30.

3.1K 89 7
                                    


"Telefonu ver.." dedi sert bir şekilde.

"Ne demek telefonu ver. Ben sana esir mi olucam sanıyorsun. Bunu mu bekliyorsun miran. Bana kullanabileceğim bir telefon vereceksin. Benim özgür haklarımı elimden alamazsın."

"Sana güvenmiyorum. Sana güvenene kadar gözetim altında yaşayacaksın nehir. Telefon elinde olmayacak." dedi.

Sinirden güldüm. " Sen hiç değişmeyeceksin."dedim ve omzuna çarpıp yukarı çıktım.

Kendimi yatağa bıraktım.

Hayatımın en berbat zamanlarını geride bıraktığım sandığım an yeniden olduğum noktadan öncesine sıfır noktasına gelmem an meselesi oluyordu. Yine öyle bir yerdeydim. Öldüğünü sandığım eski aşığım,senelerdir hasretini çektiğim oğlum ve beni kendine hayran bırakan,ilgisiyle,şefkatiyle, her anlamıyla yanımda olan adam Vural..

Şimdi içine düştüğüm bu çıkmazdan nasıl kurtulacağımı bilmediğim bir yerdeyim işte.

Tüm gün yataktan çıkmadan öylece uzanıp düşünceler içinde boğulduktan sonra oğlumun gelme saatinde aşağıya indim. Miran yoktu. Mihribanda televizyon izliyordu.Beni görünce televizyonu kapatıp bakışlarını bana çevirdi.

"Merhaba nehir.." dedi yumuşak bir ses tonuyla.

Bende merhabalaştıktan sonra arkama dönüp uzaklaşacaktım ki benimle konuşmak istediğini söyleyince mecburen geri döndüm.

Karşına oturdum. Lafa girecek gibi olup birşey söylemiyordu. "
Ben senin için bir tehdit değilim.En kısa zamanda ne yapacağımı yoluna koyacağım benim tek derdim oğlum lütfen benim yüzümden ilişkinize zarar vermeyin."dedim.

Kahkaha attı. "Ne ilişkisi nehir ya sen yokken de bu evde senin adının geçmediği bir gün oldu mu ki ne yaptın ona,nasıl yaptın anlatsana bana,beni de öyle sevse keşke.."

"Ne nasıl yani..." dedim hecelemiştim kelimeleri çünkü gerçekten ne demek istediğini anlamıyordum.

"Miranla çalıştığım gece kulübünde tanıştım. Buraya geliş hikayemi anlatıp seni üzmek istemem. Anlayacağın dille. direk dansçısıyım. Miran çalıştığım ve burada birçok gece kulübü olsun. Restaurantın olsun koruyucu güvenliğin başı oldu.Onunla da öyle tanıştım türk olması ve birbirimize dertlerimizi anlatmak bana iyi geldi. Ben ona aşık oluyordum ama onun bana aşık olmadığını hissediyordum zaten. O sarhoş olduğunda hep seni anlatırdı. Senin sarı saçlarını,mavi gözlerini anlatırdı. Ben dinlerdim sanki dudaklarından aşkla dökülen kişi kendimmiş gibi olurdum. Sevişirken dudaklarından senin adın çıkardı. Ben bunlara göz yumdum çünkü çokta şansım yoktu aslında ben o dünyadan çıkmak istiyordum. Kendimi yakışıklı prensin kollarına attım."

"Bunları konuşmak istemiyorum çünkü benim için hiçbir önemi yok ne senin ne onun ne nasıl tanıştığının ve ne yaşadığınızın şimdi izninle kalkabilir miyim?"

"Neden nehir bu denli yakışıklı erkekten nefret edecek kadar ne yaşadın? O hep sana aşık olduğunu söylerken nehir ,senin için ölebileceğini söylerken, o gece o araçtan sağ çıktığında ve araç patladığında senin öldü olarak bildiğini ve delirdiğini öğrendiğinde burada mutluluktan havalara uçtu. Onun tek hastalığı sensin."

"O bununla mutlu olacak kadar alçak bir insan sen bunu marifet gibi anlatıyorsun."

"Nehir çünkü seni kaybettiğini biliyordu. Seni kaybettiği için içinde ona karşı bir duygu beslemen onu umutlandırıyordu.Bir şekilde senin aklında var olmak istiyordu. Ta ki evleneceğinizin haberini aldığı güne kadar o günden beri uyku uyumadı. Yemek yemedi. İş yerlerinde olay çıkarmış. Kendine zarar vermiş. Bir gece beni karşısına aldı türkiyeye döneceğim ve sevdiğim kadını yeniden kazanmamın tek yolu onu buraya getirmem,oğluna kavuşturmam yoksa o ellerimden gidiyor."dedi.

KUMAHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin