Social Outcast

31. Bölüm

Song Yuanxun ve Fang Zhaomu'nun denizaşırı aşkları, eğer Fang Zhaomu'nun Song Yuanxun'a değişmesini istediği günden Fang Zhaomu'nun evine döndüğü güne kadar sayarsak tamı tamına elli altı gün sürmüştü.

Fang Zhaomu'nun C Şehrinden ayrılan uçağı akşam 6:30'daydı. Song Yuanxun'un hala okulda yapacak işleri vardı ve dönmesi için en az birkaç haftaya daha ihtiyacı vardı.

Bir önceki gece Song Yuanxun Fang Zhaomu'nun evine gitti. İkisi birlikte gece ikiye kadar Fang Zhaomu'nun bavulunu topladılar ve aynı zamanda Fang Zhaomu'nun eşyalarını koyabilmesi için Song Yuanxun evine gidip kendisinin daha büyük olan bavulunu bile aldı.

Başta, Fang Zhaomu ertelemeyi sevdiği için hep erteledi ve bavulunu toplamadı. Hatta uçuşu için bile yanlış tarihi hatırlamıştı ve Song Yuanxun'un hatırlatmasından sonra farkına vardı. Sonra, C Şehrine geldiklerinde Fang Zhaomu, Song Yuanxun'un önemsiz bulduğu bir sürü ıvır zıvır almıştı. Normalde düzgün duruyorlardı ama toplarken bitmeyecekmiş gibi gözüküyordu.

En başta Fang Zhaomu çok inatçıydı ve Song Yuanxun'un ona yardımını kabul etmiyordu. Song Yuanxun, Fang Zhaomu'nun yatağına oturdu ve yarım saat boyunca onun bavulunu hazırlamasını izledi.

Fang Zhaomu bavulundaki her şeyi sırayla ayarladı. Bavulunun yarısı dolduğunda Song Yuanxun gardırobu gösterdi. "Mumu, kıyafetlerini götürecek misin?"

"Evet." Ayağa kalkıp eliyle kendine hava verdi Fang Zhaomu.

Tişörtü bugün nispeten kısaydı. Kolunu kaldırınca beli gözüküyordu ve üstünde de Song Yuanxun tarafından bırakılan izler vardı.

Fang Zhaomu biraz dinlenirken Song Yuanxun'un gözlerinin pek iyi bakmadığını fark etti. Aşağıya bakınca hemen kolunu indirdi ve tişörtünü düzeltti. "Neden sordun ki?"

Song Yuanxun birden ayağa kalktı. Fang Zhaomu onun tuhaf bir şey yapacağından korktuğu için bir adım geriye attı ve kekeleyerek "Sadece neredeyse 10% u bitti." dedi.

"Bavulunun yarısı çoktan doldu." Song Yuanxun çömeldi ve Fang Zhaomu'nun paketlediği bir kutuyu aldı. Açıp Fang Zhaomu'ya sordu. "Ne kadar küçük bir kolye, kutusunu atamaz mısın?"

"Hayır yapamam." Fang Zhaomu biraz takıntılıydı. Her eşya kendi orijinal paketinde kalmalıydı.

Song Yuanxun kafasını salladı. "Bunları bırak o zaman. Sana göndermekte yardım edeceğim."

Fang Zhaomu bunu mantıklı buldu ve yardımını kabul etti. Yarım saatte topladığı şeyleri geri çıkardı.

"Çok fazla var." Fang Zhaomu odadaki neredeyse hiç oynamamış eşyalara baktı ve umutsuzluk onu sardı. Sonunda bu toplama işlemini çok geçe bıraktığını fark etti. Saate baktı ve öğleden sonra iki olduğunu gördü. Biraz aciz hissederek Song Yuanxun'a baktı. "Ne yapacağım?"

Song Yuanxun kollarını sıvadı. "Sana yardım edeceğim."

Gerçekler gösterdi ki Song Yuanxun teorik bilgide iyiydi ama pratikte kötüydü ve sadece daha da kötü yaptı.

Fang Zhaomu sadece bavuluna sığmayan çok fazla şey almıştı ve bavulunu ayarlayacak yeteneği vardı. Song Yuanxun'a gelirsek, o kıyafet bile katlayamıyordu.

Fang Zhaomu, Song Yuanxun'un onun için katladığı kıyafetlere baktı ve daha da endişelenmeye başladı. "Ah, daha fazla dokunma. Genç efendi Song orada sessizce otursa daha iyi olur."

Sonra onu öperek Song Yuanxun'un yüzündeki mutsuzluğu sildi.

Tökezleyerek odayı boşalttılar ve her şeyi yaklaşık 80 santimlik iki bavula sıkıştırdılar. Geri kalanını da Song Yuanxun, Fang Zhaomu'ya kargoyla gönderecekti. İki kez aşağı inip yukarı çıkarak her şeyi Song Yuanxun'un arabasına yerleştirdiler ve Song Yuanxun'un evine gitmek için yola koyuldular.