Merhaba herkese, nasılsınız umarım iyisinizdir, sınavlarım yaklaştı, sınav haftasına girmeden bir iki bölüm daha atmayı düşünüyorum.
Okunma sayımız artıyor fakat oy ve ya yorum yok, bu sıralar instagram üzerinden kitabım ile ilgili mesajlar geliyor yavaş yavaş yükseliyoruzz.
İnstagram hesabımız:
@ dkvd_wattpad
Keyifli okumalar dilerim oy ve yorumlarınızı bekliyorum
🦋🩷
Oradan çıkıp yukarı çadır kurmuştuk, yine bir arada toplanıp konuşuyorduk az çok kendinden bahsediyordu herkes.
"Buradan çıkınca ilk ne yapacaksınız?"
Kürşat hep bu sorunun sorulmasını bekliyordu sanırım efsun soruyu sorduğu anda havada kaptı.
"Hastalarım bu yakışıklı, karizmatik, romantik ve gülüşü güzel bu doktoru bekliyor."
Bunları söylerken eliyle kendini gösteriyordu.
Onun bu dediğine göz devirdim.
"Sevgili Komutanım göz devirmekten sıkılmadınız mı?"
Poyrazın kulağıma söylediği şeye gülerek kafa salladım.
"Kürşatcım sanırım sen hastaneye işini yapmaya değil de taliplerini bulmaya gidiyorsun."
"Ayıp ediyorsun yıldız çok yakışıklı ve karizmatik bir doktor olmam benim suçum değil."
"Buradan çıkınca ilk iş seni bir evlendirme programına yazdıracağım söz, birazda orada yakışıklı ve karizmatik doktoru oynarsın."
Poyraz gülerek efsunun sırtına vurdu.
"Helal kız sana vallahi helal!"
Hepimiz bir süre bu duruma güldük.Eminim hepimiz Kürşatı evlendirme programında hayal ediyorduk.
" yakışıklı olduğumu kabul ediyorsun yani?
"Ben öyle bir şey dediğimi hatırlamıyorum Kürşat fakat efsun için aynı şeyi söyleyemeyeceğim."
Efsunun anında gözleri parladı yanakları kırmızılaştı.
"Yıldız! Bir soru sordum bokunu çıkardınız ya!"
Poyraz kolunu omzuma atıp konuşmaya başladı.
"Banane bende söyleyeceğim içimde kaldı!"
"Poyraz kardeşim söyleme diyen mi var hı?"
Elimi poyrazın omzuna vurdum iki defa.
"Ben tahmin edeyim, poyraz kesin eğitimleri özledi hele o parkur.. kendisi hiç çıkmaz oradan."
Diğerleri anlamazca bize bakarken deniz yüzbaşıyı anlamış olmalı ki kocaman sırıtıyordu.
Poyraz bana hayal kırıklığına uğramış bir bakış atıp kolunu omzumdan çekip bana sırtını döndü. Onun bu haline daha çok güldüm diğerleri de bana katıldı, buraya geldiğimizden beri ilk defa bu kadar çok gülmüştük sanırım, Umarım çok ağlamayız.
"Alyeska parkurda yine bana eşlik edersin değil mi?"
Gülerek saçını karıştırdım poyraz'ın.
"Tabi efendim bu benim için büyük bir onurdur."
Şaka bir yana hamlanmıştım burada, sıkı bir eğitimin çözemeyeceği bir şey değildi elbet.
"Ee deniz sen ne diyorsun?"
Efsun denize yavru kedi bakışı atıyordu yada o öyle zannediyordu.
"Eh peki madem çok ısrar ettiniz söyleyeyim."
Elini çenesine dayadı ve düşündü
"Soluğu dürümcüde alırım gibi geliyor."
Haydaa
"Bak ağzım sulandı şu an"
O kokuyu alabiliyordum.
"Ayıp ettin yüzbaşım ısmarlarız."
"Eyvallah birader."
Bir süre daha konuşmuştuk, artık iyiden iyiye kaynaştık sayılırdı. Hepimizin farklı hayatları, farklı işleri vardı keşke daha başka şartlar altında tanışsaydık buradan çıktığımız zaman tabi bu ne kadar mümkün bilmiyorum, birbirimizi görürsek eğer burada yaşanan onca acı şey tekrar zihnimizi ele geçirecek, hoş ben pek unutacağımızı sanmıyorum ama.
Kapalı olan telefonumu açtım, telefonlarımız çekmediği için henüz şarjları bitmemişti, zaten en çok ihtiyacımız oldugu zamanlarda çekmez telefonlar. Büyük bir özlemle galeriye girdim. Derya ile olan fotoğraflarımıza baktım, derya fotoğraf çekmeyi ve çekilmeye bayılırdı ben de tam tersiydim anı yaşardım. Keşke daha çok fotoğraf çekseydik kardeşim.
11 Nisan 2018
Tam 24 gündür görevdeydim daha dün gece dönmüştüm Ankaraya, karargahta halletmem gereken işlerden dolayı ancak dönebiliyordum eve, ailemi özlemiştim bundan daha uzunları da olmuştu bir keresinde tam bir sene boyunca ne seslerini duymuş, ne de yüzlerini görmüştüm iyi olup olmadıklarını bile bilmeden koskoca bir sene geçirmiştim Suriye sınırında görevliydim o zamanlar, biz görevde olduğumuz sürece tek iletişimimiz telsizlerdi oda karargahtan bilgi alışverişi içindi.
Sinop'tan buraya tayinim geçen sene çıkmıştı ailem beni bırakmak istemeyip izmir'den buraya taşınmıştı tabi bu durum derya için oldukça zor olmuştu. Burada Üsteğmen Alyeska Özkaynak olarak buranın gözde timlerinden biri olan Kartal timine alışmıştım.
"Ablacım dediğin adrese geldik."
Taksiciye borcumu ödeyip inmiştim.
Eve yöneldiğimde pencerede heyecanla dışarı bakan deryayı gördüm onunda gözleri beni bulunca içeri koşmuştu ardından Kapı açılmıştı.
"Naber fıstık?"
"İyiyim abla."
Annemlere de sarılıp içeri geçmiştim çok yorgundum.
"Anne ablamda geldi onunla gitmeme izin verir misin?"
"Derya kızım otur oturduğun yerde, hem ablan yeni geldi yorulmuştur."
Derya yine ne için izin istiyordu acaba.
"Olay ne?"
"Ablam, şimdi bir festival düzenleniyor ve bugün oraya gitmek istiyorum ama annem girmeme izin vermiyor!"
Derya buraya henüz adapte olamamıştı bir iki arkadaş dışında kimseyi tanımıyordu. Bir keresinde konsere gitmek istemişti annemler izin vermişti fakat buraları bilmediği için dönüşte kaybolmuştu ve tüm bunlar olurken ben operasyondaydım herkes seferber olmuştu deryayı ise Tuğgeneral'in eşi bulmuştu ve bize getirmişti p günden beri derya tek başına dışarı çıkamıyordu.
"Yani benimle beraber gitmek istiyorsun öyle mi?"
Hızla kafasını sallamıştı.
"Ne festivali peki bu?"
"Her şeyin olduğu bir festival."
"Peki hadi hazırlan da gidelim."
Derya koşarak hazırlanmaya gitti.
"Kızım yorgunsundur dinlenseydin."
"Yok annem yorgun değilim, hem olsun derya ya da iyi gelir hatta sizde gelin."
"Yok kızım, siz gidin."
"Peki sen bilirsin, bir şey olursa arayın telefonum açık. Ayrıca deryaya söyle garajdayım ben."
.
.
"Abla bir de şöyle çek!"
"Bir de böyle!"
"Abla şu robotun yanında da çek!"
Ne mi oluyordu geleli neredeyse 3 saat olmuştu ve üç saattir derya poz veriyor ben de onun fotoğrafını çekiyordum.
"Abla bu olmamış ya beni burada tekrar çek"
"Derya yetmezmi sabahtan beri fotoğraf çekiyoruz!"
Yeni bir poz verdi derya.
"Abla sosyal medyada paylaşacağım bu fotoğrafları ben güzel çek."
Göz devirdim.
"Neredeyse 200 fotoğraf çektik derya en fazla 2 fotoğraf paylaşacaksın."
Derya beni asla dinlemiyordu, asla. Bir kaç poz daha verdikten sonra yanına gelip telefonu aldı.
"Abla birde selfie çekelim kameraya bak!"
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Deniz Kıyısına Vuran Dalga (Düzenlenecektir)
Mystère / Thriller(Kurguda mantık hataları bulunmaktadır, final olduktan sonra düzenlenecektir.) "Bir üflemeye bakıyordu tüm acil durum ışıklarının sönmesi.." "Buraya sevdiklerimizi kurtarmaya gelmiştik ama şimdi kendimizi kurtarmaya çalışıyorduk " "Kazanmayı umduğum...
