Öğlen olmuştu artık. Minho ve Seungmin şuan uyuyorlardı. Sabah uyandıkları gibi uzun süredir yapmadıkları bir işi halletmişlerdi. İlk uyanan bu sefer Seungmin oldu. Etrafa boş boş baktı sonra kafasını çevirmesiyle gülümsemesi bir oldu. Yanındaki Minho tıpkı bir kedi gibi uyuyordu. Yanağını sıkmak istedi ama kılını kıpırtadacak hali yoktu. Evet altta kalan taraf olmuştu. Seungmin çareyi seslenmekte buldu.
"Minho, Minho, Minhoo"
Yavaşça kıpırdanmaya başladı. Garipten mırıltılar çıkardı, küçük olan kıkırdadı.
"Minho"
"Efendim?" Uyku mahmurluğuyla konuşuyordu. Seungmin ısırmamak için çok zor duruyordu.
"Kalk hadi"
"Hayır çok rahatım istemiyorum"
"Hadi Minho ama"
Ses vermedi. "Minho?"
"Hm?"
"Kalk artık ama hadi kim bilir saat kaç oldu. Kolumu kaldıracak halim yok"
Minho güldü.
"Ne gülüyon be"
"Neden kolunu kaldıracak halin yok?"
"Yapma şunu"
Gülerek "Niye"
"Gıcık"
"Ne ne gıcık mı?"
"He evet gıcık"
Dil çıkardı Minho. Daha sonra yataktan kalktı önce üstünü giyindi. Aşağı inmeye gidecekken Seungmin "Hani ben" diyip bebek gibi ellerini yukarı kaldırdı. Minho buna karşılık kahkaha attı.
Seungmin'in yanına gitti ve onu kucakladı. Önce üstünü giydirdi ardından Seungmin kucağındayken aşağı indiler."Bak sana kahvaltı hazırlamıştım"
"Çok güzel gözüküyolarr"
"Ama soğudular"
"Saat kaç?"
"Öğlen bir"
"Oha olmuşmu o kadar"
"Hm evet"
Minho, Seungmin'i koltuğa bıraktı.
"Cidden hiç yürüyecek halin yok mu?""Aç kalmış köpek balıkları gibi şey ettiğin için gözümü kırpmaya bile halim yok. O yüzden bugün beni her yere sen taşıyacaksın"
"Büyük bir zevkle"
"A ama dur"
"Noldu"
"Dudağın"
"Nolmuş"
"Git pansuman malzemelerini getir"
"Hayır ya istemiyorum"
"Minho getir dedim zaten daha kötü olmuş. Of hepsi benim suçum. Dudağın geçene kadar yapmıcaktık işte" son cümleleri söylerken ellerini kafasına götürdü Seungmin.
"Hop hop dur orda ne demek benim suçum"
"Bildiğin"
"Saçmalama Seungmin senin ne suçun var"
"Dudağının şu haline bak,"
"Dudağım kötü olabilir ama ben istedim. Senin suçun değil. İçin rahat edicekse eğer iyileşene kadar yapmayız"
Kafasını salladı Seungmin. Minho malzemeleri getirmeye gitti. Geldiğinde malzemeleri Seungmin'e verdi. Seungmin yavaşça pansumanı yapmaya başladı. Pansumanı bitirdikten sonra büyüğünün yanağını öptü. "Seni çok seviyorum"
"Ben seni daha çok seviyorum güzelim"
Evet bir sürede 'ben seni daha çok seviyorum' tartışmasına girdiler.
Minho dayanamadı. "Ah evet Seungmin-ah sen daha çok seviyorsun"
Seungmin tatmin olmuşcasına sırıttı.^^^^^^
Bölüm atmadigim aklima geldi ve niyet ettim bolum atmayaOf bu 2mine asigim ya