22: özür dilerim

3.3K 275 30
                                    

"Haklısınız Fırat bey, çok maliyetli ama biz kendimize güveniyoruz. Hepimiz çok çalıştık. Sizin de desteğinizle birlikte daha iyi olacak eminim."

Umut odanın içinde volta atarken bir yandan telefonun diğer ucunda konuşan adamı dinliyor bir yandan da deli gibi ağrıyan başını ovalıyordu.

"Bu projede Saran Holding'le anlaştınız sanıyordum, neden iptal oldu?"

Sabahtan beri konuştuğu herkesin bu soruyu sorması yüzünden telefonu kendinden uzaklaştırıp bıkkın bir nefes bıraktı Umut.

"Bir takım kişisel meseleler yüzünden geri çekilme kararı aldılar." diye açıkladı üstü kapalı bir şekilde. Adam anladığını belirten bir mırıltıyla onayladığı sırada tıklatılan kapı ile bakışlarını o tarafa çevirdi Umut. Birkaç saniye sonra kapı açıldı ve Demir'i gördü.

Demir onun telefonla konuştuğunu gördüğü için sessizce içeriye girip kapıyı kapattı. Umut öylece durmuş onu izlerken kalp ritminin değiştiğini hissediyordu. Hem özlemişti, hem biraz kırgındı hem de Selin'in yaptığını öğrenmesini istemediği için gergindi.

"Biz şirket olarak kişisel meselelerin işe dahil olmamasından yanayız."

Adamın konuşması ile bakışlarını Demir'den çekip cevap verdi. "Tabii haklısınız biz de öyle düşünüyoruz. O biraz istisna bir durumdu, merak etmeyin böyle bir şey tekrar yaşanmayacak zaten."

"Biz kendi aramızda bir görüşelim, size geri dönüş yaparız."

"Peki Fırat bey. En yakın zamanda bir geri dönüş bekliyoruz. İyi geceler."

"İyi geceler Umut."

Umut telefonu kapatıp derin bir nefes bıraktı ve sessizce kendisini izleyen sevgilisine döndü. "Hoş geldin."

"Hoş buldum." dedi ve oturduğu yerden ayaklanıp yanına geldi Demir. Kollarını beline sarıp kafasını boynuna gömdü. "İyi misin?"

Umut sarılışına karşılık verirken kısık sesle mırıldandı. "İyiyim."

Değildi. Ama Demir'e sarılmak iyi gelmişti. Bütün ihtiyacı buymuş gibi hissediyordu. Bu düşünceyle kollarını boynuna daha sıkı sarıp titrek bir nefes bıraktı. Bir süre bir şey söylemeden, sormadan ve sorgulamadan öylece sarılmaya devam ettiler.

En sonunda Umut'un aklına halletmesi gereken işleri olduğu gelince yavaşça geriye çekildi. "Üzgünüm çalışmaya devam etmem gerekiyor."

Demir onu ilk defa işe bu kadar yoğunlaşmış görüyordu. Az önce birazına kulak misafiri olduğu telefon konuşmasında da çok gergin gibiydi. Bir aksilik olmadığını söylüyordu ama bu pek inandırıcı gelmiyordu. Yine de işini sabote etmek istemediği için onu onaylayarak geriye çekildi ve masanın önündeki tekli koltuğa oturdu. Umut da kendi yerine geçti ve sabahtan beri gözünü nadiren ayırdığı bilgisayara geri döndü.

Ara ara bakışları kafasını avucuna yalamış kendisini izleyen Demir'e kayıyor daha sonra dikkatini kaybetmemek için hemen toparlıyordu. O buradayken çalışmak zordu. Olayları ona yansıtmadan halletmek ise daha da zordu.

Yaklaşık yarım saat böyle geçip gittiğinde kapının aniden açılması ile ikisi de kapıya döndü. Kerem gelmişti ve hâlâ gergin görünüyordu.

Bugün onu sabah ki konuşmadan sonra ilk defa görüyordu. Fatih'i birkaç kere görmüştü ama Kerem'i görmemişti. Hatta Fatih'ten duyduğu kadarıyla ikisinin arası da birazcık bozuktu.

Kerem, Demir'i görünce ona ufak bir kafa selamı verdi ve Umut'a döndü. "Selin'i aramışsın bugün."

Hassiktir dedi Umut içinden. Demir'den saklamaya çalışırken bu şekilde öğrenecek olması hiç iyi olmamıştı.

kafası kendinden bile güzel [b×b]Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin