31

13.6K 483 41
                                    

Zülal: Neden gittin ki şimdi?

Zülal: Hem de o halde :)

Zülal: Düzeltirdim ben seni.

Kenan: Rica ederim konuşmayalım şu an Zülal.

Kenan: Kalbini kırmak istemiyorum.

Zülal: Ne yaptım şimdi ben?

Zülal: Neden konuşmuyoruz?

Kenan: Bilmiyormuş gibi davranma.

Zülal: ?

Kenan: Salağa mı yatacaksın?

Zülal: Salak falan ne oluyor Kenan?

Kenan: Yatmaya devam edeceksin yani...

Kenan: Peki!

Kenan: Sarp'ın bizim eve geldiğini söylemiştim.

Zülal: Evet...

Kenan: Oya'nın bizim eve gittiğini gayet iyi biliyordun. Hem de seninle aynı halde...

Kenan: Sarp'ın da beni Oya'yla yalnız kalmak için sizin eve gönderdiğini gayet iyi biliyordun.

Kenan: Ben eve gittikten sonra neler olduğunu da biliyorsun.

Zülal: Oya sadece herkesin iyi olduğunu söyledi.

Kenan: İyi falan değilim!

Kenan: Adama bak ya pardon adam demişim!

Kenan: Kardeşimle barışmak için kardeşinin koynuna gönderiyor beni.

Zülal: Orada dur istersen!

Kenan: Durmazsam?

Zülal: Kalbi kırılan sadece ben olmam.

Zülal: Abimin adamlığını sorgulayan kişi, acaba abimin benimle barışmak istediğinden haberi var mı?

Kenan: Daha barışmamıştık gidip ne söyleyecektim abine?

Zülal: Onlar da daha barışmamıştılar ne söyleyecekti sana?

Kenan: Biz seninle hiç sevgili olmadık. Onlar olup ayrılmışlar.

Kenan: O şerefsiz abin kendisi kardeşimle konuş dedi. Ben asla böyle bir şeyi istemem ondan. Bizimle ilgili çoğu durumdan haberi vardı.

Kenan: Kardeşini seviyorum da dedim. Eğer isterse artık bırakmam elini dedim.

Kenan: Benimle bir yola girmek istediğin an gider abinle konuşurdum. Ama benim onlarla ilgili hiçbir şeyden haberim yok!

Kenan: Eve geldiğim an aklıma geldikçe hâlâ sinirleniyorum.

Zülal: O kardeşinle evdeyse sen o zaman neredeydin? Ne yapıyordun?

Kenan: Seninleydim. Aklım, fikrim, kalbim, ruhum ve bedenim seninleydi.

Kenan: Ve sen bana söylemedin!

Kenan: Seni tatmin edeyim diye belki daha kötüsü onların işlerini tamamlamaları için...

Zülal: Saçmalama istersen Kenan!

Zülal: Dönülmez laflar ediyorsun.

Kenan: Sana kalbini kırarım demiştim.

Zülal: Ben de tek kalbi kırılan ben olmam demiştim.

Zülal: Hem senin onlarla sorunun ne? Seviyorlar işte birbirlerini...

Kenan: Onlarla sorunum birbirlerini sevmeleri değil.

Kenan: Neden kardeşime yan gözle baktın olayı da değil.

Kenan: Gönül ferman dinlemiyor.

Kenan: Kendimden biliyorum.

Zülal: Biz de birbirimizi seviyoruz. İki tarafta mutlu olsun.

Zülal: Aynı şeyi sen yapmışken neden büyütüyorsun.

Kenan: Aynı şeyi yapmadım.

Kenan: Anlamıyorsun işte beni.

Kenan: Aynı şeyi falan yapmadım.

Kenan: Bir gün gelip kardeşimle sevgili olduğunu söylemedi.

Kenan: Bana anlatmadı ikisi de.

Kenan: Burnunu kırmasaydım söyleyecekleri de hâlâ yoktu.

Kenan: O kadar kötü arkadaş ya da abi olmadığımı düşünüyorum.

Kenan: Her zaman abiden izin alınmaz bu konuda ama abin büyüktür, tecrübesi vardır. Düşüncesini sor derim.

Kenan: Ailesinden korkup daha beterine düşen kızlarla dolu her taraf...

Kenan: Oya'ya...

Kenan: Benden bir şey saklama dedim.

Kenan: Neyi inkar ediyorlar?

Kenan: Kendine güvenmiyorsan sikik herif, arkadaşının kardeşine yan gözle bakmazsın.

Kenan: Güveniyorsan da gelir anlatırsın.

Kenan: Ama herif padişahın sol taşşşağı sıkıya gelemiyor.

Kenan: Kesin o söylettirmemiştir kardeşime.

Kenan: Ben bileyim sonra tanıyın birbirinizi. İki güne evlendireceğim sanki.

Kenan: Sen neden sakladın?

Kenan: Hiç bana onların sırrı onların söylemesi gerekirdi deme.

Zülal: Evet onların sırrı...

Kenan: Onlara ihanet edemezsin ama sevdiğini söylediğin adamı salla.

Kenan: İki öper affettirirsin zaten.

Zülal: İğrençleşme...

Kenan: Ben sana sordum.

Kenan: Yalan söylemeyi geçtim. Bir bilgiyi bile, bilerek benden saklarsan ben sana nasıl güveneceğim?

Kenan: Sana güvenip nasıl göreve gideceğim.

Kenan: Belki birkaç ay gelmeyeceğim.

Kenan: Bir asker güvendiğini arkasında bırakır.

Kenan: Güvenmezse aklı bıraktığında kalır.

Kenan: Aklı başka yerde olan ya görevini layıkıyla yerine getiremez ya da kurşunu yer.

Zülal: Bana güvenip anlatan kişileri yüzüstü bıraksaydım eğer o zaman mı bana güvenecektin?

Zülal: İhanet etmeyi tadan bir gün sana da aynısını yapar.

Kenan: Sevgi kazanılmaz hiçbir şey yapmasan bile seni sevecek olan sever. Ama güven kazanılır.

Kenan: Görüyorum ki senin kazanmak gibi bir derdin yok.

Kenan: Hiç değilse benim güvenimi kazanmak gibi...

Zülal: Anlatmayacağımı sende biliyordun. Bilsem de söyleyemeyeceğimi.

Zülal: Elbette hata arayan hata bulur.

Kenan: Biliyordum Allah kahretmesin biliyordum.

Kenan: Ama yine de güvendim. Söyler dedim.

Kenan: Yanıldım.

27.01.2023
Devam edecek...

SÖYLE KOMUTAN!  (Texting)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin