GÖRÜCÜ MÜ ?

21. Bölüm

BEN GELDİM HUHUUU

Sınırı: 500 oy 400 yorum ❤️
(Yorumlar bölüm ile ilgili olsun lütfen)

İyi okumalarrrrr ❤️

Sağlam olsun ne demek?

Yani sen ne demek istiyorsun Polat imam bey?

"Sağlam olsun tabii, önemli sağlamlığı." Bakışlarımı kaçırıp önüme döndüm.

"Yataklarımızın hepsi sağlamdır. Anormal bir olay olmadığı sürece kırılmazlar." Deyip bize yatakları göstermeye başladı. 

Bu adam neden böyle konuşuyor-

Yarım saatin ardından bir takım beğenmiştik. Polat ödemeyi yaptıktan sonra adresi de verip oradan ayrılmıştık. Yola çıktığımız zaman eve gideceğimizi zannederken bir kafeye gelmiştik.

Aynı anda arabadan indik. "Ne yapacağız burada?" Diye sordum.  Küçük bir kafeydi. Diğer kafelere nazaran daha küçük ve tatlı bir görüntüsü vardı. "Çay içeceğiz." Deyip yürümem için işaret yaptı. "Çay sevmiyordun diye biliyorum." Dedim

Eslen'e ne dediğini hatırlıyordum. Çay sevmiyorum demişti. Belki de tehtid ettiğim için sevmiyorum demiş olabilirdi, bilmiyorum.

"Seviyorum, Nereden çıkardın sevmediğimi? " Deyip bana döndü. İkimizde kafenin önünde durmuş birbirimize bakıyorduk. "Eslen'e öyle demiştin?" Deyip, dediklerini hatırlatmak istedim. Omuz silkti. "O an canım içmek istemediği için sevmiyorum dedim." Diye cevapladı beni.

Gözlerimi kısıp, ters ters baktım. "O an canın isteseydi Eslen le çay içerdin yani. Anladım ben, seni. Beni eve bırakır mısın?"

"Saçmalama Rümeysa! Kaç kere diyeceğim sana, senden başka muhattap olduğum birisi yok.  Sen varken niye bir başkasını yedekte tutma çabalarına gireyim. Eve falan da bırakmıyorum. Benimle birlikte çay içeceksin." Dedi ve bir şey dememe fırsat vermeden elimi tutuğu gibi yürüttü.

"Ben çocuk gibiyim. Bak seni yine durduk yere sinirlendirdim. Ömür boyu benle yaşıyabilir misin? Salak, saçma davranışlarım var. Seni delirtirim. Zaten sende sinirli birisin, ağır başlı birisin...Senin yanında çocuklaşırım. Rezil ederim yani seni?" Tek solukta dediklerimi çatık kaşlarıyla dinledi. Bu dediklerimin bir sebebi vardı. Emin olmalıydım, Emin olmak için de bunları söylemem gerekiyordu.

"İnsan ne herkesle ağlayabilir, ne de gülebilir.Bir kadının kendini rahat hissettiği çocuklaşabildiği yer bence sevdiği adamın yanıdır.Herkese güçlü görünen ciddiyet gösteren bir kadın, tüm perdelerini sevdiği adamın yanında kaldırabilir. Hiç olmadığı kadar mutlu ve çocukça sevinçler yaşayabilir. Eğer sende benim yanımda böyle olabileceğini söylüyorsan bu beni sinirlendirmez aksine sevindirir. Çünkü sen yanımda mutlu olduğun için çocuklaşırsın, Mutsuz olduğunu için değil.  Yani Rümeysa, benim yanımda mutlu bir kadın varsa ben bir şeyleri başarmışım demektir bu.  Senden başkası bana yakışmaz." Deyip sustu.

Kenetli olan ellerimizi havaya kaldırdı. "Benden başkası da sana yakışmaz, yakıştırmam. Yani benden başka yolun yok. Aynı benim de senden başka yolum olmadığı gibi." Diyerek ağzımı açık bırakan sözlerine son noktayı koydu.

Ben hâlâ sessizce onu izlerken bana doğru bir adım attı. "Anlıyor mu o güzel kafan?" Yutkunup bakışlarımı kaçırdım.

"Anlıyor. O söylediklerimin nedeni var. Babam ile aramı biliyorsun Polat. Benim bir çocukluğum yok. Çocukluğumun katili hem annem, hem babam. Annem; beni yokluğu ile cezalandırdı, babam ise sevgisizliği ile. Yani ben küçükken babama naz yapmadım ya da şımarmadım çünkü, babam onun kızı olmama hiç izin vermedi. Ve ister istemez sevdiklerimin yanında çocuklaşabiliyorum. Temas bağımlısı biriyim. Belki şuan dediğim seni hayrete düşürüyor olabilir çünkü seninle bile temas ederken çekiniyorum, Seni sevmekten korkuyorum. Belki ileride beni seversin, belki ben de seni severim. Korkum bu değil! Korkum;  Sana sevgimi hissettirememek. Anlıyorsun değil mi? Yine çok konuştum özür dilerim. " Dedim mahcubiyetle. Konuşurken ondan kaçırdığım gözlerimi ona çevirdim.