yaz tatili bitiş

186 26 12
                                    

Bugün yaz tatilinin son günüydü. Şu yazda yaşamadığım entrika kalmamıştı. Sonunda bitiyordu. Ama bir şeye üzülüyorum. Doğru düzgün denize gidememiştim.

Kış geldiği için Riki sadece hafta sonları stüdyoyu açacakmış. Onun da bu sene sondu. Bitiyordu.

Barışmış olsaydık ben bu sene evde olduğum için stüdyoyu idare edebilirdim.

Ama barismicam. Kalbimi cok kırdı iyi oldu azıcık sürünsun pezevenk.

Jungu yu bizim eve en yakın ilkokula yazdırdık annemle.

Şimdi ise denizde taş sektirmeye çalışıyorduk. Annem 3 kere sektirince bana kapak yaptı.

Jungu babaannesini destekleyerek bana kapak yaptı?

"Jungu! Bunu sana bu deli kadın mi öğretti yoksa?"

"Sensin deli orospu çocuğu."

"Anne..."

Anneme birden dank etmişti ve ayağındaki terliği çıkarıp bana atmıştı. Ama bu sefer şansım yaver gitmişti ve kaçmıştım terlikten.

"Terligimi getir şerefsiz! Aynı babam oldun sen!"

"O adam benim babam değil."

Terligini ona verirken mırıldandım.

"Köpekle sikismedim sunoo o adam senin inkar etsen de baban."

"Pf"

"Babaanne bende atcam"

"Babaannen sana kurban olsun al at bakalım."

Annem 41 yaşında babaanne olmuştu. Ben şuan 19 yaşındaydım. Beni 22 yaşında doğurmuştu. O yüzden hala içinde bir çocuk yatıyordu.

Kendi kendime dolaniyordum. Boş gezenin boş kalfası gibiydim şuan. Bizimkilerden kimse üniversiteye gitmemişti. Eğer ben kazansaydim hepsi gidecekti. Bir kişi gitmezse hepimiz gitmicez diye söz vermiştik.

Jay hyung kafasına vurup duruyordu. Çünkü Jungwon üniversiteye gitmişti ve çok az konuşuyorlardı.

Bana sürekli geri zekalisin derken yalan söylemiyordum diyordu.

Banane söz vermiştik tutacaklar.

Heeseung hyunglar bizim jake ile üniversite çağımıza kadar beklemişlerdi. Üniversite okumamışlsrdi. Jake kazansa bile ben kazanamayinca artık üniversite okumak hayal olmuştu.

Biz birbirimize sadık arkadaşlarız.

Annem birden bağırdı.

"Offf hadi eve gidelim"

"Tamam gidelim."

Yürümeye başladık. Annem ben ve oğlum. Budnan guzel bir senaryo var mıydı ki?

Benim gözlerim kapalı yürürken birden annem kahkaha atmaya başladı. Anneme baktığımda, güldüğü yere baktım.

Bir pankart ve üzerinde kocaman Sunoo beni affet okuzluk ettim yazıyordu.

Ulan Riki.

Birden bağırmaya başladım.

"Bune ya ne yapıyorsunuz siz kafayı mi yediniz!"

Pankartin arkasindan Jake ve Riki çıkınca sinirden kıpkırmızı oldum.

"JAKE!"

Jake birden telaşla yanıma gelmeye başladı.

"Ya ben sadece barisin istiyorum bir suçum yok. Hem Riki zorladı beni!"

Riki oradan bağırdı.

"Neh!?"

"Yapmazsam Heeseung a ses kayitlarimi atacağını söyledi."

"Yalan!"

"Ne ses kaydı?"

"Boşver orasını. Bende mecbur kaldım yaptım."

"Kattiyen yalan! Ulan Jake. Goruscez olum senle!"

Riki pankarti alıp yürümeye başladı. Jake e baktığımda sevimli sevimli gülümsüyordu.

"Tamam bir şey demeyeceğim. Ama bir daha bununla görüşme!"

"Sensin bu!"

"Kes lan!"

Annemin araya girmesi ile son buldu. Oh be.

Canım annem ya. Çok seviyorum bu kadını.

Jungu koşarak Riki ye gidecekken annem kolundan tuttuğu gibi yanımıza çekti onu.

"Onunla görüşmek yok babaannecim tamam mı?"

"Ya niye?"

"Soru sorma. Görüşmek yok bitti."

Annemin Jungu yu azarlamasi ile Jungu sustu.

Ulan Riki. Bıktım lan senden.

BIKTIM.

Yavaşça belini salla 'SunkiHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin