†
Bir adım öne.. Bir adım geriye...
Hayatımda ilk defa dans etmiştim o gün ve o an kalbime inmiş bulutlar sanki kendi gökyüzünde süzülüyordu. Bu bulutlar sanki kalbimi boğuyor nefes almamı engeller gibisinden kalbimin ritim hızını arttırıyordu.
O günden sonra kendimi, tamamen isteğimle katılmadığım turnuvaya vermiştim ve deli gibi araştırma yapıyordum. Araştırmalarım İfrit ve büyüler hakkında oluyordu. Hyunjin'in verdiği bu İfrit bilgisi oldukça işime gelmişti; en azından araştırma çerçevemi azaltmıştı.
Hyunjin demişken onunla aramız nasıl mıydı?
O günden sonra kalbimde onu düşündükçe gitmeyen bir sızı oluşmaya başlamıştı aynı az önce dediğim gibi. Bu sızıyı aynı yağmur bulutlarına benzetiyordum. Eğer bulutlar yağmurlarını dökmezse, dağılmayacaktı.
Elimi, içimde oluşan o sızılı his ile cebime attım ve siyah cam gibi parlayan kristali alıp gün yüzüne çıkardım. Gri dumanlar kristalin içinde bir sağa bir sola süzülüyordu.
Kafamı kaldırdım ve birinci tur için çalışanlar tarafından kurulan çadırlara göz gezdirdim. Seyirci tarafına doğru Gryffindor bayrakları asılmıştı. Bu bayrakları taştan olan arenanın her tarafında görmek beni gururlandırıyor ve ayakta dimdik durmamı sağlıyordu.
Bu turnuvaya isteyerek katılmasam da binamı temsil etmek beni onurlandırıyordu.
"Felix."
Jisung'un sesini duymamla omuzlarımdan darbe yemem bir olmuştu. Kollarını arkamdan geçirerek boynuma sıkıca sarmıştı; artık onun da dokunuşlarına yavaş yavaş alışmaya başlıyordum.
Zaten iki kişinin dokunuşundan rahatsız olmadığımın kanısına varmıştım.
Birisi Jisung'un temas bağımlılığından gelen minik dokunuşları.
"Jisung sana kaç defa dedim, bir şey yokken bağırarak bana gelme diye?"
Gözlerimi birbirine bastırmış alt dudağımı içine kıvırmıştım.
"İçimdeki heyecan dışıma yansıyınca bu tür şeyler oluyor maalesef."
Arkamı döndüm ve onun heyecanlı yüzünü daha da net gördüm. Koştuğunu belli eden dağınık saçını geriye attı ve gülerek ellerini omuzlarıma koydu.
"Sana haberlerim var. Slytherin kısmı baya kudurmuş ve yapamayacağın hakkında laflar edip duruyorlar. Onların hepsinin lafını yedirmeye hazır mısın?"
Jisung görmese de içimden sırıttım. Hırsımın getirdiği özelliklerden birisi buydu; bu tür zamanlarımda aşırı özgüven patlaması yaşıyordum.
"Bana beş dakika ver."
Jisung kaşlarını çatmış, "Ne için?" demişti.
Parmaklarımı birbirinden ayırarak elimi kaldırdım ve ileri geri döndürerek "O İfriti yere sermem için beş dakika ver." dedim.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Lentigini » Hyunlix | Hogwarts✓
Fanfiction[Hogwarts au] Felix öfke problemleri olan bir gençti, Gryffindor evinde adı "Kuduz köpek" olarak biliniyordu. Üç büyücü turnuvasının olduğu dönemlerden birisine denk gelen altıncı sınıf öğrencisiydi. İçinde olan çatışmalara son vermeye çalıştığı bir...