12.

426 20 0
                                    

Onun yanından ayrıldım. Kızlar beni bahçede bekliyorlardı.

Bu konu burada kapanmamıştı. Onur konuyu burada kapatacak biri değildi. Bense bu konunun aslını öğrenene kadar devam ettirecektim.

Onur yapmadım dedi. Fakat orada onlar vardı. Aslında bir yandan da Onur'a güvenmek istiyordum. Onur yapmaz diyordum kendi içimden. Sonra neden düşman olduğumuz geliyordu aklıma, neden onlarla dost iken böyle düşman olduğumuzu hatırlıyordum.

Kızlar hiçbir şey sormadı.

Ben okuldan çıkacakken onlara döndüm. " Siz kalın akşam gelirim merak etmeyin. Zaten eve gideceğim. "

Onayladılar ve benim gidişini izlediler.

Eve geldiğimde hâlâ dalgındım. Gerçekten yaptı mı, yapmadı mı merak ediyorum.

Eve girdiğimde annem direkt yanıma geldi. 

" Ada, ne oldu kızım? Okula niye gitmedin? "

Yüzüne baktım, endişeliydi. Gülümseyerek omuz silktim.

Derin bir nefes aldı. Kolumu tutup beni odama çıkarttı ve yatağa oturdu. Yatağın yanına hafifçe vurup gelmemi istediğinde sözünü ikiletmeden dediğini yaptım.

" Anlat bakalım, seni üzen nedir? "

Başımı annemin göğsüne yasladım ve konuşmaya başladım.

Sesim kısık çıkıyordu.

" Anne, babamla ayrılmadan önce aranız nasıldı? "

Duraksadığını hissettim. Hatta nefesini tuttuğunu bile anlayabiliyordum.

" Normaldi. Yani ben anlamadım beni aldattığını. Her gün eve hediyelerle gelirdi, ben de bizi mutlu sanırdım. "

Yüzüne baktım. " Neden bizi bıraktı ki?" Diyerek tekrar başımı göğsüne yasladım.

" Ada, ne oldu bugün? Neden böyle sorular soruyorsun? "

Gözlerimin dolduğunu hissettim.

" Neden bizi sevmedi, bizi neden terk etti, başkasına baba olurken neden bana baba olmadı anne? "

Annem yaşlarımı sildi ve kısık bir şekilde güldü.

" Bugün ne oldu anlatacak mısın? "

Derin bir nefes aldım. " Bugün okula gittiğimde herkes bana bakıyordu... "

Baştan sona herşeyi anneme anlattım. Ben anlattıkça o gülümsüyor nedenini sorunca cevap vermiyordu.

" Hatırlıyor musun, bu mahalleye ilk geldiğimizde böyle bir olay yaşanmıştı. Bir kaç mahalle çocuğu söylemişti. Ama sen hiç tepki vermeden onları dinlememiştin. Ve şuan aynı olay yaşanıyor ve sen ağlıyorsun. Aşık seni. "

Her şey iyi hoş gidiyordu da neden bir anda aşık lafı açıldı ki?

" Ne aşkı? Nefret ediyorum diyorum. "

Başımı okşayıp öptü ve ayağa kalktı. "Hadi kalk hazırlan akşam için. Tuna ve Eren gelecekler. "

Bu habere sevinmiştim. Tuna ve Eren benim kuzenlerimdi. İkisi de kardeşti.

Tuna yirmi iki, Eren yirmi yaşındaydı. İkisini de çok seviyordum ve anlaşılan akşam ki partiye onlarda geliyordu.

Bir kaç saat daha vakit geçirdim ve partiye iki saat kala hazırlanmaya başladım.

Kırmızı kumaş bir elbise seçmiştim. Diz kapaklarımın yarım karış üstündeydi. Uzun kolları boldu ve belimden sonra eteğide bollaşıyordu.

Açık kalan boynuma gümüş, ucunda yıldız olan bir kolye taktım. Kulaklarımda ki sallanan küpeler ise harika duruyordu.

Saçlarım ise açıktı. Saçlarıma maşa çekip dalgalandırmıştım. Doğal durması için elinden geleni ise yaptım.

Makyaj masadına oturup makyaj malzemelerine baktım. Kesinlikle makyaj sevmeyenlerden değildim. Hatta hobim bile olabilir makyaj yapmak.

Ama bu kombinime nasıl bir makyaj uyar onu düşünüyorum.

Göz altlarımda azda olsa morlukları kapatıcı ile kapattım. Biraz rimel ile kirpiklerimi uzattım,düzgün çekmeye çalışarak uzun kuyruklu bir eyeliner çektim-bu tabii ki tekte olmadı bir sürü deneme yaptım-ve kırmızı bir rujla makyajımı bitirdim.

Siyah bilekli topuklularımı ayağıma geçirip ayakkabımla uyumlu bir çanta ile odadan çıktım.

Tuna ve Eren gelmişti ve beni bekliyorlardı.

Filmlerde ya da kitaplarda olduğu gibi yavaş yavaş inmek yerine afedersiniz hayvan gibi indim.

Aşağıdan " Yavaş lan ayı! " tarzı şeyler duyunca kıkırdamadan edemedim.

Tam son basamağı iniyordum ki benim güzel ayaklarım kaydı ve ben düştüm.

Allah razı olsun Eren tuttu. Tutmasaydı bütün emeklerim boşa gidiyordu.

Beraber gülüştükten sonra onlara sarıldım ve anneme veda edip evden çıktık.

Dediğim gibi Eren ve Tuna benim kuzenimde. Hiç ayrılmazlardı. Hatta kendilerine bir ev bile tutmuşlardı. Fakat en son olanları duymuşlar ve bir kaç günlüğüne bizim evde kalacaklarını belirtmişlerdi.

Bu arada onlarda çok yakışıklı olmuşlardı.

Eren simsiyah giyinmişti. Gömleğinin kollarını kıvırınca ise çok iyi görünüyordu. Saçları hafif kıvırcıktı.

Tuna ise beyaz gömleğinin altına siyah kotuyla uyum içindeydi. Saçları dalgalı ve uzun olmaduğu için çok dikkat çekici gözüküyordu. 

Okula gelince çok güzel bir şekilde hazırlandığını gördüm. Aynı geçen seneler gibi harikaydı.

Neredeyse herkes gelmişti.

Kızları görünce onlara el salladım ve yanlarına doğru ilerledim. Onur'un bana bakması da gözümden kaçmamıştı.

...

Son

Düşman Sınıflar Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin