"Kırılan dilden de, kalpten de sadece enkaz sesleri gelir dişi şeytan. Ayağa kalk ve o seslere kulak ver. Seni o seslerden başka kimse kucaklamayacak, ben bile."
Aşkın ötesinde saplantılı, tutkulu ve tehlikeli bir aşk.
Başlangıç tarihi: 18/07/2022
~...
Eğer yorumlarınızı sık tutarsanız, ve bol yorum yaparsanız... Ben ne yaparım biliyor musunuz?
BÖLÜMLERİ DAHA SIK ATARIM.
ama yorum yapmazsanız, biz sizi çok özleriz.
Tehdit ediyormuş gibiolmuş, neysegeçin be bölüme.
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
Gülden Karaböcek, Senin İçin
10. Bölüm
Yanaklarıma düşen ısıyı yiyen damlaları elimin tersiyle sildim. Küvetin içinde oturmuş yine hayatı sorguluyordum, çenemi kendime çektiğim dizlerimin üstüne koymuştum. Parmaklarım suyun içinde haleler çiziyor, başım oturduğum konumdan dolayı sızlamaya başlıyordu. Ellerimi yavaşça kaldırdığımda, parmak uçlarımdan akan ölü yaşlar küvetin içindeki mezarlığa damlayarak onlara karıştı. Parmak uçlarımı dudaklarıma sürttüm, beni gerçekten öpmüştü. Öpmeseydi, kuru biberin acısının dudaklarıma acı vermesini hissedemezdim. Ama neden? Ben mi bu öpücük olaylarını yanlış anlıyordum ki? İnsan nefret ettiği birine öpücük verebiliyor muydu?
Burun kemerimi ovarak ayağa kalktım, gece yüzüne bakmamak için yüzümü ondan uzağa çevirmiş öyle uyumuştum. Hiç bir soru sormamıştı neyse ki.
Bedenimden aşağıya akan yaşlar soğuğu taşırken maşefeye sarıldım, kıyafetlerimi buraya getirmiştim. Koskoca evde bir Hakkı'nın odasında bir de Yekta'nın odasında banyo vardı. Başka hiç bir yerde gerçekten yoktu. Bir de hamam demişlerdi, görmemiştim hiç. Ve şu an Hakkı'nın odasındaki banyodaydım. Tabii ki Yekta'nın odasındaki banyoya girecek kadar yürek yememiştim. Üstüme beyaz göbek üstünde ama uzun kollu olan tişörtü geçirdim, altıma da beyaz kargo cep pantolonumu giydim. Böyle tamamen beyazların içinden gelen biri gibi görünüyordum. Ayaklarımada giydiklerim yüzünden sırıtmasın diye beyaz patik çorap giydim. Reglim sonunda bitmişti, soğuk yerlerde kalmamaya özen göstermeli, yağmurun altında o kadar çok kalmamalıydım. Üstelik stres canımı deliler gibi yakmıştı, iğne sayesinde iyi olabilmiştim.
Saçlarımı havluya sarıp üstten ıslaklığını aldım, havluyu yerine geri koyup ellerimi nemli saçlarımdan geçirdim. Saçlarım şimdi, kıvırcık gibiydi.
Kilitli kapıyı açınca direkt olarak odağıma Hakkı girdi,"Saatler olsun kediciğim." Dediğinde dudaklarımı birbirine bastırıp güldüm,"Sıhhatler denir ona."
