" Uyanma vaktin geldi Bartu Vural ! " Dedim sesimi hafif yükselterek . " Sen halen dersini almadın mı ya ? Dünkü korkman yetmedi galiba . " Dedi gözlerini ovalayarak .
" Bir ders aldığım doğru . Aslına bakarsan mutluyum bile . Bu yaptıklarından sonr...
Artık akşam olmuştu hava çoktan kararmıştı. Telefonu aldım bir çok mesaj vardı arabada oturuyordum. Bartu sürekli arabaya gelip müzik ayarlayıp bana laf sokup gidiyordu manyak çocuk. Sümsüğü bir koyacaksın amele sümüğü gibi yapışacak onu oradan kimse çıkaramayacak. Pis virüs. İnfluenza virüsü işte.
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
Sonra geldi arabaya kafamı doğrultu "Annen dedi. Boynun kulunç tutmasın diye." Garip geldi yani bir an. Bartu benim ile bir sırını paylaşmıştı ama bana güvenmediğini de söylemişti biraz anormal biri. Aile bağları da çok gevşek kimse kimseyi düzgün tanımadığına eminim. Çocuğun psikolojisi baya bozuktu. Fark ettiysem de Barış abi evlat ayırıyordu ya bilmiyorum öyle hissetmiştim. Sonra uyumak için biz hanımlar çadıra geçtik. Beyler ise arabada uyuyacaktı .Şuan alkol alıyorlardı. Arada onları dinliyor arada telefona bakıyordum yani dinlemiyorum ama sağırda değilim duyuyorum. Baya bir süre uyuyamadım. Çok geç uyuduğum için sabah en geç ben kalktım. En son Bartu çadırda bir şey arıyordu. Ben gözümü araladım;
"Ne yapıyorsun?"
"Gene mi uyuyorsun." Dedi sonra bir şey alıp çadırdan çıktı. Sana ne bir kere ister uyurum ister uyumama sana ne ya. Çocuğun durduk yere bir tarafına mı batıyorum arkadaş uğraşmadan duramıyor benimle.
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
Yavaş yavaş ayıldım. Çadırın fermuarlarını kapattım. Üstümü giyinip çıktım.
Her kez oturuyordu. Sohbet muhabbet ediyorlardı. Ayaz beni kolumdan tutu. Sonra denize doğru götürdü. Bende önemli bir şey oldu sandım.
"Denize girelim mi?" Dedi bende olur anlamında kafa salladım. Sonra üstümü giyinip geldim. Bartu direk tişörtünü çıkardı ve arkamızdan gelmeye başladı.
Ayaz ile biz önden girdik. Bartu arkadan bana yetişmek üzereydi. Ayaz ile birbirlerine dalaşmaya başladılar. Bende Bartu'ya; "Lan dur öldü çocuk." Diyerek Boynuna atlayıp boğmaya çalıştım. Ama çocuk nasıl direniyordu görende elektrik direği sanacak o derece dimdik gücüm bir tık fayda etmiyordu. Babam gil de denize girdi ve şimdi eğlence başlıyordu. Çok güçlüydü, bedeni çok güçlüydü ama ruhu ve kalbi öyle gözükmüyordu. Sonunda babam devreye girdi. Bartu'yu oradan oraya boğdu. Bizde Ayaz ile gülme krizine girdik. Annemde geldi, biz eğleniyorduk. Sonra benim kardeşim beni boğdu. Kalleş pislik bende onu boğdum. Sonra babamlar çıktılar denizden. Bartu yüzerken bana çarptı. Sanırım engelli yani öyle duruyor. Bende kafasına vurdum. Korktu kuş kadar aklı vardı şimdi oda gitti.
