6

797 60 0
                                    

Beyza gözlerini güne açtığında var oluşuna yaratıcı küfürler ediyordu. Çünkü centilmenlik adına yatağını Kübra'ya verip kendisi koltukta uyumuştu.

Ayaklandıktan sonra en azından Kübra'nın onun evinde olduğunu hatırlayıp canlı bir şekilde odaya yönelmişti ancak porselen kız yoktu. Ceketi ve çantası da.

Bunun üzerine okula bir hayli sinirli gitmişti Beyza.

Akşam Kübra'yı red etmiş olduğuna hala inanmıyordu. Bu duruma olan öfkesinden mi gitmişti peki kız acaba, yoksa başka bir sebepten mi?

Sorun da buradaydı, kız neredeyse tamamen pasif agresif hareket ediyordu. Dalga mı geçiyor ya da ciddi mi? Senden rahatsız mı veya senden hoşnut mu? Anlamak zordu.

-O kız hakkında seni uyarmakla hata ettim.

-Evet, iyi biri.

Yaren yine arkadaşının lafına gözlerini devirdi.

-Hayır salak eğer ,o kızdan uzak dur, demeseydim ilgini çekmezdi.

Beyza daha ciddi bir şekilde Yaren'e döndü.

-Sen nereden tanıyordun?

Yaren omuz silkti.

-Birinden duydum sanırım. Tuğçe'den falan herhalde. Ama herkes aynı şeyi söylüyor onun hakkında.

-Tuğçe nereden tanıyormuş ki.

-Konumuz o değil.

Beyza ayağa kalktığında Yaren bıkkınlıkla nefesini verdi.

-Bunu kendin öğrenmeden salmayacaksın dimi?

Unut |gxg|Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin