El ele yanlarına gittiğimizde hepsinin kahkalarla konuştuğunu gördüm. Daha sonra bizim geldiğimizi fark etmiş olacaklar ki bakışları bize döndü. Yüzümüze sonra ellerimize baktılar.
"Lan noluyo"
Jin dışında hepsi şaşırmış bir şekilde bize bakıyordu.
"Sizi gördüm." Dedi Jin gülerek.
"N-ne?"
"Bilmiyormuş gibi yapma, yiyişiyordunuz orda."
Utançtan yerin dibine girmek istiyordum şuan. Pat diye söylenir miydi bu? Taehyung utandığımı anlamış olacak ki biraz daha ilerleyip oturdu. Bende yanına geçtim.
Hepsi bizi unutup çoktan sohbete başlamıştı bile. Ama Jimin bize çok garip bakıyordu. Ona her baktığımda bize izlediğini gördüm.
----
Saatlerce orda oturduktan sonra nihayet kalkabilmiştiler. Hepsi tek tek evlerine gitmişti. Ama biz hala oturuyorduk.
"2 gün sonra gidicem."
"Neden bu kadar erken?"
"Orada işlerim var Jungkook."
"Doğru, unutmuşum."
Bakışlarımı yere çevirip ayaklarımı sallamaya başladım. Birden yanıma geldiğini anlayınca hemen bakışlarımı kaldırdım. Aniden dudaklarımızı birleştirdiğinde şok olmuş bir şekilde gözlerine bakıyordum. O yavaşca gözlerini kapattığında bende sakinleşip gözlerimi kapattım ve öpüşüne karşılık verdim. Üst dudağımı sanki son öpüşmemizmiş gibi tutkuyla öpüyordu. İçimde anlamsız bir sıkıntı vardı. Öpüşlerimiz dakikalara karışırken yavaşca benden ayrıldı. Ellerimi tutup konuştu.
"Jungkook, olur da bir daha görüşemezsek bu öpüşümü hiç unutma sevgilim."
"N-ne? Neden görüşemeyelim ki?"
Bakışlarını hızla benden uzaklaştırıp biraz daha geri çekildi ve arkasına yaslandı.
"Cevap versene Taehyung?"
"Jungkook, hastalık çok ciddileşti. Ben sürekli gelirsem anlamadan sana bulaştırabilirim. Elbette ki bende istiyorum hergün beraber olalım. Ama senin okulun var. Benimde şirkette birkaç işim var. Babamla aramız bozuk olsa bile buna mecburum. Hadi bunları siktir et. Korkuyorum Jungkook, sana bulaştırmaktan çok korkuyorum."
"Bulaştır Taehyung. Bu önemli mi?"
"Evet önemli. Sen kendini hiç umursamadığın için farkında değilsin."
"Ne alaka şimdi?"
"Yalan mı? Kendini hiç önemsemiyorsun. Hep insanlar ne düşünür, ne yapar, yargılar mı?"
"Nerden biliyosun sen benim böyle düşündüğümü?! Saçma sapan konuşma."
Hızla ayağa kalktığımda o da kalkıp hemen kolumu tuttu.
"Nereye?!"
"Sanane!!"
Derin bir nefes alıp verdi ve konuştu.
"Jungkook, çocuk gibi davranmayı kes. Doğruları söylüyorum, neden sinirleniyosun?"
Sinirli bir şekilde gülüp kolumu ondan kurtardım ve arabaya bindim. Kafamı cama yaslayıp gözlerimi kapattım. 2 3 dakika sonra o da arabaya bindi ve hiç birşey konuşmadan yola çıktık.
Eve geldiğimizde anahtarımı çıkartıp kapıyı açtım. Ondan önce girip odama gittim ve üstümü değiştim. Daha sonra acıktığımı anlayıp içeriye geçtim. Koltukta oturmuş telefonu ile ilgileniyordu. Onu es geçip buzdolabını açtım. Hiç birşey yoktu. Ben hala dolapları kurcalarken sesini duydum.
"Yemek sipariş ediyorum."
Bana asla bakmıyordu. Yavaşca sanki görecekmiş gibi başımı salladım ve koltuğa geçtim. Bende telefonumu alıp sosyal medyada gezinmeye başladım. Karşıma çıkan video ile gülmemek için çok zor duruyordum. Ve hiç bir şekilde sırıtmamı engelleyemiyordum. Birden üzerimde hissetiğim çift gözler ile boğazımı temizleyip ciddileştim.
"Ne yapıyordun az önce?"
Aynı bana yaptığı gibi ona bakmadan konuştum.
"Hiç birşey."
"Peki."
Aramızda geçen muhabbetler sadece bundan ibaretti. 'Ne yapıyorsun, o ne?, peki, tamam.'
Çalan kapı ile telefonu bırakıp mutfaktan bardak aldım. İçecekler ve yemekler ile geri döndüğünde ikimizde masaya geçtik. Hızla yemekleri yemeye başladığımızda saat 12 olmuştu. Çok uykum vardı. İyi ki hafta sonuydu. Yoksa okula asla gidemezdim.
"Ben gidiyorum."
"Nereye?"
"Sence nereye Taehyung?"
"Anladım tamam. İyi geceler o halde, ama son birşey sorucam izninle."
"Sor."
"Ben nerde yatıcam?"
Doğru ya, nerde yatacaktı?
"İstersen odama geç. Ben koltukta yatarım."
"Tamam, olur"
Hiç birşey demeden içeri gittiğinde ben şok olmuş bir şekilde ayakta dikiliyordum. Gerçi şaşırmamalıydım salak gibi. Çünkü ben teklif etmişim. İçeri gidip yastık ve yorgan aldım ve koltuğa serip yattım.
Bilmem kaç dakikadır uyuyamıyordum. Sanki onu kırmış gibiydim ve bu düşünce uyumamı engelliyordu. Yorganı üstümden çekip içeri gittim. Vücudu duvara dönük bir şekilde yatıyordu. Ama yüzünü göremiyordum. Yavaşca ilerleyip yanına yattım ve kollarımı beline sardım.
"Özür dilerim. Sert tepki verdim, affet beni."
Uyuyordu sanırım. Çünkü hiç bir tepki vermiyordu. Bende uyanmasın diye daha fazla konuşmamıştım. Gözlerimi kapatıp anında uykuya daldım.
•
•
•
•Bi kac gundur bolum atmiyodum. Bide deprem oldu ya fena sallandik onun etkisindeyim hala.
![](https://img.wattpad.com/cover/325244659-288-k594938.jpg)
ŞİMDİ OKUDUĞUN
7020 // Taekook
FanfictionGece uyuyamadığı için omegleye giren Jungkook, karşısına çıkan çocuğa aşık olur. Fakat mesafeler istedikleri zaman buluşmalarına engeldir. Bu da yetmiyormuş gibi dünyaya bir virüs yayılır.