2

1.5K 63 0
                                    

"Üzerine düşünmek istediklerimiz, aslında konuşamadıklarımızdır, demiş Sabahattin Ali. Neyi konuşamıyorsun?"

Kübra güldü.

-Daha kendime söyleyemediklerimi tanımadığım birine niye söylüyorum peki?

Haklı bir soruydu, ki Beyza da bunun farkındaydı. Amacı sade olmayan bir sohbet başlatmak ve aklındaki soruyu sormaktı.

-Senin için ölü diyorlar, neden?

Kübra, iyi bir noktaya değindin, der gibi salladı parmağını.

-Bak, bir tane daha.

Beyza beklemeden konuştu.

-Bunu düşünerek de bulabilirdim, ya da seni izleyerek.

Kübra da nefes vermedi.

-Ama aptal değilsin ve sormayı seçtin.

-Sormayanlar aptal mı oluyor?

-İkili ilişkilerde karşı taraf hakkında hiçbir zaman, hiçbir şey bilmeyiz. Yalnızca varsa önceki olaylardan tahmin yürütürüz. Kendini boşuna meşgul etmeyip sorman güzel.

Beyza biraz düşünüp konuştu.

-Buna göre biriyle tanışmadan hakkında hiçbir fikrim olamaz.

-Yanlış. Önceki olaylar o kişiye dayalı olmak zorunda değil, ona benzettiğini kişilere dayalı da olabilir.

Bunu düşünmemiştim, der gibi kafa salladı Beyza.

Bir süre trafiği izlediler. Sigarası bittikten sonra Kübra yanındaki kıza döndü.

-Adımı bildiğini biliyorum, ben de senin adını biliyorum.

Tam gidiyordu ancak iki adım ardından arkasına döndü.

-Ölü de değilim bu arada, ya da herkes ölü ben canlıyım. Çakmak için teşekkür ederim.

Unut |gxg|Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin