23.

3.2K 102 3
                                    


Karşımda duran Eroğlu İnşaat'a uzun uzun baktıktan sonra yavaş ve kendinden emin adımlarla içeriye girdim. İçerisi siyah ve beyaz hakimiyetiyle dekore edilmişti.

Kapıda beni güleryüzlü bir kadın karşıladı. Vural Eroğlu yazılı odanın önüne kadar bana eşlik etti. Çok beklemeden içeriye davet edildim.

İçeriye girdiğimde ayakta karşılanmayı beklemiyordum. Malum hep hödük insanlarla takıldığım için.Beni masasının karşısındaki koltuğa buyur ettikten sonra ne içeceğimi sorup telefonla söyledi ve bakışlarını benim üzerime çevirdi.

"Nehir hanım iş teklifimi kabul etmeyeceğinizi düşünmüştüm ne yalan söyleyeyim hem çok sevindim hem de çok şaşırdım." dedi samimi bir şekilde.

Karşımda bana dürüst davranan ve düşüncelerini samimice söyleyen insanların da var olduğunu görmek beni umutlandırıyordu.

"Açıkcası çok uzun soluklu düşünmedim ama bu işe ihtiyacım var.." dedim bende aynı samimiyetle.

Uzun uzun sohbet edip iş hakkında konuştuktan sonra artık resmen Eroğlu İnşaat'ın bir parçası olmak için gerekli işlemleri halletmeye başladık.

Bana yarın bir toplantısının varolduğunu ve avukatı olarak ona bu toplantı da eşlik edip edemeyeceğimi sordu. Ben bu şirketin çalışanıysam tabiki eşlik edecektim.Miranın ne tepki vereceği umrumda bile değildi. Ben işimi yapıyordum.
İnşaat'ı gezdikten sonra  yarının toplantı yapılacağı konuyu ve ortaklığıyla ilgili araştırma yapmak için biraz bu konu hakkında görüşme sağladıktan sonra yarın görüşmek üzere vedalaştık.

        ~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~

Sabahın ilk ışıklarıyla gözlerimi açıp hemen bir duşa girdim.Siyah  bir takım tercih edip içime beyaz gömlek giyip sarı saçlarımı da dalgalı yaptıktan sonra kırmızı ruj sürmüştüm. Güneş gözlüklerimi takıp Eroğlu İnşaat'a doğru arabamı sürdüm. Bazen yeni başlangıçlar yapmak gerekiyordu.

Toplantı salonunda Vuralın yanında oturuyordum. Miran ve yanında gelen birkaç kişi toplantı salonuna girdi. Miran beni farketmemişti. Toplantı salonundaki diğer kişilerle tokalaştıktan sonra gözleri beni buldu. Yüzünün renginin değişmesinden burada olmamın sebebini merak ettiği gibi bozulduğu da aşikardı.Toplantı salonundaki diğer kişilere salonu terk edin uyarısında bulundu. Toplantı salonundaki kişiler homurdanarak salonu terk etti. Miran bir an da vuralın yakasına yapıştı. O anlık panikle ağzımda bir çığlık koptuğunda içeriye girmeye çalışan kişilere vural çıkın işaretinde bulundu. Benim aksime vural sakindi. Ben mirana yapma diye çemkiriyordum.

Miran kızgın öfkeli bakışlarını bir süre bana doğrulttuktan sonra yeniden yakasına yapıştığı  Vurala çevirdi. "Benim kadınımın burada ne işi var? Sen ne ayaksın lan sen beni adam yerine koymuyon mu lan..." dedi sesi yüksek çıkmamıştı ama cümleleri bastıra bastıra söylerken kara gözleri daha da kararmaya başlamıştı.

Vural onun aksine yine sakinliğini koruyordu. "Kendisine danıştım. Kabul etti. Kendisiyle alakalı bir konu da sana danışmam gerektiğini düşünmedim."

Miran bu sözler üzerine daha da öfkelenmişti. Masadaki kağıtları yere savurdu. İşaret parmağını bir bana bir de halen istifini bozmayan vurala sallayarak.

"İmza falan atmıyorum hiçbir yere ben arkamdan iş çeviren adamla ortak falan olmam." dedi bakışlarını bana çevirdi. "Bu sondu nehir..Oğlumu senin elinden alacağım." diyerek kapıyı çarpıp çıktı.

Vuralla birbirmize bakakaldık. Böyleydi işte canını sıkan işine gelmeyen birşey olduğunda geri vites yapmaya bayılırdı.

Vuralla inşaat ve yeni proje hakkında konuştuk ama aklım bugün olan olaydaydı. Morel bırakmamıştı.Beni rezilliğiyle bir kere daha utandırmıştı. Eroğlu İnşaattan ayrılıp eve doğru giderken yolda arabamı kesen Miranı görmemle hem şaşırdım hemde sinirlendim. Arabadan aşağıya indiğimde karşımda dimdik duruyordu.

KUMAHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin