18. Bölüm: Feriştahım

2.1K 120 20
                                    

18. Bölüm: Feriştahım

Merhaba...

Oy vermeyi ve yorum atmayı unutmayınız..




Iyi okumalar...

🇹🇷🇹🇷

Ceren SOYDER

O günün ardından 1 ay geçmişti.

1 ayda neler mi yaptık?

Göreve çıktık.

1 ayın 20 günü görevdeydik zaten.

Diğer 10 günü ise 5 günü toplantılar ve planlanlarla geçerken diğer 5 günü yine görevde geçmişti.

Şimdi de dinlenme salonunda tüm tim oturuyorduk.

Çok başarılı bir tim olmuştuk.

Bu 1 ayda 2 tane terörist başlarının başına çökmüştük.

Sigara içmek için dışarıya doğru çıkarken Ateş'in bakışlarının bende olduğunu hissettim.

Arkamdan geliyordu.

Kalbim küt küt atmaya başlamıştı.

Bahçeye çıktım ve ıssız olan iki depo arasında bulunan bölgeye giderek sırtımı duvara yasladım.

Sigaramdan derin bir nefes alırken Ateşinde yanımda cebinden sigarasını çıkararak içtiğini gördüm.

Kaşlarımı çattım.

Nasıl yani sigaraya mi baslamisti?

Ben niye hiç görmemiştim sigara içerken Ateşi acaba.

"Bence konuşmamız gerekiyor artık."

"Ne konuşacağız?" Bunu diyen bendim. Ne konusacaktik ki? Boşa zaman kaybı olucakti ne o beni affederdi ne de ben kendimi.

Alayla güldü ve "Ceren bizim seninle konuşacağimiz şeyler bir gün bile sürebilir. O yüzden ne konuşacağimiz düşünmemize gerek yok ama ilk önce bana niye şehitliğe gelmediğini söyler misin? Çünkü bu aramızdaki en büyük sorun olucak."

Hüzün ile dolmuştum. Bunu biliyordum bu aramızdaki en büyük sorunlardan biriydi.

Ama bence en büyük sorun benim kirli olmamdi.

"Gelemedim... Yani cenazeye gelemedim. Bekir'in ailesini ziyarete gittim fakat cenazeye giderek sizinle karşılaşmaya gücüm yoktu. Üzerinden daha 13 ay geçmişti ve sizi görünce o anları hatirliyacaktim bu benim için iyi olmazdı."

"Ne yaptın? Ne yaptın bu koskaca 5 yıldır? Nasıl toparlandın. O gün o depoda ne oldu anlatabilir misin?"

O depo...

Lanetim olan depo.

Içinde küçük bir kız çocuğunun çığlıklarının olduğu fakat aynı zamanda yetişkin bir kadının çığlıkları vardı.

O depo benim lanetimdi.

Oraya gitmek istemiştim. Ama hep yoldan geri dönmüştüm.

Ateş her gece vücudumda o elleri hissederek uyandığımi nasıl anlatabilirim?

"5 yıldır hiçbir şey yapmadım aslında vatanım ön plandaydı hep. Tabii ki hep ön planda olan vatandi fakat eskiden mesela tatil günleri dışarı çıkar bir kahve içerdim şimdi kahve içmeyi bırak karargâh ve dağlardan ayrılmıyorum. Ve o depoyu... Babamdı klasik babam. Küçükken ne yaptıysa aynılarını yaptı."

Kafamı kaldırarak Ateşin gözünün içine baktığımda dolu dolu olduklarını gördüm.

Hayır hayır aglayamazdi. Benim gözüm dahi dolmamisti o niye ağlıyordu.

Sesi titredi sesi öyle bir titredi ki...

"Sana dokundu mu?"

Dokunmak?

Keşke sadece dokunsaydi Ateş.

Babam bana dokunmadı babam benim ruhumu emdi.

Babam beni canlı canlı gömdü.

Cevap vermedim sadece gözlerimi kaçırdım.

Ateş gerekli cevabı almıştı.

Gözünden bir damla yaş düştüğünü gördüğümde yüzümü buruşturdum. Ağlamayacağım.

Birden beklemediğim birşey yaptı.

Beni belimden tuttuğu gibi kendine çekerek sıkıca sarıldı.

5 yıl sonra ilk defa sarılıyorduk.

5 yıl sonra ilk defa tenlerimiz bu şekilde temas ediyordu.

Kalbim... Dururcakti şimdi.

Ah çok özlemiştim.

Çok çok özlemiştim.

Kokusu.... Allah'ım kokusu nasıl bu kadar huzur kokardı.

Ateş başını omzuma gömerek ağlamaya devam etmişti. Gözyaşları omzuma akıyordu.

Bende ona sarilmadigimi hatırlayarak hızla kollarımı kaldirarak boynuna doladım.

Kısa bir kadın değildim hatta uzun bir kadındım.

Ama parmak uçlarında kalkmak zorunda kalmıştım ona yetişebilmek için.

"Niye yaptın bize bunu? Benim seni kabul etmeyeceğimi mi düşündün? Bunu nasıl dusunebildin. Ceren... Ben çok aşığım sana bak yemin ederim canımı işte şimdi veririm sana. Bu 5 yılda izin vermediler engellediler ama alicaktim canımı. Sana nasıl bağlandım bilmiyorum ama... Sensiz ne nefes almam fayda ne de yaşamam fayda. Kızım benim sensiz nefesim kesiliyor. Nasıl gidebildin benden. Nasıl terkedebildin bizi. Nasıl yapabildin bebeğim? Niye vazgeçtin bizden? Düşünmedin mi hiç Ateş beni yargilamaz diye. Seni yargilayacagimi düşünduysen Allah benim de belamı versin.

Feristahim sen benim feristagimsin kızım. Nasıl düşünürsün seni kabul etmeyeceğimi ya? Sen bu dünyadaki her şeyin en iyisisin sen feristahsın."

🇹🇷🇹🇷

Umarım beğenmişsinizdir.

Öpüldünüz askolar bayyysss

Şehit olan askerlerimize
ithafen...

L


FeriştahHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin