Bölüm 28

2.2K 199 45
                                    

Keyifli okumalar!

Duygu dünden beri Gazel'le vakit geçirmekteydi. Fırsat buldukça Gazel'i arayan ağabeyinin çapkınlık yapıp yapmadığını defalarca kez sorguladı içinden. Hatta hızını alamadı Gazel'in yeterince iyi olmayan ruh haline rağmen onunla da paylaştı bu fikri.

"Aranızda ne oldu?" dedi bir gazeteci merakıyla. Bu gizemli aşkın detaylarını bilen ve paylaşan ilk kişi olmak istiyordu.

Başını iki yana salladı Gazel. Kucağında onu emen Deren'e çevirdi bakışlarını. Birinin gözlerinden kaçmak istediğinde sıklıkla yaptığı bir şeydi bu.

"Bir tahminim var aslında..." dedi Duygu. Gazel, Duygu'nun bilebileceğini düşünmüyordu. Başka bir adam için ağladığını bilemezdi görümcesi ama yine de bir tedirgin oldu. Gözleri irileşti, neyse ki Duygu bunu görmedi.

Gazel'den cevap gelmeyince cesaretlendi. "Sizin evliliğiniz pek olağan bir evlilik değildi." Birkaç saniye sustu. "Ağabeyim bir başkasıyla nişanlıyken seninle birlikteydi ve bir çocuğunuz oldu. Tüm bunlar her ne kadar kabul edilebilir gelmese de en büyük suçlu benim ağabeyim. Şimdi şehir dışında, senden uzakta ve bu aklına bazı ihtimalleri getiriyor olabilir mi?"

Gazel aklı başka bir konuda olduğundan hemen idrak edemedi. Sonrasında ne demek istediğini anlamıştı ve hayrete düştü. Cihan'ın onu aldatacağı ihtimalini hiç aklına getirmemişti. Böyle bir şey yapsa umurunda olmaz mıydı?

Kendini sorgularken sessizliği Duygu'yu rahatsız etti.

"Değil mi? Tüm sebep bu..."

Gazel iki gün önce öğrendiği gerçeklerden sonra hiçbir şeye odaklanamamıştı. Deren'le ilgilenmek dışında hiçbir şeyi de aklı başında yapamamıştı. Sürekli dalıp gidiyor ve gelen telefon sesiyle olduğu yerde irkilerek doğruluyordu. Telefonu açtığında Cihan temkinli bir ifadeyle Gazel'i süzüyor ve gözlerindeki endişeyi Gazel'den başkası göremiyordu. Nasıl olduğunu, neler yaptığı birkaç saatte bir soruyordu. Biraz bunaltıcı olsa da tepkisiz kalarak bunu belli etmek dışında yaptığı pek bir şey yoktu. Cihan, kızını da gördükten sonra telefonu kapatıyor ve Gazel'i derin düşünceleriyle baş başa bırakıyordu.

Oysa şimdi düşününce Cihan orada yalnız bir adamdı ve her ne kadar sık sık arıyor olsa da geceleri ne yaptığını Gazel'in bilmesine imkan yoktu. Nişanlısını aldatan karısının gözünün yaşına neden baksındı ki?

Bu düşünce Gazel'in irkilmesine sebep oldu. Cihan'ı sevse de sevmese de onun kocasıydı ve kocasından beklediği nadir şeylerden biri de elbette sadakatti.

"Cihan'a güveniyorum." dedi Gazel görümcesinin gözlerinin içine bakarak. Oysa iç sesi aksini haykırdı. Ona biraz bile güvenmiyorum.

Bir zamanlar güvendiği Evren onu yüzüstü bırakmış, sonunda da onu unutup bir başkasıyla nişanlanmıştı. Herkesten her şeyi, hele de Cihan gibi çapkından çok şeyi beklerdi.

Duygu dudaklarının kenarını büktü. "İlginç..." dedi.

Akşama doğru Deren uykuya dalmadan önce son huysuzluklarını yaparken Duygu sıkılmaya başlamıştı. Gazel'in yanından ayrılmıyordu ama ev de ona dar gelmeye başlamıştı. Ağabeyi onu yalnız bırakmaması için her türlü baskıyı uygularken çözüm bulması gerekiyordu.

Eli telefona gitti ve Harun'u aradı. Yanağına yerleştirdiği son öpücükten sonra ne yaparsa yapsın Harun'la barışmamıştı. Şimdi de barışmayacaktı ama iyi niyetinden biraz faydalanabilirdi.

Telefonu üçüncü çalışta açılırken merak dolu erkeksi ses anında kulaklarına doldu. Birkaç kere efendim diye tekrarlayan Harun'un sabırsızlanmasını bekledi ve sonunda "Alo?" dedi.

GAZEL - Gerçek Olmasa BileHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin