6. Bölüm: Kalbe Kast Yangınlar.
Güneş, NKBİ.
🪁
İLAHİ ANLATIM. (3. t)
"Çıkın, boşaltın burayı!"
Garsonlar bağırıyor, ortamdaki korkuyu azaltmaya çalışıyordu. Kendileri daha çok korkuyor ama yansıtmamak için direniyorlardı.
Müşteriler teker teker dışarı çıkarılırken herkes telaşla telefonundan itfaiyeyi aramaya çalışıyordu. Yirmilerinin sonunda, garson, kumral kadın telaşla "Ali Kuşçu, Asia Longue'ta yangın çıktı, yangının nedenini tam olarak bilmiyoruz ama alevler git gide büyüyor." diyordu.
"Hepiniz burada mısınız!" Kenan, telaşla bağırarak öğrencilere bakarken diğer herkeste birbirine olmayan biri var mı diye bakıyordu.
Arkadan bir ses duyuldu. "Hocam, Asal yok. En son tuvalete gitmişti."
Kenan duraksadı. "Nasıl yok, geri dönmedi mi?" Sağına soluna hızla bakıyor, kızın ona her zaman parlak bakan kahve gözlerini arıyordu.
Bade "Hocam, ben kendi eşyalarımı alırken onun çantasını da almışım ama kendi yok," dedi elindeki çantayı göstererek.
Kenan'ın aklına kızın öğrenci tanıma formunu okurken gördüğü şey düştü:
Devamlı Hastalıklar:
Orta derece devamlı Şiddetli Astım
Kronik BronşitDevamlı Kullanılan İlaçlar:
Airomir
Ventolin (Nabules)
Ventolin (İnhaler)
Serevent (Diskus)
KordikosteroidArkadan itfaiye sesleri duyulmaya başlarken Kenan üzerindeki ince ceketi çıkarıyor, aynı anda ne yapabilir diye düşünüyordu. Araçtan inen itfaiyeler etraftaki insanları uzaklaştırıyor, şerit çekiyordu. Kenan onlara söylerse yangın söndürülenene kadar içeri girmeyeceklerini biliyordu, ayrıca yangın kolay söneceğe de benzemiyordu.
Kenan elindeki ceketi savrukça yere bıraktı ve ne yaptığını sorgulamadan koştu, insanların bağırışına aldırmadan şeritin üstünden atlayıp açık kapıdan alevler arasına girdi.
Havayı fazla solumamaya çalışarak merdivenlerden inmeye çalıştı. Kalan 4 basamağı tamamen alevler sardığı için kenardan yere atladı. Dolaşarak tuvalete doğru ulaştığında kolunu bir süre burnuna ve ağzına bastırarak bekledi.
"Asal!" Kapıyı açmaya çalıştı ama kilitliydi. Yeniden "Asal, beni duyuyor musun?" diye bağırdı. Bir süre cevap bekledi ama alamadı.
Bu sefer, "Beni duyuyorsan kapının arkasından çekil!" diye bağırdı. Kolunun yanmasını düşünmeden hafifçe arkaya çekilip güçlü bir şekilde kapıya omzuyla vurdu. Kapı açılmazken yanan koluyla gözlerini hafifçe kıstı, ardından daha güçlü bir darbeyle yeniden kapıya vurduğunda kapı daha fazla dayanamamış ve açılmış, kilit fırlamıştı.
Asal, beyaz mermerlerin üstünde boylu boyunca yatıyordu.
İçeri girdi, kızın yanına eğildi. Beyaz teni dumandan olsa gerek hafifçe grileşmişti. Sol kolunu, alevlere rağmen buz gibi kalmış dizlerinin altından geçirdi, sağ koluyla da omzunu destekleyerek tek seferde kucağına aldı.
Kız kucağındayken ayağa kalktı, fakat uzun süredir dumanı soluduğu için dayanamayıp öksürmeye başladı. Bir süre öksürdükten sonra kendine "Hadi," telkini vererek hızlıca banyodan çıktı. Atladığı 4 basamağı yine kenardan çıktığında devam etti ve uzun merdiveni bitirdi. Dolaşarak dumanların olmadığı yerden kapıya ulaştı.