I.

18.4K 445 463
                                    

Skylar Steeller. Sakin ve nazik bir insan. Ama kendi içinde. İnsanlar tarafından ise inatçı ve huysuz olarak tanımlanır. Halbuki bu kavramlarla ilgisi dahi yoktur. (Sanırım burada bir parantez açmalıyım; Cristiano Ronaldo'suna laf atılmadığı, Real Madrid'in FC Barcelona'dan kötü olduğu söylenmediği sürece sakin ve nazik bir insandır. Evet, parantez kapansın!)

Bu kadar üçüncü kişi ağzından konuşma yeterli.

Annemin beni alt kattan çağırması ile odamdan çıktım. Oturma odasında bir televizyona, birde kurutmaya çalıştığı ojeli tırnaklarına bakıyordu.

"Efendim anne? Eğer beni hemen önünde duran kumandayı sana vermem için çağırdıysan, o bayıldığın ojenin şişesini camdan dışarı fırlatırım. Bunu yaparım" dedim bıkkınlıkla. Hep bunu yapıyordu. Ojelerini bozmak istemediğini, bu yüzden üst kattan beni indirip hemen önündeki kumandayı ona vermemi söylüyordu.

"Hayır tatlım. Sadece televizyona bak" dedi tırnaklarına üfleyerek. Kafamı sesi kısılmış televizyona çevirdim. Tanrım, bu bir Ronaldo belgeseliydi. Gözleri pörtlettim ve "Yüce Tanrım! Seni seviyorum anne!" dedim. Kumandayı önünden aldım ve ona sıkıca sarıldım.

"Ojelerim Sky! Ojelerimi bozacaksın hayatım!" diye bağırdı. Gözlerimi devirdim ve diğer koltuğa geçip iyice yayıldım. Televizyonun sesini iyice açtım. Hiçbir saniyeyi kaçırmak istemiyordum.

Birkaç yeteneğinden bahsettikten sonra, iki akşam sonraki Real Madrid x FC Barcelona derbisini konuşmaya başladılar. Tanrım, mükemmel olacaktı. Babam ile gitmeyi planlıyorduk fakat maç Camp Nou'da olacaktı. Ve babam o lanet statta top toplayıcılığı yapıyor. Orada bulunup çalışması gerekecekti. Bende tek başıma o kadar insan içerisinde kalamazdım. Annem desen asla benimle gelmezdi. Futboldan gram hoşlanmıyordu. Sonuç olarak evde oturup idolümün gol atması için dualar edecektim.

"Ne anlıyorsun şu oyundan? Erkek olsan neyse, sen genç bir kızsın tatlım. Neden tenis değil de futbol?" dedi annem. Ojelerini sehpanın üzerinden toplamıştı.

"Futbol sevmenin cinsiyeti yoktur anne. Herkes sevebilir. Ayrıca çok yakışıklı oyuncular var. Mesel.." derken sözüme atladı "Mesela Ronaldo, değil mi? Tanrım, o gerçekten çok itici bir oğlan"

Koltukta doğruldum ve "Anne? Sen kör müsün? Adam mükemmellik kelimesini somutlaştırıyor resmen. Nasıl olurda ona itici ders.." derken yine sözüme atladı "Ah, tamam. Ben hiçbir şey söylemedim farzet" Odadan çıktı.

Gözlerimi devirdim ve televizyonu izlemeye devam ettim. Hah! Mükemmel! Bitmişti işte! Kumandayı kenara koydum, odama çıktım. Duvardaki posterine bir öpücük yolladıktan sonra yatağıma atladım. Laptopumu açtım ve Twitter'a girdim. Herkes El Clásico'yu konuşuyordu.

"Real Madrid kesinlikle alacaktır. Hemde 3-0 lık bir skorla!" Favorilere eklendi. Retweetlendi.

"Ronaldo iyi iş çıkaracağa benziyor. Bu El Clásico, Real Madrid'lileri sevindirecek!" Altında Cristiano'nun idmandaki hareketlerinin bir gifi vardı. Favorilere eklendi. Retweetlendi.

"Messi dünyanın en iyisi dostum! Real'li oyuncuların ona karşı hiçbir şansı yok! El Clásico bizim! #FCBarcelona" Kullanıcı takipten çıkartıldı. Kullanıcı engellendi.

Son tweet yüzünden sinirlerim bozulmuştu. Laptopu sinirle kapattım ve yataktan kalktım. Kendime atıştıracak birşeyler yapmak (Sinirlendiğimde birşeyler yemek iyi geliyor) için mutfağa indim. Tam kapıdan girerken annemin "Ne? Ah, tamam. Hemen geliyoruz" dediğini duymuştum. Merakla oturma odasına girdim.

"Neler oluyor? Nereye gidiyoruz?" dedim. Annem sıkıntıyla nefesini verdi ve "Baban bugün idman sırasında yanlışlıkla topa basıp bacağını kırmış tatlım" dedi.

Training [Written by; Neymarable] TAMAMLANDIHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin