30

418 38 2
                                    

-Özür dilerim.

Beyza konuya böyle girmeyi planlıyordu. Evine gidecek ve porselen kızı gördüğü ilk anda özür dileyecekti. 7-8 saat içerisinde çok bir şey olmuş olamazdı. 

Kapıyı çaldı. Kapı açıldı.

-Özür..

Elif.

"Kübra yok."

Beyza başını salladı. 

-Nerede?

Elif ifadesiz bir şekilde Beyza'ya baktı.

"İtalya'ya gitti."

Beyza normalden biraz daha uzun süre kıza baktı. 

-Anlamadım?

Elif nefesini sinirli bir biçimde dışarı verdi.

"Başvurduğu okullardan birinden kabul aldı gitti işte. Hızlı gitmezsen yerini başkasına veriyorlar. O da gitti yani."

Beyza Elif'i dinliyordu, anlıyordu ama aslında anlamıyordu. Okulun konservatuvarından yurtdışına giden çok öğrenci vardı evet. Ama bu kadar zamansız olması. Saçmaydı.  

-Şaka yapıyorsun değil mi?

Elif sinirle kafasını salladı. 

"Gitti işte. Ama o kadar gelmişsin istiyorsan bir kahve iç fal bakayım sana."

Beyza dalga geçer gibi güldü. Elif gerçekten de şaka yapmıyordu. Şu an ikisi arasındaki bu sa.ma kavga böyle mi kalacaktı. 

-Yok.. yok sağ ol ben eve gideyim. 

Arkasını döndü. Asansöre bastı. 

Resmen bir anda en azından bir kaç sene dediği ilişki başlayıp rayına oturmadan bitmişti. 

Kübra gitmişti. 

Asansörün kapısı açıldı. 

Üzerinde pijama, elinde siyah poşetle bir Kübra ona bakıyordu. 

Arkadan da Elif'in kahkahası.


Unut |gxg|Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin