²⁷ | Katliam Günü

964 154 65
                                    

†

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

Katliamlar günün kutlanması sizde etik miydi?

Sevgililer günün tarihçesi olarak İsa'dan sonra 469 yılında olunan bir katliam sonrası gerçekleştiği anlatılırdı. Her yıl bu günde insanoğlu sevgilileriyle beraber gezer birlikte vakit geçirirdi. Bu o kadar spesifik bir tarih olmuştu ki Sevgililer Günü adı altında bazılarının katliamını kutluyorlardı. Öldürülmeleri sonsuzluk adı altında toplanmıştı. Ne kadar etik bu davranış, tartışılır. 

"Jisung."

Hogwarts koridorlarında sincap yüzlü arkadaşımla beraber yürüyorduk. Jisung uykulu gözleriyle yorgun bir şekilde bana bakıyordu. Bu yorgunluğunun nereden geldiğini sormayacaktım.

"Efendim, Felix?" Elimdeki kitabı onun önüne getirip sayfaları işaret ettim.

"Sanırım bu turnuva yeryüzünde olmayacak. Sence on günde süpürge binmeyi iyi bir şekilde öğrenebilir miyim?"

Jisung dudağını büktü.

"Bir fikrim yok Felix. Anladığım kadarıyla gökyüzünde normal bir şekilde uçmayacaksın. Uçuş derslerini yine alabilirsin, ama ikinci bir plan da eklemeyi unutma."

Uzun zamandır uğraştığım bir iksir vardı, sanırım onu da bitirmek için uğraşmam gerecek.

"Süpürge binmede kim iyi?"

"Ryujin Quidditch kaptanı, belki ona sorabilirsin. Eğer kabul etmezse Minho da oynuyor. Senin için sorabilirim."

Bunu kabul eder miydi bilmiyorum. Havada durmak için üzerinde çalıştığım iksiri yetiştiremezsem tamamen süpürgeye kalacaktım.

"Önce Ryujin'e soracağım, bana istediğin zaman gel demişti." Her ne kadar danışmak için bunu dese de ona bir şey anlatmayacaktım. Şu an ihtiyacım olan şey uçuş konusunda yardımdı.

"Tamam o zaman, eğer ki müsait olmazsa Minho'ya da sorarım." Jisung minik gözleriyle tedirginlikle baktı ve ekledi. "Hyunjin de peşine takılabilir. Hâlâ kendisini sana affettirmeye çalışıyordu değil mi?"

Başımı sallarken sıkıntı ile nefes verdim. "Maalesef, ne kadar ondan uzaklaşsam da bana daha çok yaklaşıyor." diye cevap verdim.

Hyunjin cidden kendini affettirmek için uğraşıyordu. Buna ne desem veya ne yapsam bilmiyordum, her zaman yaptığım gibi umursamadan hareket ediyordum. Slytherin hırsı sarmış, onu reddettikçe dibimde bitiyordu.

Şatonun avlusuna geldiğimizde bazıları bahçede sevdiklerine açılıyor bazıları da onları izliyordu. Bakışlarım Jisung'a döndü.

"Siz de buluşacak mısınız?" Jisung'un gözleri parladı ve başını olumlu anlamda salladı.

"Normalde bu tür şeylere ikimiz de önem vermeyiz, ama önceki gibi olmaması için birbirimizin üstüne düşmeyi düşünüyoruz."

Onu anladığıma dair bir kafa hareketi yaptım ve bahçedeki Yuna'ya açılan Hyuka'yı izlemeye başladık. Elimizde bir yemek eksik, film seyreder gibi bahçedekiler oraya dikkat kesilmişti. 

Lentigini » Hyunlix | Hogwarts✓Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin