Yavaşça belini salla 'Sunki

yaz tatili

Dans yarışmasından sonra yaz tatiline girmiştik. Yazı çok seviyordum, fakat hiç sevmiyordum. Güneşe alerjim vardı. Eğer çok fazla güneşte kalırsam kızarıklık yapıyordu.

On kilo güneş kremi sürerek giriyordum denize. O da bir süre sonra geçiyordu. Annemin kafama terlik atması ile hazırlanmaya ettim.

Bir tane koy vardı. Etrafı çok büyük kayalarla çevriliydi. Bu yüzden güneş fazla gelmiyordu. Güneşi kapatıyordu dağlar.

Riki nin şoförü bizi almaya gelmişti. Ama almaya geldikleri araba 15 kişilikti. Gözlerim büyürken Riki güneş gözlüğü, beyaz tişört ve mavi kot şort ile arabadan indi.

"Selaam"

Deyip beni belimden tuttu ve yanağımı öptü.

"Selam da bu araba ne?"

"Eşyalarımızı en fazla bu alabilirdi."

Arabadan bizimkiler de inince bunun bir plan olduğunu anladım. Annem elinde plaj çantası, parmak arası terlikleri, güneş gözlüğü ve başındaki hasır fötr şapka ile kıvırarak arabaya bindi.

En öne bindi ve camı açarak bana seslendi.

"Zengin bir damadım var daha ne ayol!"

Annem kahkaha atarken ben ellerimle sakaklarimi ovdum.

Ardından arabaya binerek, Heeseung hyung ve Sunghoon hyung un arasına geçtim. Sunghoon hyung un yanında Riki oturuyordu. Riki ile bakışırken gülümsedim. Sunghoon hyung da Riki gibi eğilerek bana baktı.

"Neye bakiyon?"

Dudaklarımı büzerek geriye yaslandım. Heeseung hyung ise bize gülüyordu.

Koyun olduğu yere gelince herkes arabadan indi.

Şoför arkadan şezlongları ve eşyaları çıkardı. Fazla kişi yoktu koyun olduğu yerde.

Toplasak 20 kişiyi geçmezdi. Onlarda buralarda oturan kişilerdi.

Şoför 5 Tane şezlong, 10 tane plaj sandalyesi ve bizim çantaları indirdi.

Artı olarak deniz yatağı falan da indirdi. Arabada yaklaşık bir tona yakın şey vardı.

Annem şezlonglardan bir tanesine kurulurken, Jay hyung, Beomgyu, Jungwon ve Heeseung hyung da diğerlerini kaptı. Bizde eşyalarımızı sandalyeye bıraktık.

Rüzgar esmiyordu. Güneş ise dağların arkasında kaldığı için güneşte fazla gelmiyordu.

Orada bulunan kabine girip deniz şortumu giydim. Ardından güneş kremini Riki nin eline tutuşturdum.

Bir eline bir de bana baktı.

"Sür"

Riki ne diyon bakışı attıktan sonra sırtımı döndüm.

"Sırtıma ve kollarıma sürer misin?"

"Heee!"

Riki soğuk güneş kremini sırtıma sürerken titredim. Riki sürdükten sonra koşarak denize gitmeye başladım.

Direkt denize atladım. Denizin dibine dalarak ilerlemeye başladım.

Biraz daha ilerleyince derine geldiğimi anladım.

Riki ye el sallayarak dibe daldım. En dibe dalınca kendimi kuma bastırdım. Ardından kendimi yukarı ittim.

Yüzeye çıkınca bacağıma bir şey değdi.

Korkarak çığlık attım. Heeseung hyung direkt bana bakarken Riki gülerek deniz yüzeyine çıktı.

Gözlerim dolu bir şekilde Riki ye baktım ve sarıldım.

"Korkuttun beni.."

Riki hâlâ gülerken o da bana sardı kollarını.

"Ağlama"

Daha çok ağlamaya başladım. Biraz daha derine ilerledik. Koyun arkasında kayalıklar vardı. Riki beni oraya doğru götürdü. Sırtım kayaya çarpınca, bacaklarımı Riki nin beline sardım.

O benim dudaklarıma bakmaya başlarken ben onun ıslak halinin ne kadar çekici olduğunu düşünüyordum. Birden yavaşça bana yaklaştı.

Bende gözlerimi kapattım. Dudaklarımın üzerinde hafif bir baskı hissettim. Dudaklarını hareket ettirirken, bende hareket ettirdim.

"OHA!"

Sizce kim?

Tabii ki Beomgyu!

Riki ile dudaklarımızı ayırdık. Birden Riki Beomgyu yu denizin içerisinde kovalamaya başladı.

Bende utancımdan derine dalarak kıyıya çıktım.

Riki ve Beomgyu da kıyıya çıkınca, Sunghoon ve Heeseung hyung Riki yi koşturmaya başlayınca, bende kendimi kumların üzerine attım.

Annem başımın üzerine geçince gülmeye başladı.

"Basildiniz yine demi OWMTUWKTJWUFKWMFJJQK"

"ANNE!"

Bende annemi kosturmaya başladım.