan da vazgeçen sen değil miydin?"
Adam yere çökerek kulaklarında o çınlamayı duydu. Masum bir çocuğu istememişti. Sevdiğinden bir parçayı istememiş ve aşığım dediği kadını yalnız bırakmıştı.
Başını iki yana sallayıp hayır demek istedi ama diyemedi. Hakkı yoktu. Ama pişmanlığı dibine kadar yaşamıştı. Yaşıyordu.
Ve ölene kadar yaşayacaktı.
"Ama ben böyle olsun istemedim."
"İstemeseydin yapmazdın"
"Onu çok özledim."
"Onu yalnız bıraktın."
Çoktan gözlerinden yaş düşmeye başladı. Ne yaparsa yapsın geç kalmıştı.
Karşısındaki masada mutlu aile fotoğrafını gördü. Kimsenin bilmediği ama aslında tam bir aile olamadıkları onu sinir etmişti. Çerçeveyi kırmak onu paramparça etmek istedi. Ama hiçbirinde suç yoktu ki. Tek suç kendisindeydi.
Herkesin gıptayla baktığı aile babasıydı o. Ama aynı zamanda bir kişiyi ailesiz bırakan ve tiksinesi bir baba...
384k
Evet mini bir bölüm oldu. Şimdi yazmışken niye paylaşmayayım dedim 😌 Belki tüm yazar anlatımlarını arka plan olarak bölüm yazarım ✍️
Şu anlık tam belli değil ama. Eğer bir sorun olursa bölümleri birleştirme durumu da olabilir 😅
Arka plan hakkında düşünceleriniz...
Peki bölüm hakkında düşünceleriniz?
Mihman'dan Sevgilerle 😍
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Kayboluş
Fiksi RemajaKaybola kaybola oluşuyor insan. Ahter ' in ismi ona yol göstermesi için konulmuştu , lakin ismini koyan insan aslında kaybolmasını sağlamıştı . Ahter yolunu bulabilecek miydi ? Not : Konusu ''Aile'' kitabıdır. Zamanla annesini , babasını ve abilerin...