'Gözler yaşarmadıkça gönüllerde gökkuşağı çıkmaz'
Kanepede yatan yaklaşık iki yaşındaki bu çocukla olduğum yerde donakaldım.Sanki hayatım sönmüş gibiydi.Dünyadan uzaklaşmıştım.Gözlerim yaşlı çocuğa takılı kalınca Jungkook evin kapısını kapatmış ve yanıma gelmişti.
"Hayvanların kavga etmesinden korktuğu için az önce ağlıyordu."
Hala dilim tutulmuşken başımı çevirdim ve yüzüne tuhaf bir ifadeyle baktım.Ne dediğini anlayamıyordum.Aklım da kırık kalbimle birlikte uçup gitmişti.
"Neyse kahvaltı hazır hadi gel."
Jungkook böyle dedikten sonra telefonu çocuğa verdi ve masaya yöneldi.Bir süre sonra ben de onu takip ettim.
Sevimli çocuk sessizce telefona bakarken Jungkook ve ben yemeye devam ettik.O an çocuğun adını sormak geldi aklıma.Sadece meraktan.
En azından sevdiğim kişinin çocuğunun adını bilmeye hakkım vardı değil mi?"Oğlun mu? Adı ne?"
Sorumla çocuğa dönerek gülümsedi ve "Taehyung" dedi.
"Efendim?" dedim o an ne diyeceğini merak ederek.
"Beni yanlış anladın, oğlumun adı Taehyung. Tesadüf eseri komşumla aynı isimde" dedi sonunda içten bir kahkahayla.
Çocuğuna benim adımı vermişti.Gözlerim dolarken bakışlarımı çocuğa çevirdim.Kim bilir şimdi kimin soyadını taşıyordu.Onu bizim çocuğumuz olarak görmeyi çok isterdim. Ama hayat işte.
Birbirimizi bu kadar çok severken neden ayrıldık?
"Ne güzel tesadüf" dedim buruk bir gülümsemeyle.Hiçbir şey söylemeden gülümseyip ağzına yemek koydu.
"Bay Jeon ne zamandır buraya taşınıyorsunuz? "
"Öncelikle biz artık komşuyuz, sadece doktor ve hasta değil, o yüzden resmi konuşma tarzından kurtulalım lütfen. Sorunun cevabı iki gün önceydi. Meşgul ve ünlü olduğun için bilmiyormuşsun gibi görünüyor. Birçok komşu beni karşılamaya gelmişti, ama sen yoktun."
"Doğru" kısaca dedim.Çünkü konuşacak gücüm yoktu.Her şey üzerime geliyordu.
Kanepede yatan çocuğun mırıltıları, evdeki hayvanların sesleri, konuştukça büyüyen kahkahalarımız evi dolduruyor ve kendimi gerçek sıcacık yuvamdaymışım gibi hissettiriyordu.
Ama sevincim uzun sürmedi, hüzün yeniden geldi ve dört bir yanımı sardı.Diğer odadan benimle aynı boyda, geniş omuzlu bir adam geldi.
Muhtemelen o da kocasıydı.
Burada gereksiz tek şey bendim.
Biraz daha kalsaydım gözyaşlarım herkesi rahatsız edecekti, gitmem gerekiyordu."Neyse ben gideyim" dedim ve kalkıp devam ettim "Yemek için teşekkürler"
Ben hızla yürürken, uykulu adam tuhaf bir şekilde arkamdan bakarken Jungkook kapıya kadar peşimden koştu.
"Seni henüz Jin ile tanıştırmadım." "Yapacak işlerim var!" dedim sertçe.Doğru yapmadığımı biliyorum ama biri beni anlamalı lütfen ama.
O anki acıyla kendimde değildim.Ona akıttığım göz yaşlarım ile acı sözler doğdu bu kalptenJungkook başka bir şey söyleme fırsatı bulamadan binadan uzaklaştım.
Arabaya bindim ve evden, bu mahalleden hızla uzaklaştım.
Gözlerimden yaşlar süzülürken sinirle sildim.Gözyaşlarına mı yoksa hayata mı kızgındım bilemedim.Beni kocasıyla tanıştıracaktı, kendisine delicesine aşık olan adamı kocasıyla tanıştıracaktı..
Onunla sohbet etmeye başlasaydım kim bilir neler olurdu, yüzünü görmek beni bu kadar sinir ederken.Ben derin düşüncelere dalmışken hızla giden arabam neredeyse bir kamyona çarpıyordu ve ben kazadan güç bela kurtuldum.Bu kaza olsaydı, muhtemelen hayatta kalamazdım.
Transa geçmiş gibi kafamın içinde araba kornası çalarken ne olduğunu anlayamadım.Sanki her şey bir anda olmuş gibiydi.Rüya görüyormuş gibi hissettim o an.
Arabayı kenara çektim ve başımı direksiyona yasladım.Gözlerimden akan yaşları silmeye bile çalışmadım.Hiçbir şey umurumda değildi.Ne beni görmeye gelen gazeteciler, ne de kameralar.
"İyi misiniz Bay Kim?" ; "Evet arkadaşlar gördüğünüz gibi ünlü bir futbolcunun kaybettiği maç sonrası son görüntüsü!" ; "Bir doktor çağırın, belki arabada ezilmiştir!" ; "cevap vermeyecek misiniz?"
Arka arkaya gelen sorularla kafamı direksiyondan kaldıramadım.Her şey berbattı.Ben dahil.Güvenliğimi aramanın bile bir yolu yoktu.Etrafım gazetecilerle çevriliydi.
Belki fırsatım olursa güvenliğimi ararım diye elimi cebime atıp telefonu çıkardım ve aramaya kalktığımda kafamı direksiyondan kaldırdım bu yüzden tüm kamera ışıklarıyla kapandı yüzüm.Nefes almak bile imkansız gelmişti..
Bir şey diyemiyordum bile çünkü sesimi yükseltsem sitelere kötü anlamda yazarlardı.Bu yüzden sadece sessiz kalmayı seçtim.
Ve kurtarıcım, kalbimi okuma gücüne sahip tek insan olarak geldi.
Mahperi'm geldi..
______________________________
Kısa yapıyorum değil mi 🤷♀️
Kötü oluyor 🤷♀️
Cvb: Yeah
ŞİMDİ OKUDUĞUN
~MAHPERI||TAEKOOK~
FanficDört yıl sonra Taehyung, öldüğünü sandığı sevgilisi Jungkook ile karşılaşır •Semetae •UkeKook