6. GİTME YANIMDA KAL.

91 44 3
                                        

O kadar zorlu bir mutfaktan çıktım ki görende savaştan çıktım sanacak ya. Bu olanlardan sonra bir yıl kadar uyabilirdim de neyse... Odama geçtim . Kendimi yatağa fırlattım. Bakın gün boyu esniyorum kendimi yatakta bulunca gözler cin gibi maşallah. Dön dön uyuyamıyorum. 

Uyandığımda saat on birdi. Ev de bir sessizlik vardı, gereksiz bir sessizlik. Odamdan dışarı çıktım . İlk önce Ayaz'ın odasına girdim yoktu . Sonra yatak odasına girdim , annem ve babamda yoktu . Şaşırmıştım , bana haber vermeden nereye gitmiş olabilirlerdi ki ? Ayaz'ı aradım ama telefonu meşguldü. Sonra annemi aradım ve duyduklarım karşısında şok geçirdim. Barış abiler bizden ayrıldıkları zaman kaza yapmışlar. Barış abi ölmüş. N-nasıl oldu bilmiyorum. Arzu ablanın durumu da kritikmiş . B-Bartu ise ameliyathanedeymiş. Duyduklarım karşısında çok kötü oldum. Masal ve Emre bir kaç sıyrık ile kurtulmuşlar. Gözlerimdeki yaşları sildim ve ceketimi alıp hemen çıktım. Evden ayrıldım, caddeye koşmaya başladım. Ellerimin titremesine engel olamıyordum. Bu yaşananlar sanki benim başımdan geçmiş, sanki benim aileme bir şey olmuş gibiydi. İçimde durmayan ürperti ile taksi beklemeye başladım. Bartu'ya bu olanları n-nasıl söyleyecektik. Hiç bir fikrim yoktu. Tek istediğim şuan onun yanında olmaktı. Taksiye bindim, kalbimin atışını dahi duyabiliyordum. Ne yapacağımı bilmiyordum. 

Hastaneye vardığımda kapıda Ayaz vardı

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

Hastaneye vardığımda kapıda Ayaz vardı. Ağlamıştı gözleri yaşlı, göz altları mosmordu. Bana sarıldı sımsıkı ve hıçkıra hıçkıra ağlamaya başladı. Onu o halde görünce bende kendimi tutamadım, zamanını bekleyen göz yaşlarım süzüldü yanaklarımdan. Çok kötü bir haldeydik. Bartu öğrenince nasıl olacaktı bilemiyorum. Sonra girdik içeriye annem Masalı susturmaya çalışıyordu. Yanında Emre perişan bir şekilde oturuyordu. Herkes perişandı her şey perişandı. Arzu abla halen yoğun bakımda ve durumu kritikti. B-Bartu ameliyathanedeydi.

Sonra ameliyat hanenin kapısı açıldı. Bartu'yu sedye ile yoğun bakıma doğru götürdüler. Her tarafı mosmordu, çizikler vardı yüzünde. Bir hareketlenme olduğunda kafamı arkama çevirdim. Hemşireler Arzu ablanın odasına koşturmaya başladı. Sanırım kalbi durmuştu, yanımızda bize Bartu'nun durumunu söylemek için gelen doktor, o da hemen o odaya doğru koşturdu. Biz camdan bakmaya başladık, ne olduğunu anlamaya çalışıyorduk. Birden Masal ağlamaya başladı sanki hissetmişti durumun ciddiyetini anlamış gibiydi o küçücük bedeni. Doktor şok cihazı uygulamaya başladı.
Her şey bir anda gelişiyordu, ne yapacağımı bilemiyordum.  Doktorlar çabalıyordu, en son ümitsiz bir şekilde başını salladı. Ne olur sende ölme oğlunu, kızını bırakma Allah'ım ne olur. Doktorlar tüm cihazları çözmeye başladılar. O-o da ölmüştü, bu olanlar n-nasıl... Dizlerimde derman kalmadı. Birden gözlerim kararmaya başladı. Başım dönüyordu etraf kararıyordu yavaşça. Sanırım bayılacaktım ve dengemi kaybetmeye başladım. Ayaz'ın sesini duyuyordum, kulağımda çınlama ve boğuk sesle kayboldu duymuyordum ve gözlerim kapandı...

Kaç saat geçti bilmiyorum, her şey kötü bir kabus gibiydi. Kolumda serum takılıydı ve başımı çevirip sağıma soluma baktığımda Bartu yanımda öylece yatıyordu . O-onu normal odaya almışlardı. Neye sevinip neye üzüleceğimi unutmuştum. Kolumdaki serumu çıkarttım. Bartu'nun yanına oturdum sedyeye ve saçlarını okşamaya başladım. Durduramadım kendimi ağlamaya başladım içimde birden kalbimi çalan suçluluk duygusunu hissettim. Benim ile olayın alakası yoktu ama bilmiyorum. Yüzündeki çiziklere baktım. Bir süre ona baktım, uzun kirpiklerine, pembe dudaklarına. O uyanınca neler olacağını tahmin bile edemiyordum. Bartu ve Masal ne olacaktı. Birden kapı açıldı ve gelen hemşireydi;

"Hanımefendi sizin dinlenmeye ihtiyacınız var lütfen uzanın." Dedi ve kolumdan tutarak beni yavaşça yatağıma oturttu. Serumu yeniledi ve tekrar taktı.

"Bir süre daha uzanın lütfen  "Dedi ve sanırım bayıldığım sırada başımı bir yere vurmuştum çok feci bir şekilde ağrıyordu. Annem odaya kucağındaki Masal ile geldi ;

"Nasıl oldun kızım iyi misin?"

"Ben iyiyim anne ama o nasıl?"

"O iyi daha iyi olacak ama bu bu neyse kızım sen biraz daha uzan annecim serumun bitsin konuşacağız her şeyi tamamı?"

"Peki anne." Dedim ve annem Masal ile yanımdan ayrıldı.

Bu durum nasıl düzelecek bilmiyorum. Şuan tek istediğim Bartu'nun iyi olması. Göz yaşlarıma engel olamıyordum. Oysa ki daha dün her şey normaldi. Nasıl bu hale geldik aklım allak bullak olmuştu. Düşüncelerimin ardı arkası kesilmiyordu, kafamın içindeki sesler durmuyordu. Bartu'ya da bir şey olur diye çok korkuyordum. Ona bakarak şunu dedim;

"Daha iyi olacaksın senin yaralarını ben saracağım." Dedim dediğimi duymayacağını bilsem bile dedim. Telefonum çaldı.

Batuhan arıyor...

Olanları ona anlattım. Oda benim gibi oldu ve yanıma gelmeye karar verdi. Zaman geçmiyordu gözüm Bartu'yu izliyordu. Uyanmasını bekliyordum. Ama uyansa bile ne diyecektim, ne diyecektik. Korkularım artıkça artıyordu. Ona nasıl bir cevap verecektik, bilmiyorum, bilemiyorum. Bir süre sonra Batuhan yanıma geldi. Onunla konuşmuştum olanlar hakkında yarım saat durdu ve yanımdan ayrıldı. 

Birden Bartu'nun inlemesini duydum. Yataktan kalktım yanına doğru koştum. Ama serumu unutmuştum. Kolumdan kanlar akmaya başladı. Koştuğum yerde durdum yere çöktüm kolumu elimle tutmaya başladım. Bartu gözlerini açtı ama bilinci tam olarak açık değildi. Şaşkın şaşkın etrafa bakıyordu. Sonra bana baktı, bende ona bakıyordum. Hemşire geldi, beni bu halde görünce yanıma koştu. Serumu çıkarttı, pansuman setini aldı ve kolumu sarmaya başladı. Birden Bartu,

"Ne oluyor neredeyim ben? G-Gözde ne oluyor."Diye mırıldanıyordu. Bana baktı, koluma baktı. Doğrulmaya çalıştı;

"Bartu otur ne yapıyorsun dinlenmen lazım."

"Gözde ne oldu koluna." Dedi hemşire kolumu sardıktan sonra Bartu'nun serumunu ve kendisini kontrol ediyordu. Hemen yanına ilerledim. Oturdum, elini tuttum ve;

"Nasılsın, ağrın sızın var mı?"

"İyiyim merak etme de sana ne oldu? Kolların kanlar içindeydi daha yeni."

"Hiç bir şey." Dedim ve korkuyordum bana o soruyu soracak diye ödüm kopuyordu ve ona şöyle dedim.

"Hadi sen dinlen uyu."  Dedim yüzünü okşadım hiçbir şeyden habersiz gözlerini kapattı, uyudu. Şimdilik sorudan kaçmıştım peki sonra ne olacaktı?


SİZCE BARTU'YA NELER OLACAK, HAYATINA NASIL DEVAM EDECEKTİ?

BU OLANLAR GÖZDE NAZ'I NASIL ETKİLEYECEKTİ?

HİKAYEYİ BEĞENİYORSANIZ YORUMLARDA BELİRTİNİZ. 

Sen Daima BenimsinHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin