Kitap Bağışı

89 13 0
                                    

Yirminci bölüme geldik çok şükür 😩

***

Okul kütüphanesine yardımda bulunmak adına sınıf sınıf dolaşarak duyuru yapıyor ve bağışta bulunacak öğrencilerin isimlerini topluyorlardı. Sadece öğrenciler değil, öğretmenler ve okul idareside yardımda bulunacaktı. Kütüphanedeki kullanılamayacak durumdaki kitapları geri dönüşüm poşetlerine toplamışlardı ve yeni kitaplar için alan oluşturmuşlardı.

Yapılacak yardım ile hem alt sınıflara hemde onlardan sonra okulda bulunacaklara fayda sağlıyorlardı.

Önüne geldiği kapıyı iki kere art arta tıklattı. Bu geldikleri üçüncü sınıf olacaktı ve bırak alt sınıfları daha 12. sınıfları bitirememişlerdi. Kapının ardından 'gel' komutunu duyunca kapıyı araladı ve içeri girdi. Hemen ardından İsmail ve Murat'ta girmişti.

"İyi dersler hocam." dedi Murat ile bir ağızdan. Anında bakışlarıda buluştu. Gözleri daha fazla oyalanmadan tekrar masanın üzerinde oturan hocaya döndü. "Duyuru yapacaktık biz."

Hoca, onaylar anlamda kafasını salladığında esmer derin bir nefes alarak söze girdi. "Şimdik, biliyonuz okul kütüphanesi var ama iştem kitaplar hep eski püskü şeyler." dedi. Bir kaç kişi konuşma tarzı ile alakalı dedikodular yaparken sınıfa gözlerini kısarak baktı. "Ve." dedi ses tonunu yükselterek. "Bizde kitap yardımı topluyok. Yardım etmek isteyen arkadaşlar varsam isim alıcık."

Gülümseyerek sevgilisine baktı Nart. Bu halleri gözüne çok sevimli gelmişti. Kendinden ödün vermiyişi çok tatlıydı.

Bir kaç kişi parmak kaldırdığında Murat isim almaya başladı. Murat isim alırken sarı oğlan sevgilisine yaklaştı. Yanına gitti ve yüzlerini biraz yaklaştırarak fısıldadı. "Şöyle sinirli sinirli bakma şimdi dayanamayıp öpücem olan olacak."

Esmer kendini geri çekti ve sınıfa bakındı. Herkes kendi hailndeydi ve kimse onları izlemiyordu. Tekrar ona bakan yeşillere döndü. "Bak şimcik bi tane gecircem geberip gidicin." dedi sitemle. Nart kıkırdayarak geri çekildi.

"İyi dersler hocam." diyerek onlara doğru gelen kızıl oğlanla hareketlendi ikiside.
Sınıftan çıktıkları anda konuşmaya başladı Murat.

"Ya oğlum iyi hoşta tüm okul kitap getirirse kütüphaneye sığar mı ki? Yani ne bileyim küçük biraz sanki."

Esmer başını iki yana salladı. Gözlerini değdirmeden cevap verdi Murat'a.

"Sığar zaar. O kadar da küççük değik."

"Evet." diyerek onayladı sevdiğini Çerkes. "Zaten kimya laboratuvarında boş duran iki rafıda ne olur ne olmaz diye getireceğiz ya sıkıntı çıkmaz."

Merdivenleri hızlı hızlı inmeye başlayan Nart'a bir bakış attı kızıl. Aynı bakışı esmer de attı sevgilisine. İkisinin bakışları birleştiğinde İsmail başı ile Murat'a selam verdi. Gözlerini kapatıp açarak selamını aldı Murat. İkisi anlaşmış gibi yavaş yavaş acele etmeden indiler merdivenleri.

Merdivenlerin sonunda onları elleri belinde bekleyen bir adet Nart ile yavaş adımları az da olsa hızlandı. Murat alt dudağını dişledi ve ona gözlerini kızmış öfkeli öfkeli bakan çocuğa alttan bir bakış attı. İsmail ise gelirdiğini belli etmemeyi seçerek ellerini hırkasının cebine soktu.

"Biraz daha yavaş inseydiniz tembel hayvan sürüsü."

Murat kafasını kaldırarak gözlerini kırpıştırdı. Tatlı görünmeyi amaçlamıştı ancak sevişmek için dişiye kur yapan babunlara benziyordu. Sarı oğlan bu görüntü ile yüzünü buruşturdu.

"Dözelt yözünü at sineği kuscam yoksa şimdik." dedi İsmail, Nart'ın düşüncelerine tercüme olarak. Kızıl oğlan trip atarak yanlarından uzaklaşırken dudaklarını araladı. "Siz beni haketmiyorsunuz mağara ayıları sizi!"

Nart onun bu haline gülerken esmer küçümseyen bakışlar attı arkadan kalçasını kıvıra kıvıra model yürüyüşü yapan ve arada saçını savuruyormuş gibi yapan oğlana.

Bir an önce işlerini bitirmek adına kızıl oğlanı takip etti ikiside. Nart bu işin bir an önce bitmesini ve sevgilisini doya doya öpmeyi diliyerek bir sonraki sınıfın kapısını tıklattı.

***

İşleri bitmişti ve daha dersin bitmesine on dakika vardı. Bu yüzden kütüphaneye gitmiş ve kendilerini sandalyelere atmış muhabbet ediyorlardı.

"Kessss!!" diye bağırdı Murat karşısındaki sarı oğlana. "Voleybol büyüktür hepsi. Bu kadar." eliyle kışkışlar gibi yaparak kafasını çevirdi. Nart ona gözlerini devirdi ve konuşmaya dahil olmayan sevgilisine gülümseyerek baktı. "İsocum voleybol sıkıcı mı değil mi?" esmer daha ağzını açmadan Murat araya girdi.

"Ohoooooo." elini sallıyordu aynı anda. "İsmail'e sorsak hep senin yanında zaten. Beni hiç sevmiyor." Son cümlede sesini kısmış ve dudaklarını büzmüştü.

"İlk defa haklısın havuç kafa." dedi İsmail gülümseyerek. Kızıl oğlan ağzını aralamış ona bakıyordu. Ağlıyormuş da gözündeki yaşı siliyormuş gibi yaptı. "Ben gidiyorum burada beni seven hiç kimse yok. Belki merak edersiniz diye çişim geldi."

Onu kışkışlayarak gönderdi Nart. Gidene kadar arkasından baktı ve gözden kaybolunca kapıyı örterek hızla sevgilisinin yanına geldi.

"Aşkım benim çok özledim seni." ondan bir cevap beklemeden yanağına sıkı bir öpücük kondurdu.

"Bende." dedi esmer koyulaşan gözlerle Nart'a bakarak. Kurumuş dudaklarını yalayınca yeşiller oraya kaydı. Yutkundu ve biraz yaklaştı esmerin kırmızı dudaklarına. İsmail onu yarı yolda karşıladı. Bir süre öyle beklediler ardından hafifçe dudaklarını oynattı çerkes. İsmail'in alt dudağını kendi dudakları arasına aldı ve yavaş yavaş emmeye başladı. Beklenmedik bir karşılık geldi esmerden. Daha rahat öpebilmek için kafasını biraz yana yatırdı. Esmerin alt dudağını serbest bıraktı ve üst dudağını emmeye başladı. İsmail'in elleri yavaş yavaş omuzlarına tırmandı ve dudaklarını yiyen bedene tutundu.

Nefeslenmek adına hafifçe ağzını araladığı sırada Nart dilini ağzından içeri geçirdi. Dilleri birbirlerine dolandı. Git gide daha tutkulu bir hale gelen öpüşme İsmail'in inlemesi ile sona erdi. Nart yavaşça dudaklarını ayırarak kırmızı dudakları ıslanmış, nefes nefese ve yanakları al al olmuş oğlana baktı. Dudakları yukarı kıvrıldı bir anda. "Bir kere daha inlesene." utanmadan kendisiyle gevşek gevşek konuşan Nart'ın omzuna sert olmayan bir şekilde vurdu. "Yavşak." dedi fısıldayarak.

Sarı oğlan kocaman gülümseyerek belinden kavaradığı esmeri kendine çekti ve dudaklarına yapıştı yeniden. Art arta sürekli öpüyordu. İsmail kıkırdayarak elinden kurtulmaya çalıştı.

"Noluyor amına koyayım!?"

İkiside duydukları sesle kafalarını kapıya çevirdi. Kendilerine kocaman olmuş gözlerle bakan Murat ile yutkundu Nart.

"Anasını avradını..."

***

Ah be Murat'ım...

Bir türlü bin kelime olmadı ya 😭😭

Neyse yorum ve oy bırakmayı unutmayın 💕

Diğer kurgularıma da bakabilirsiniz 💕

Manolya'm (BxB)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin