1.bölüm

1K 25 20
                                    

Keyifli okumalar

     Kulaklığı kulağında okuldan çıkmış durağa doğru yürüyordu genç kız. Otobüsü gelmişti yine cam kenarına yerleşmiş dışarıyı izliyordu. Artık güneş batmak üzereydi, tüm tonlarını batmadan önce gökyüzüne bırakıyordu. Bu sene okulda son senesiydi. Üniversite son sınıf artık eğitim hayatı bitiyor ve yeni bir savaş alanı olan iş hayatına adım atacaktı.

    Gerçi onsekiz yaşından beri çalışıyordu Alkım, babasına yük olmak istemiyordu. Eğitim hayatı boyunca çalışmıştı. Şansına çalıştığı yerler Part time olduğu için okulunu aksatmıyordu. Bu yıl maaşı biraz daha iyi olan bir iş bulmalıyım diye düşünüyordu.

     Kardeşi Anıl 'da bu sene üniversite' yi kazanmıştı. Babası nasıl ikisine yetilecekti onu düşünüyordu. Orta halli geliri olan bir aileydiler. Babaları onlar  küçükken bir ev almıştı. Çalışkan dürüst biriydi. Memur olarak çalışıyordu.

     Annem olsa nasıl olur diye düşünüyordu. Anneleri kardeşi bir yaşını doldurmadan bir gün ansızın onları bırakıp gitmişti. Babası iki çocukla kalmıştı. Alkım o zamanlar dört yaşındaydı. Şuan ise yirmiiki yaşında genç bir kız olmuştu. Beyaz teni, kocaman gözleri bakır turuncu saçları kahverengi gözleri ile renk cümbüşüydü adeta.

     Babaannesi ve babası büyütmüştü onları oda büyüdükçe kardeşine bakmaya başlamıştı. Birbirlerine destek olarak büyütmüşlerdi Anıl'ı. Birkaç yıl öncede babaanneleri vefat etmişti. Alkım anne sevgisini hep babaannesinde aramıştı. Yaşlı kadın her zaman sevip, koruyup kollamıştı torunlarını. Annelerinin yokluğunu hissettirmemeye çalışmıştı elinden geldiğince gücü yettiğince.

      Babası çalışmasını istemiyordu. Ama Alkım yapamıyordu. Kardeşinin okuyacağı bölüm hem zor hem de masraflıydı. Kitapları bile kim bilir ne kadar olacaktı. Tıp fakültesini kazanmıştı Anıl. Kendiside hemşire olacaktı. Okul dışında hiç bir sosyal çevresi yoktu. Okul dan eve, evden işe gidip geliyordu. Arkadaş edinmemek kendi tercihiydi.

     Arkadaşları olsa gezmek dolaşmak ve eğlenmek isteyeceklerdi. Buna ne zamanı vardı nede harcayacak parası. Hep uzak durmuştu insanlardan. En iyisi buydu onun için.

     İneceği durağa yaklaşmıştı. Durağı gelince inip evine doğru yürümeye başlamıştı.

    "Alkım alkım" diyen diye sese döndü.

    "Efendim Ayşe sultan" dedi penceye doğru bakarak. Ayşe sultan mahallenin başındaki evde oturan komşusuydu. Mahalleye taşınırken de sonrasında da çok yardımcı olmuştu Alkımlara. Her zaman yanlarında olmuştu.

    "nasılsın bakalım güzel kızım"

    "iyi diyelim iyi olsun sultanım"

    " gel bakalım yanıma kahve içelim seninle uzun zaman oldu"

    " olur sultanım" diyip kapısına geldi Ayşe sultanınının yanına. O arada babasına mesaj atıp haber vermişti orda olduğunu. Kapı açıldı bir süre sonra

     "gel bakalım güzel kızım" diyip içeri buyur etti. İçeri girdiğinde montunu çıkarıp astı.

     " ben yaparım kahveleri sen geç salona sultanım" dedi.

      "Tamam kızım". Kahveler yapılmış ve salonda yerler alınmıştı.

      "Alkım iş konusunu ne yaptın?"

      "daha bulamadım, bulmadan da şuan ki işimden ayrılamam biliyorsun Anıl da bu sene üniversiteye başlayacak. Biraz daha maaşı iyi olan bir iş bakıyorum işte"

GÖKKUŞAĞI Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin