14.Bölüm

3.6K 101 6
                                    


Elisa'dan
Alpaslan bacaklarımda yatıyordu yaralıydı çok kanaması vardı ne yapacağımı bilemedim göz yaşlarım durmuyordu hıçkırdım
"Alpaslan" dedim salladım
"Hadi kalk gidelim" hıçkırmaya devam ettim ambulansı aramıştım ama daha gelen olmadı lanet olsun
"Allahın cezası bir araba geçsin!" Diye bağırdım sesimi duyan olmamıştı avazım çıkana kadar bağırdım
"Alpaslan Kalk,korkuyorum!" Artık ağlamaktan gözlerim ağrıyordu elini yarasına bastırmıştı bende elimi elinin üstüne koydum Allah'm neydi bu ceza lütfen onu benden alma yalvarırım

Sonunda ambulans sirenleri duydum
"Bak geldiler yaşayacaksın öyle kolay değil beni bırakmak duydun mu?" Diye sordum sanki beni duyuyormus gibi gülümsedim
"Güzel" ambulans yanımda durdu Alpaslan sedyeye koydular üstüm elim kan olmuştu ama bu hiç umurumda değildi. Hemsirelerden biri sordu
"Siz neyi oluyorsunuz?" Sahi ben neden bu kadar telaşlanmıştım sadece patronunu hayır hayır patrondan daha ileriyidi Alpaslan benim için çünkü ben onu seviyordum kendimi toparladım
"Kız arkadaşıyım"dedim
"Nasıl yaralanmış biliyor musunuz" Olumsuz şekilde başımı salladım ağlamam hiç durmamisti
"B-bilmiyorum" dedim adamlar işini yapmaya devam etti. Aniden halter ekg yani kalbine takılan cihaz çizgi oldu panikledim
" Ne oluyor?" Diye bağırdım
"Hanımefendi sakın olun" sakın falan olamazdım gözümün önünde sevdiğim adam ölüyordu gidip alpaslanin elinden tuttum
"Hayır hayır beni bırakamazsın daha sana söyleyeceklerim var" Diye fısıldadım alpaslana kalp masajı yapıyorlardı bırakma beni Alpaslan lütfen bırakma sanki beni duymuscasina kalbi tekrar atmaya başladı beni kenara çekip işini yapmaya devam etmişlerdi.

*********
Hastaneye geldik hemen Alpaslan ameliyata aldılar yolda emreyi aradım yol da olduklarını hemen geleceklerini söylediler ameliyathane kapısının oraya çömeldim bir kargaşa geldi ayağa kalktığım da sevgi abla koşarak yanıma geldi
"Oğlum nasıl?" Diye sordu gozleri kıpkırmızı olmuştu
"Ameliyatta" dedim sadece poyraz savaş ve Ahmet abi ortalığı ayağa kaldiriyordu emre ve dayı onları sakinleştirmeye uğraşıyordu emre yanıma geldi
"Elisam gel eve götüreyim seni" boş boş duvara bakıyordum Olumsuz anlamda başımı salladım kolumdan tutup kaldırmaya çalisti
"Gitmeyeceğim" dedim emre hâlâ zorluyordu alev araya girdi
"Rahat kızı emre" dedi
"Ben onun iyiliğini düşünüyorum" Diye söylendi emre
"Zorla götürerek iyilik yapmıyorsun kız burada kalmak istiyor" emre daha laf dalasinina girmemek için sustu. Annem ve babam umarım uyanmamiştir sessiz bir şekilde çıkmıştım ama duymuş olabilirler şuan bunu düşünemezdim.

Doktor ameliyattan çıktı hepimiz doktorun etrafını sardık ağzından çıkacak kelimelere baktık
"Oğlum nasıl doktor bey?" Diye sordu
"Zor bir ameliyattı" dedi doktor lafa dayı girdi
"Yani doktor yeğenim yasacak mi?"
"Geldiğinde çok kan kaybetmişti biz elimizden gelen herseyi yaptık gerisi alpaslana kalmış birsey" alev annesine sarıldı poyraz Ahmet savaş yerinde duramiyorlardı
"Şimdilik yoğun bakıma alacağız uyanmasını bekleyeceğiz" deyip gitti duvarın önüne çöktüm lütfen Alpaslan uyan sana söyleceklerim var daha

********
Alpaslan yoğun bakım camından bakıyordum makinelere bağlanmış hareketsiz bir şekilde yatıyordu ben böyle düşünürken halter ekg çizgi oldu panikledim
"Noluyor" Diye bağırdım savaş yanima geldi camdan bakınca
"Doktor!" Diyr bağırarak uzaklaştı sevgi ablanın alevin çığlıkları kulaklarımı deliyorfu hiçbirşey duymuyordum doktor ve hemşire içeriye girdi alpaslana kalp masajı yapıyorlardı ama makine hala tek çizgiydi doktorlar kalp mesajını bıraktılar ne yani Alpaslan öldü mü hayır hayır ölemez Alpaslan bizi bırakamaz ölemez hayır gözümdeki yaşlar dinmiyordu doktor yanımıza geldiğin de tek duyduğum cümle
"Başınız sağolsun"
"Hayır!" Diye avazım çıktığı kadar bağırdım

Yataktan fırladım ter içindeydim nerede olduğumu sezince derin bir nefes aldım oh rüyaymış Allah'm şükürler olsun bugün iki gün oldu alpaslan hâlâ yoğum bakımda uyanmasını bekliyorlardı Alpaslan yoğum bakıma girince Ahmet abiler bunu yapanı bulmaya gittiler. Beni de zorla göndermişlerdi.

Güzel bir duş aldıktan sonra mutfağa geçtim
"Günaydın" deyip yerime geçtim
"Günaydın kızım yüzünü gören cennetlik" Diye takıldı babam gülümsedim iki gündür konusacsk halim yoktu evrime herseyi anlattım onların bir mafya olduğunu Alpaslanın bicaklanıp yoğun bakımdan olduğunu herseyi anlatım şoktan soka girmişti ama ikimiz arasında kalacağına söz verdi şuan evrimle benim yüzüm düşüktü
"Hayırdır kızlar yüzünüzden düşen bin parça" evrim de üzülüyordu alpaslanın durumuna
"Uykumu alamadım anne" deyip gülümsedim
"Yorgunum anne" dedi evrim,annem gözlerini kısarak bir evrime bir bana baktı
"Peki madem siz öyle diyorsanız" dedi uzatmadı artık annem bazı şeylerden şüpheleniyordu ama gittiği yere saklamam gerekti

*****
Annemden zar zor izin alıp dışarı çıktım bir taksiye binip hastaneye doğru gittim evrimdr gelmek istedi ama zar zor ikna ettim onu sonra götüreceğimi hastaneye girdiğim de alev koşarak sarıldı
"Alpaslan nasıl?" Diye sordum alev yere baktı
"Hâlâ aynı" dedi of Alpaslan uyan artık çok yattın lütfen uyan sevdiğim camın önüne geçip alpaslanı izliyordum gözlerimden yaşlar akmaya başladım gözümü kırpmadan onu izliyordum.

Sonra birsey oldu pek anlamadım
"Noluyor" Diye bağırdım hepimiz camın önüne geldik doktorlar icerdeydi dışarıya çıktığında hepimiz etrafını sardık doktor gülümsedi
"Gözünüz aydın Alpaslan bey uyandi" hepimiz rahat bir nefes aldık herkes birbirine sarıldı çok şükür yarabbim teşekkür ederim sana çok teşekkür ederim
"Simdi normal odaya alacağız" deyip gitti.

Alpaslan normal odaya alındı ben hariç herkes girdi dışarıda oturuyordum girsem mi girmesem mi karar verememistim kapıdan dayı çıktı ayağa kalktım
"Kızım gelsene içeriye" dedi
"Yok dayı rahatsız etmeyeyim" dayı kocaman sırıttı
"Alpaslan seni soruyor" dedi gözlerimi kocaman açtım
"Gerçekten mi?" Diye sordum olumlu anlamda başını salladı
"Gel hadi" dedi kapıyı açtı içeriye yavaş adımlarla girdim kalbim yerinden çıkacaktı gülümsüyordu kapı açılınca bu tarafsız baktı
"Elisa" dedi gülümseyerek
"Hadi kefeni yırttın Alpaslan" Diye dalga geçti poyraz güldüler
"Oğlumla dalga geçme kemiklerini kırarım" dedi sevgi abla şakasına kızmışcasina Alpaslan poyraza bakınca basini salladı
"Hadi biz çıkalım gençler rahat konuşsun" dedi odadan herkes çıktı Alpaslanla ben kaldım Alpaslan tekrar gülümsedi yanına vurdu
"Gelmeyecek misin orada mı bekleyeceksin" gözlerim doldu koşarak alpaslana sarıldım hıçkıra hıçkıra ağladım
"Çok korktum Alpaslan" dedim Alpaslan inledi
"Anlıyorum Güzelim ama şimdi öleceğim" dedi ne demen isteyince hemen kalktım yanlışlıkla yarasına bastirdim
"Çok özür dilerim" dedim
"Dileme,özür dilenecek birsey yapmadın" deyip gülümsedi yanına oturdum aklım da bir soru vardı dilimi tutamamis sordum
"Neden o saatte bana geliyordun" dedim Alpaslan o maviş gözlerini kapatıp iç çekti geri açtı
"Ben sana birsey söylecektim" elini tuttum
"Dinliyorum" dedim Alpaslan biraz tereddüt etti biraz bekledikten sonra söyledi
"Seni seviyorum elisa,seni gerçekten çok seviyorum be kızım" dedim sanki söyleyip de rahatlamıştı şaşırmıştım
"Ama istemezsen anlarım içim de yaşarım seni rahatsız etmem" dedi hayal kırıklığına uğramış gibi ben söyleyecektim ama Alpaslan benden önce davranmıştı kocaman gülümsedim
"Bende seni seviyorum Alpaslan" Alpaslan sasirdi beklemiyordu sanırım
"Gerçekten mi?"
"Gerçekten" Alpaslan yaba kaydı
"Yanımda yat" yarasına değmeden yanına uzandım Alpaslan başımdan öptü Allah'm sana çok teşekkür ederim bana çifte mutluluk verdin hem sevdiğim adamı bana bağışladın hem de beni sevdiğini itiraf etti sana çok teşekkür ederim.  Alpaslanın görüşüne yattım huzurla gözlerimi kapattım.

Oy veren herkese teşekkür ederim:) :)

Oy vermeyi unutmayın:) :)

EFULİM+18Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin