Jisung aniden yüksek sesle, ellerini havaya kaldırarak konuştu. "Sonunda be"
"Agaç olduk burda"
"Sus be agaç gibi boyun var zaten"
"Kıskanma" orta parmağını kaldırdı Hyunjin.
"Eee niye çağırdınız beni" merakla sordu Seungmin. Ve Jeongin hemen cevap için atladı.
"Minho'yu dövmek için toplandık""Ha" seungminin ağzından çıkan sesle herkes güldü.
Chan
"Bildiğin baya baya sağlam sopa atcaz. Aklı başına gelsin puştun, seni üzmek neymiş görsün pezevenk""Oha olum lan sendemi. Jeongin doğru söyle Chan'a bunu demesi için onu hipnotize etmedin demi"
Jeongin gülerek kafasını hayır anlamında salladı.
Chan
"Hayır olum hipnotize falan etmedi ciddiyim. Cidden artık sağlam sopa lazım bu gevşeğe"Changbin ardından ekledi. "Ve sende bize karışmıyorsun çünkü sende hak ettiğini biliyosun. Hiç simdi kıyamam falan deme senin çektiğin acıları azda o çeksin"
Jisung gaza gelerek elini masaya vurdu. "Evet, kısasa kısas" göz kırptı.Seungmin gülerek konuştu. "Tamam, tamam karışmıyorum"
"Şimdi bak" Hyunjin kendi aralarında yaptığı planı Seungmine anlatmaya başladı ve kahvaltı yapıp evlerine dağıldılar.
...
"Ben geldim"
"Hoşgeldin. Neredeydin?"
"Bizimkilerle"
"Hm, tamam"
"Bu kadar mı"
"Ne bu kadar mı?"
"Ah her neyse bugün moralimi bozamıcam"
"Min, bir kere lafını açtın söyle"
"Ooo Minho Efendi siz bana 'Min' dermiydiniz"
Minho her zamanki gibi Seungmin'e anlamaz bakışlarını sundu. Seungmin artık dayanamayıp patladı.
"Minho farkındaysan biz evliyiz. Senin ilgilenmen gereken bir eşin var ve bu ben oluyorum son zamanlarda sadece iş düşündüğünün farkında mısın? Artık iki normal bir insandan farkımız kalmadı. Gece yatağa geliyor musun? Malum artık tek başıma yatağa yatıyorum ve uyandığımda yanımda kimse olmuyor."
Bunların hepsini yüksek sesle söyleyip evden dışarı sinirle çıktı ve sertçe kapıyı kapadı. Arkasında bir adet Minho bırakarak.
Sinirle soludu Seungmin ve Jisung'un numarasını tuşladı. Sahile gelmesini söyledi ve kapattı.--
Minho öylece kalakalmıştı. Ciddi anlamda en son ne zaman düzgünce kocasıyla konuştuğunu hatırlamıyordu. Hatta odalarına bile gitmeyip salonda uyayakalıyordu. 'İş' çalışmaktan. Ve kapı çaldı. Seungmin'in geldiğini düşünüp anında kapıyı açtı ama kapıda Jeongin,Hyunjin,Changbin ve Chan'ın olmasını beklemiyordu. Zaten sonrasında olanlar olmuştu.
"Bir daha bu çocuğu üzersen sadece iki yumrukla kalmazsın Minho"
"İyiki arkadaşınızım ha, çok iyi yanımdasınız"
"Sen o arkadaşlığı tahminen 5 ay önce bizle bir kere bile konuşmayarak bitirdin"
Minho bunun üzerine birşey demedi öylece yerde oturuyordu. İçi içini yiyordu ama yapıcak birşeyi yoktu. Dört arkadaş evden çıkmışlardı.Minho kendini kaybetmişti. Evin her yerini yıkıp bağırıyordu. Gene sinir krizlerinden birini geçiriyordu. Uzun zaman sonra tekrar olmuştu bu ve tahminince bu krizlerde devam edicekti.
^^^^^^^^
Jisung isyan ediyordu. "NASIL YA, NASIL BENSIZ DOVERSINIZ ASK OLSUN SIZE. YA HAY SICIYIM AMA HANI BERABER GIDICEKTIK"
"Ya olum seni Seungmin aramış iste tamda döveceğimiz saat, baksaydın saate oç, biz mi dedik bakma diye"
Jisung keskin bakışlarını Seungmine çevirdi. Aninda ellerini havaya kaldırdı Seungmin. "Eğer arama sebebin boktan birşey olsaydı seni geberticeğimi biliyorsun değil mi"
Hızlıca aşağı yukarı kafasını salladı Seungmin.
*1 saat önce*
"JISUNG"
Seungmin ağlayarak Jisung'un yanına koştu ve arkadaşına sarıldı. "Jisung, ben.. ben artık olmuyor, yapamıyorum, dayanamıyorum""Bebeğim, bebeğim sakinleş bi noldu sana. Sabah böyle değildin"
"Herşey eve tekrar gittiğimde oldu zaten. Kavga ettik gibi birşey. Daha çok ben isyan ettim, o sustu."
"Gel bitanem, otur şöyle anlat"
"Ben artık dayanamadım gene aynı şeyleri yaptı, yapıyor. En sonunda patladım işte."
"İyi yapmışsın o şerefsize az bile. Biraz olsun rahatladın mi bari"
Seungmin evet anlamında kafasını salladı. Jisung her ne kadar herşeyi şakaya vursa ciddi olamasa bile bu konu ayrıydı. Jisung daha doğrusu hepsi, Seungmin için herşeyi yapardı.
"Ya sen nasılsın, nasıl gidiyor. Son zamanlarda hep benimle ilgilendiniz kötü hissediyorum"
"Lan ne demek kötü hissediyon salak sana şurdan gelişine bir çakarım yeri öpersin. O ne demek bir daha duymıcam. Sen bizim canımızsın seninle ilgilenmicezde kiminle ilgilenicez oç"
Seungmin aniden Jisung'a sıkı sıkı sarıldı. "Seni seviyorum Hanji"
"Bende seni seviyorum Minnie, ama hayatında Jisungsuz yapabileceksen öyle sıkmaya devam edebilirsin.
Daha çok sıkmaya başladı Seungmin. Jisung hemen anı değişimle "Tamam anladım yaparsın hadi şimdi birak hehe" ikiside gülmeye başladı ve kendilerine birşeyler sipariş ettiler ve uzun zamandır Minho dışında konuştular.
~~~~~~~
Bitttiigggg
Minho napmaya calisiyo yaOy sınırı: 10
Gorusuruzzzz