♤7♤

40 2 0
                                    

"Yaaa, yapma diyorum." Yüzümden çektiğim saçlarla tekrar konuşmuştum. "Çok soğuk atmasana." Elimi suya daldırarak suyu ona doğru attığımda gülmüştü.

Akşam yemeğinden sonra biraz bahçede oturmuş ardından da havuza girmiştik. Daha doğrusu o girmişti ben ise suyun soğukluğundan yakınarak sadece ayaklarımı sokmuştum. En sonunda ise bana su atmasıyla sonuçlanmıştı.

"Çıkalım artık, pansumanını değiştirmeliyiz." Bana su atmayı bıraktığında nihayet onu sudan çıkmaya ikna edebilmiştim. Havuzdan çıktığında kenara bıraktığım havluyu ona uzatmıştım. Havluyu üzerine alıp birlikte içeriye girdiğimizde ise tekrar konuşmuştum.

"Bir Daha havuza girmeden önce hatırlatta suyu ısıtayım." Güldüğünde yatak odasına yönelmiştik. Yatağa oturup telefonumu elime aldığımda konuşmuştu. "Banyoya girmeyecek misin?"

"Sen daha ıslaksın, hasta olmadan önce sen gir." Kafamı iki yana sallayıp konuştuğumda banyoya yönelmişti. Bir süre telefonumla ilgilenip sosyal medyadan gelen yorumlara bakmıştım. Her şey gene aynıydı. Banyonun kapısı açıldığında Yoongi dışarı çıkmıştı. Telefonumu komodine bırakarak bende banyoya yönelmiştim. Kısa bir duş aldıktan sonra üzerimi giyinmiş ve saçlarımda havluyla odaya geçmiştim.

Odaya girdiğimde Yoongi elinde benim telefonumla kaşları çatık bir şekilde ekrana bakıyordu. Geldiğimi fark ettiğinde telefonu kapatmış ve gülümseyerek bana bakmıştı. "Ne oluyor?" Telefonumu almak için hamle yaptığımda izin vermemişti. "Önemli bir şey yok boş ver."

"O zaman telefonumu ver de ben karar vereyim önemli miymiş değil miymiş." Boş bir anında telefonumu çekerek elinden almış ve açmıştım. Yine beni kıskandığını sanmıştım ama karşılaştığım mesaj hiç te beklediğim gibi değildi.

_____________________________________

Annem: Yarın sabah sevgilin ile birlikte bize kahvaltıya gel. Konuşmamız gereken şeyler var.

______________________________________

Telefonu kapattığımda benimde yüzüm düşmüştü. Ne hakla beni, bizi çağırıyorlardı ki?

"Pansumanını değiştirmemiz lazım." Telefonumu bırakıp ayağa kalktığımda Yoonginin bileğimden tuttuğunu hissetmiştim. "Önemli değil." Bileğimi ondan kurtararak tekrar konuşmuştum. "Önemli, iltihap kapmanı istemiyorum."

Banyoya yönelerek çekmecedeki malzemeleri elime almıştım. Çıkmadan önce yüzüme çarptığım su ile biraz olsun kendime gelmeye çalışmıştım.

Yatakta Yoonginin yanına oturduğumda onu omuzundan ittirerek geriye yaslanmasını sağlamıştım. Elime malzemeleri aldığımda aklıma Jungkook'un söyledikleri gelmişti.

"Minah kanaman olursa hastaneye gitmek zorunda olduğumuzu söylemiş. Ama sen hızlı iyileşiyorsun."

Pansumanını bitirdiğimde elimin üzerinde elini hissetmiştim. Kafamı kaldırıp yüzüne baktığımda dudaklarında hafif bir gülümseme ile bana baktığını görmüştüm.

"Yarın gitmek zorunda değiliz." Kaşlarımı çatarak kafamı iki yana sallamıştım.

"Sorun yok, sadece ne söyleyeceklerini merak ettiğim için gidiyoruz zaten."

Kafasını olumlu anlamda sallayıp yatakta yatar pozisyona geçmişti. Elimdekileri banyoya götürüp tekrar yanına oturduğumda bileğimden çekiştirerek göğsüne yatmamı sağlamıştı. Gülümseyip kollarımı ona sarıldığımda saçlarımda dudaklarını hissetmiştim. Yarın sabah olacak şeyleri düşünmemeye çalışarak huzurlu bir uyku için gözlerimi kapatmıştım.

Smuggler || Min YoongiHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin