†
"Felix gözünün yağı, beneği, irisi olayım, lütfen bana kopya ver..."
Jisung bu sabahtan beri benden kopya diye dileniyordu, ama her seferinde onu reddettiğim için kelimelerini bir üst seviyeye çıkarmıştı. Seungmin, Jisung'un her kelimesine karşı ciddi kalmaya çalışsa da bu pek mümkün olmuyordu, arada kıkır kıkır gülüyordu.
"Neden çalışmadın ki?" Chris, soruyu merakla sorduğunda Jisung elini alnına koydu ve bayılacak gibi davrandı. "Sevdiğimize kavuştuk sonuçta, dersleri biraz boşlamış olabilirim." diye sızlandı. Changbin bir yandan yemeğini yerken ağzını kapattı ve konuşmaya başladı.
"Sen ve Minho'yu kırk yıl düşünsem aklıma asla gelmezdiniz. En son ona lanet edip küfür etmiyor muydun?" Jisung kulaklarına kadar kızardı başka bir tarafa bakınmaya başladı. "Naz yapıyormuş." dedi Seungmin. Komik olmak gibi bir derdi olmasa da komik olmayı başarmış herkes gülmeye başlamıştı. Seungmin muzip bir şekilde güldü ve kahvesinden bir yudum aldı.
"Hayat bazen size öyle davrandırabilir." diyerek kendisini savundu. Changbin gülerken bir kağıt ve kalem çıkardı.
"Hayat bazen size öyle davrandırabilir, kısa çizgi Han Peter Jisung, parantez içinde iki bin yirmi üç." diye İngilizce yazdı ve Chris'e verdi. "Açıklama büyük yerden geldi, sakla belki ileride sana bağırıp çağırabilirim." Chris gözünü devirirken "Her gün bağırmıyor musun zaten aşkım? Onu geçtim bari ortak salonda Chris donun nerede? diye bağırma." Elimi ikisine dur anlamında uzattım.
"Hey, hey, hey aile var burada."
Changbin işaret parmağıyla beni gösterdi ve bağırdı: "Nereniz aile sizin."
Jisung yanıma daha da yanaştı ve beni kolunun altına almıştı. Bir elimi koluna götürdüm ve üstümden aldım. Jisung yine de bozuntuya vermedi ve konuşmaya devam etti.
"Biz bir aileyiz bilmiyor musun?"
Jisung sözlerine her ne kadar şakasına başlasa da sonunda bana gülümseyerek kelimelerini devam ettirdi. "O benim ikizim.. Her zaman yanımda oluyor, düştüğümde kaldırıyor. Temastan nefret etse de kötü olduğum zamanlar bana sarılarak moral veriyor. Sahte olmaktansa doğruları söyleyip yapmam gereken şeyi açıklıyor." Jisung'un gözleri dolduğunda ben dahil herkes ona şaşkınlıkla bakıyordu. Bir anda duygusallaşmıştı ve ne yapacağımı şaşırtmıştı.
"Sen duygusal mı oldun?" dedi Chris şaşkınlıkla, Jisung önündeki kitabı ona fırlattı ve bana doğru sarıldı.
"Bunu kopya vermem için mi dedin sen?" diyerek onunla uğraştım, Jisung küçük gözlerini kıstı ve alt dudağını yukarıya doğru kaldırdı. "Pislik misin Felix?" Dediklerinden hemen sonra benden uzaklaştı. Onun bu tepkisine kahkaha attım ve elimle kıvırcık kıvırcık yaptığı saçlarını karıştırdım.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Lentigini » Hyunlix | Hogwarts✓
Fanfiction[Hogwarts au] Felix öfke problemleri olan bir gençti, Gryffindor evinde adı "Kuduz köpek" olarak biliniyordu. Üç büyücü turnuvasının olduğu dönemlerden birisine denk gelen altıncı sınıf öğrencisiydi. İçinde olan çatışmalara son vermeye çalıştığı bir...