†
İkinci görevin sonrasında çoğu kişi tepemde akbaba gibi dikilmiş, gökyüzünde ne oldu da Dumbledore beni birincilerden birisi yaptı öğrenmek istiyorlardı. Bir süre sonra içim bunalmış bir şey demeden oradan ayrılmıştım. Hiçbiri gelmeden önce gayet masum bir şekilde kitabımı okuyordum, rahatsız edilmiştim. En berbat olanı ise samimi olmayan sözlerle bana hitap etmeleriydi. Yıllar önce beni dışlamalarını unutmamıştım, unutmazdım da.
Bahçede hızlı adımlarımla uzaktan sanki acelesi olan birisi gibi gözüktüğüme emindim.
İleride gördüğüm üçlü arkadaş grubu ile adımlarım durdu ve boğazıma oturan yumru ile onlara baktım. Çok geçmeden Hyunjin'in de adımları durmuş bir bana arkadaşlarına bakıp bir şeyler konuştu, sonradan bana gülüp bir saniyelik sağ tarafı gösterip koridoru gösterdi.
Mesajını anlamıştım.
Onu taklit etmeden önce Jeongin anlamasın diye düz yürümeye devam ettim ve oturma yerine geldiğimde kağıda bir şeyler karaladım. Tam zamanı olduğunu anladığımda hemen oradan uzaklaştım ve onun girdiği koridorun yanındaki yerden girdim. Sınıfları ararken bir kapının ardından kolumdan çekildim ve sınıfa girmiş bulundum.
"Tebrik ederim."
Hyunjin daha soluklanmama izin vermeden bana sarıldığında ona tamamen teslim olmuştum, ve gözlerimi kapattım. Kollarımı yukarı çıkardım ve bedenimi ona değdirebildiğim kadar değdirdim.
"Teşekkür ederim."
Ben, Felix, her insana göre korkusuz gözükse de korkusu olan bir çocuktum. Umutlara sahip, ama güçlü gözükmek için umutlarını yok eden bir bireydim.
Ben Felix, yaşama karşı içinde hâlâ bir inanca sahip bir çocuğum.
"Gökyüzünde kimsenin bilmediği bir şey oldu, değil mi?"
Burada iki seçenek önüme sunuluyordu.
Yalan söylemek veya söylememek.
"Kimse sayılmaz, Ivan benimleydi."
Hyunjin kafasını benden uzaklaştırıp "Şu Rus çocuk mu?" demişti, bende başımı olumlu anlamda salladım. "Dumbledore bazı şeyler demişti, korkusunda yardım ettiğin konusunda." Yeniden onu onaylar derecisinde kafamı salladım ve sırıttım.
"Çok samimi birisi aslında, ama arada Rusça konuşuyor anlamıyorum." diye mırıldandım. Hyunjin bana gülümseyerek baktı ve tekrardan sıkıca sarıldı. Elini saçlarıma götürüp ellerini alevlerimin arasından geçirdi.
"Biraz konuşmak ister misin? İkinci elden beri çok duruk görünüyorsun."
"Eğer karşılıklı olacaksa olur, senin de sakladığın bir şeyler var farkındayım, ama hangi sıfatla bunu sorma hakkına sahip olabilirim bilmiyorum."
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Lentigini » Hyunlix | Hogwarts✓
Fanfic[Hogwarts au] Felix öfke problemleri olan bir gençti, Gryffindor evinde adı "Kuduz köpek" olarak biliniyordu. Üç büyücü turnuvasının olduğu dönemlerden birisine denk gelen altıncı sınıf öğrencisiydi. İçinde olan çatışmalara son vermeye çalıştığı bir...