10. Bölüm: Ve Bir Daha

15 8 7
                                    

10. Bölüm ile herkese merhabalar.. Umarım hikayeyi okurken keyif alıyorsunuzdur..

Yazım yanlışları, noktalama işaretleri gibi bir şeyler yanlış ise kusurunuza bakmayın..

Hepinizi çok seviyorum, iyi okumalar.. ✨

(BERİL'İN ANLATIMI İLE)

Bugün kardeşimiz İlayda'nın kolları arasında yaşamını yitirmişti. Hepimiz bir umutla belki tekrar aramızda olmayı seçerdi. Fakat Bulut'un kaderi bunu ona engellemişti.

Cem perişan halde olmuş başını benim omzuma koymuş şekilde Bulut'un cesedine bakıyordu.

Ceylin ise İlayda'ya sarılmış onu teselli ediyordu. İrem bacaklarını bağdaş kurmuş öylece izliyordu.

Arda ve Efe ise Bulut'un cesedini Betül'ün yanına koymak için Arda Bulut'un bacaklarından tutmuş, Efe ise kafasından tutmuş yukarı kata çıkartmaya çalışıyordu.

*Bulut'un cesedini alın şuradan!* diye bağırdı Cem.

*Silah nereden Bulut'un kafasının ortasına geldi, anlamış değilim doğrusu?* dedi İrem şaşırmış halde.

Benim tek düşündüğüm Bulut'tu. O hayatını yaşayıp polis olmak en büyük hayaliydi. Bu ev onun hayallerini bitirmişti.

Cem başını omzumdan çekip bana sarıldığında şok olmuştum. Ceylin bana gülümseyerek bakınmıştı hatta.

*Ben onu bu cehennemim içinden kurtaracaktım. Onun polislik bölümü okumasına yardımcı olacaktım ve ben hiç bir bok yapamadım!* dedi yüksek sesle.

Öyle deyince kocaman ona sarılıp destek olmak istemiştim. Cem'in içten içe ağladığını anlamıştım.

*Cem ağlama..* dedi Efe yukarıdan seslenerek.

*Nasıl tahmin ediyorsun lan!* dedi Arda ona seslenerek.

Yukarıda resmen tartışmaya başladıklarında İlayda kendini Ceylin'den çekip merdivenlere doğru ilerleyip onlara yüksek sesle seslendi.

*Kapatın çenenizi!*

*Bunların ikisi her gün kavga etmek zorunda mı?* dedi İrem tek kaşını havaya kaldırarak.

*Arda'nın Efe ile zaten derdi var ama hadi hayırlısı.* dedim İrem'i yanıtlayarak.

🏷️

Bir süre hepimiz öyle durunca Efe ve Ceylin aynı anda kalkıp merdivenlere doğru ilerleyip yukarı çıktılar. Kapı kapandığında bir an içimden ne konuştuklarını merak etmiştim. Omzumda uyuyan Cem'i koltuğun ucuna yastık koyarak Cem'in başını oraya koydum. Gülümseyerek ona yaklaşarak alnını öpücük kondurdum.

Sonra diğerlerine baktığımda Arda kollarını önünde birleştirmiş şekilde uyuya kalmıştı. İlayda ise Arda'nın yanındaki diğer koltuğa uzanmış sırtı bize dönük uyuyordu. İrem ise Arda gibi bir koltuğun en köşesinde uyuya kalmıştı.

Yavaş adımlarla merdivenlere doğru ilerlediğimde hızlı ama sessiz adımlarla yukarı doğru çıkmayı başarmıştım. Ceylin ve Efe'nin odasına yaklaştığımda kapı kapalı bir şekilde idi.

Kapıya kulağımı dayadığımda Efe'nin ağlama sesini duymuştum. Çocuk gibi ağlıyordu. Kapı kilidinin olduğu delikten gözlerimi kısarak baktığımda Efe'nin başı Ceylin'in omuzunda idi.

Onlara şok içinde bakındığımda tekrar kulağımı kapıya dayadım. Sonrasında, Ceylin'in sesini işittim.

*Sevgilim lütfen..* demişti.

MerdivenHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin