0.5 - fantazi

1.4K 25 4
                                    

Karımın yatakta üstüme kokteyl dökerek yalamasını izliyordum. Hamilelik onu iyice değiştirmişti.
Benim de işime gelmiyor değildi.
Göğsümü yalayan hatuna geri döndüm .
Meme ucumu dişleyince saçından acıtmayacak şekilde tutup geriye doğru çektim.
Uyarımdan sonra tekrar yapmaya devam etmedi. Kasıklarıma doğru indi. Kokteyl bardağını alıp her tarafıma döktü. Ellerini bacaklarıma dayayıp tatlı dilinin ucunu erkekliğimin başına değdirdi. Geri çekildiğinde ağzından salyalar akıyordu. Daha fazla dayanamayıp onu üstümden yavaşça kaldırdım. Sonra gözüm bir süre onun yataktaki masum duran hallerini izledi. İçim giderek baktım. Ama daha sonra işimize geri dönmeye karar verdim. Onun üstüne çıkıp göğsüne öpücükler bıraktım. Süt tadı gelmişti. Normaldi bu sanırım.

"Ada' dan özür diliyorum."

Ebru kahkaha attı. Kafamı göğsünden kaldırıp gülüşünü seyrettim. Hayran olunasıydı.
Ebru benim ona baktığımı görünce kahkahasını kesti. "İyi ki varsın" diye fısıldadım sessizce. Gamzesi çıktı ortaya ve mavi gözleri yıldızlar kadar parladı.
"Sen de birtanem" diye mırıldandı o da.
Daha fazla duygusallaşmayalım diye yaptığım işe geri döndüm.

"Siktir " inledim seslice. Çok ateşli görünüyordu benim kedim.

Ebru kalkıp üstüme oturdu tabi bu Ada'dan dolayı zor olmuştu ama başarmıştı.
Beşinci ayına girmek üzereydi. Göğsüme tutunup oturup kalktı. Bunu her tekrarlayışında ayrı bir zevk aldık ikimizde. En son oturuşunda kasılarak aktı üzerime. Bende işi devralarak içine girmeye , sınırlarını zorlamaya devam ettim. "Ah tugay " adımı inlemesiyle hızlandım sonunda ben de onun içine aktım.
"Senin ağzından adımı duymaya bayılıyorum yavrum"
"Yaaa" diye şımardı.
"Seni de kızımızıda çok seviyorum güzelim."
Gözleri dolu dolu "Biz de " dedi.

---------

"Bu kadar eşyaya gerek var mıydı Tugay?"
Kafamı çevirip Ebruya baktım.
"Bir şey olmaz yavrum giyer hepsini benim kızım , merak etme sen."
Doktor kontrolünden sonra Ada için alışveriş yapmıştık.
Ve şu an yanımda her tarafını kirleterek çikolata yiyen sevgilimden tahrik olmamaya çalışıyordum. Çavuş ordan başını çıkarmasa sıkıntı yoktu tabi .
Aletimin üstünde hissettiğim sıcaklıkla gözlerimi oraya indirdim. Aletimin üstünde gördüğüm küçük elle daha da sertleştim .
"Müsait bir yere çek" diyen Ebrumla
aniden ona döndüm bana yiyecek gibi bakıyordu. Siktir onun durumu benden de kötüydü. Hemen tenha ve caddeden uzak bir yere arabayı çektim. Arabanın durmasıyla kucağıma geçmesi bir olan Ebru dudaklarıma yapıştı. Ona ayak uydurarak karşılık verdim.
"Ateşli hatunum benim" sırıttı.
Kafamı göbeğine eğdim.
" Sen biraz uyu kızım. Ananla baban ayıp şeyler yapacak."
Kahkaha atan Ebru'yla bende gülmeye başladım. Libidomuz düşmeden öpüşmeye devam ettik ama aynı zamanda da Ebru'nun giydiği elbisenin eteklerini ikimizde yukarı doğru çekiştiriyorduk.
Ben külotunu yana kaydırırken Ebru 'da
kemerimi açıyordu.

Ebru içine girdiğim gibi kalçasını çevirip oynatmaya başladı. Bu aşırı zevk veriyordu. Onu geriye yaslayınca arabanın kornası öttü. İkimizde kahakaha atıyorduk ama umrumuzda değildi. Ben onun içine köklerken son anda vazgeçip içinden çıktım. Ebru ağlamaklı sesiyle
"Lütfen devam et " Onu kıvrandırmaktan vazgeçtim. Arabada inleme ve ten sesleri eşliğinde Ebru ile tek vücut olmuştuk. İç bacaklarının titremesiyle geleceğini anladım daha da hızlandım ve uzun süre sonra ikimizde aynı anda camları buhlanmış arabada sona ulaştık.

----------

Elimi tutan Ebru'yla şirketin kapısından girdik. Benim odama gidene kadar gördüğümüz herkes bize bakmıştı. Tabi daha çok Ebru'nun karnına.
"Nazar değirmeseler bari".
Ebru'nun mırıldanmasıyla güldüm.

"Odaya gidince hatırlat seni yiyeceğim."
"Peki" diye adeta kedi mırıldamasıyla konuştu.
Odanın kapısını kapatırken bir andanda Ebru'ya koltuğuma geçmesini söylüyordum. Teşekkür ederek oturdu.
Onun yanına gidip kalçamı masaya dayadım. Eğilip dudaklarına öpücük bıraktım.
Anında öpüşmemiz alevlenirken
kapıyı çalmadan giren ve bana bey demeden seslenen Sude hanımla donup kalmıştık ikimizde.
Ebru hışımla kafasını Sude' ye çevirdi.
Sude' nin tırstığından emindim çünkü bende tırsmıştım.
Korkuyla Ebru'ya baktım. O avına kitlenmiş aslan gibi Sude'ye bakıyordu elini göbeğine koyarak yavaşça kalktı.
Fırtına öncesi sessizlik gibi bir an yaşıyorduk.

"Sen Tugay'a adıyla seslenip odasına, kapısını çalmadan girmek için kimden yüz buluyorsun?"

Sude utançtan kıpkırmızı olmuştu.
"Kovuldun " Ebru'nun dediğini duyunca şaşırmıştım. Ama bozmadım.
Sude'ye başımı sallayak onaylar gibi bakınca durumu anlayıp odayı terk etti.

"Sen mi buna yüz veriyorsun?"
"Asla, o günden sonra görmedim bile."
"Aferin" Sırıtarak yanına gittim.
"Kızım anana yüklenme aşırı doz kıskançlıktan patlayacak Allah korusun"
"Salak"
Kafamı ağır ağır kaldırıp Ebru'ya baktım. O da tırsıp yerine sinmişti.
Aslında bana istediği kadar hakaret edebilirdi. Yalandan sinirlenmiş gibi yaptım.Yanına gidip çenesini avuçladım.
"Bi daha de"
"Yok tövbe"
Gülmemek için kendimi zor tutuyırdum.
Elim hala çenesindeyken dudaklarını ısırarak öptüm. Kanamıştı.
Kucaklayıp masaya ters bir şeklide yatırdım. Belini kırıp ayağı yere değecek kadar masanın kenarına çektim. Boyu o kadar uzun olmadığı için topuklu ayakkabısının ucunda duruyordu. Elbisesini beline doğru sıyırdım ve kısa bir an manzarama baktım. Üstelik bacaklarında ince siyah çorapta vardı. Hırsla çorapı yırttım.
"Ayy" sırıttım.
Ensesini sertçe öptüm. İnledi. Parmak ucunda yükseldi. Ayağımla ayağını iki yana doğru açtım. Hamile ve seksi bir kadın vardı karşımda. Ve benimdi.
Geri çekilip manzaramı tekrar bir güzel süzdüm.
İştahım açılınca dayanamadım erkekliğimi pantolonumdan çıkardım. Hiç vakit kaybetmeden yuvama girdim.
Üzerine doğru eğilip içine girip çıkmaya başlamıştım.
Durup sonuna kadar kökleyip anın tadını çıkardım ve sonra devam ettim. Hızlanan git gellerimle beraber Ebru'nun inlemeleri ve ahlamaları arttı. Daha fazla zorlamadan son kez vurup içine aktım.
O da titreye titreye, çırpınarak altımda orgazm oldu. Ve ben bu kadına tekrar hayran oldum.

EbruliHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin