O bana aitti

616 38 45
                                    


Lütfen oylarınızı yorumlarınızı esirgemeyinn~ beğenmenizle orantılı yazıyorum çünkü ~

(eski okuyucular için tekrar hatırlatma ;jm ve tae diyalogları ve hikayedeki rolleri en baştan değiştirilmiştir. Bilginize)


Yoongi

Jungkook'un Jiminle birlikte kalmasının üzerinden yaklaşık 1 hafta geçmişti. Bu süre içerisinde işlerimin yoğunluğundan dolayı sadece birkaç kez telefonla konulabilmiştim. Çok büyük bir proje üzerinde çalışıyorduk. Şirketim önemli markaların sponsorluğunu üstlenmekte ve yıl içerisinde birden fazla lansman düzenlemekteydik. Bu köklü bağlar tabiki ailem sayesinde olmuştu ve bana düşen de masanın başında oturup koskoca bir imparatorluğu güçlü bir şekilde ayakta tutmaktı. Ne de olsa ben Min Yoongiydim. Önümde duracak adam sektörde pek bulunmazdı. Ofiste birkaç çalışanla beraber tanıtımı yapılacak yeni bir plazanın lansman organizasyonu için toplantı yapıyorduk. Oturduğum yerde sürekli olarak kıpırdanmam deri koltuğumu gıcırdatıyor ve önümdeki adamların konuşmalarının kesilmesine sebebiyet veriyordu. Davet listesi o kadar kabarıktı ki, herkesin güvenliğini sağlamak, yemekler, içkiler... Kafamın daha fazla kaldırmayacağını anladığım anda hemen sözlerini böldüm

"Bu kadar yeter beyler, daha sonra devam ederiz"
"Peki efendim nasıl isterseniz" diyip eğilip odamdan çıktılar.
Ayaklarımı masanın üzerine doğru uzatıp elime aldığım pahalı dolma kalemimi çevirmeye başladım. Öylece duvara bakıp onu düşünüyordum. Odaklanamamamın sebebi oydu. Günlerce yanımda olmayışı, kokusunu duyamamak, gülüşlerini görememek, bedenine dokunamamak beni deli ediyordu. Hele ki Jimin denen herifin yanındayken içim hiç rahat değildi. Hemen aşağıdakilerden birine talimat vererek arabamı şirketin kapısına hazır etmelerini söyledim. Hazır boşluk bulmuşken özlediğim bedene kavuşmak istiyordum. Odamdaki aynamda son kez kendime çeki düzen verdikten sonra çıktım.

Koridordaki herkesin beni görünce eğilmesi egomun günlük kotasını aşmaya her seferinde yetiyordu

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

Koridordaki herkesin beni görünce eğilmesi egomun günlük kotasını aşmaya her seferinde yetiyordu.

Jungkook

"Jimin-ah!!!"
Elimdeki kaşıkları bir bir yere düşürürken bir hışımla Jimin e sesleniyordum.
"Jimin-ahh!"
Hala beni duymamazlıktan gelip televizyonun sesini sonuna kadar açıp izliyordu. Artık sinirlenmeye başlamıştım
"Park Jimin !"

"Evet?" diye umursamazca cevap verdi içeriden

"Sabah seni deyneksiz yürüken gördüm. Madem bu kadar çabuk iyileşiyorsun gel de bana yardım et"
Sırf bana naz yapmak için günlerdir ölüyor numarası yapıyordu. Ama onu sürekli ayağa kalkarken yakalıyordum. Kendini akıllı sanıyordu.

"Yah! Jungkook, bana iş buyurmaya utanmıyor musun?" sahte bir öfkeyle bağırdı içeriden.
Elimdeki yemek artıklarını hızla yıkayıp yanına gittim. Uzanmış meyve yiyip saçma bir dizi izliyordu.

COLD MANHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin