Eve Minho ile vardığımızda, yolda gelirken kendimize çeki düzen verdiğimiz için sarhoşluktan eser kalmamıştı.
Annem gün içinde hiç bir soeun yokmuş gibi davransa da ben bir şeyler sezmiştim. Kapıdan içeri girdiğimizde de sadece, görüş alanımıza giren mutfağın ışıkları yanıyordu.
Annem ve Joobin anne sanki sorgu odasındalarmış gibi karanlık evde yanan tek lambanın altında oturmuş bekliyorlardı. Ada mutfağın ev ile bağlantılı olan kısmına-annemlerin karşısına- oturmadan önce Minho'ya bir bakış attım. Derin bir nefes almış kendini gelebilecek şeylere hazırlıyordu.
Sandalyelere yan yana oturduğumuzda sorgu, annemin sözüyle başlamıştı.
"Dizinle konuşmak istediğimiz bir şey var."
E bunu biz de biliyoruz.
"Nedir?"
"Öncelikle bizim tatilden erken dönmemizin bir sebebi vardı"
Minho sessizce "Anlamıştım" dedi ama hepimiz duymuştuk.Joobin anne boğazını temizledi ve annemin sözüne devam ettirdi.
"Biliyorsunuz düğünden sonra biz eve sadece bir kere uğrayıp hemen tatile gittik öncesinde de bir hafta evde yoktuk. O yüzden kameralar güvenlikten dolayı açıktı, sonradan eve bir ara elektrikler kesildiğinde kontrol için adamlar gelmişti ve onların geldiği günden sonra da diz taşınmıştınız. Yani demem o ki ben kameraların bozuk olduğunu düşünürken görevler düzeltmiş ve güvenlikte biz bir hafta evde olmayınca kameraları çalıştırmış."
Derin bir nefes aldı, annem de destek olmak için Joobin annenin omuzuna dokundu. Lütfen düşündüğüm şey olmasın diye içimden geçirirken Joobin annenin sözünü annem devam ettirdi.
"Şey biz tatildeyken oturma alanındaki kameralardan sizi görmüş olduk."
Minho oldukça şaşkındı, telaşlanmıştı da.
"Nasıl yani?"
Annem sakin kalmaya çalışan Joobin annenin konuşmasına izin vermeyerek Minho'ya cevap verdi.
"Şöyle ki yakınlaştığınızı tesadüfen gördük. Zaten ben bir şeylerin farkındaydım ama Joobin pek hoş karşılamadı bu görüntüleri."
"Pek hoş karşılamadı mı? Hoş karşılanacak bir yönü var mı da Seon?"
"Sakin ol hayatım."
"Ya ben nasıl sakin olayım? Minho'yu kardeşine göz kulak olsun diye tembihliyorum, o ne yapıyor? Bak aklıma geldikçe kötü oluyorum."
"Tamam, çok yüklenme çocuklara."
"Ya nasıl olur anlamıyorum ki. Ben-"
Minho artık dayanamayarak duruma el atmaya karar verdi, ben hala yorum yapmama taraftarıydım.
" Anne önce bir sakinleş, sonra konuşalım bu konuyu"
"Hala sakinleş diyor ya. Senin açıklaman var mı ha? Bu olaya açıklamam var mı?
"Ben-"
"Anne-"
"Joobin, artık yeter"
Ben, annem ve Minho aynı anda konuştuğumuzda Joobin anne bize şaşkınlıkla bakıyordu. Annemin söylediği şey daha dikkat çekici olduğu için pür dikkat annemin konuşmasını bekliyorduk. Ama annem Joobin anneye çıkışmasına rağmen, nedenini açıklamak yerine kahkaha atmaya başladı. Ben az çok durumu anlamıştım ama Minho far görmüş tavşan gibi annemlere bakıyordu.
Joobin anne de gülümseyerek ayağa kalktı ve kendine bir içki doldurdu. Minho, "Ne oluyor?" manasına bana kafasını salladığında, ben de bir şey bilmediğimi belirtmek amaçlı omuzlarımı kendime çektim. Minho her ne kadar durumu idrak edemese de benim yaptığım hareketi tatlı bulmuştu. Yani gözleri kısılmıştı. Ben onu ne zaman bu kadar iyi tanımaya başladım bilmiyorum ama asıl bilmediğim şey Joobin annenin nasıl böyle iyi oyunculuk sergileyebildiydi.
Annem kahkahasını durdurduğunda Joobin annenin bardağından bir yudum aldı ve açıklamasını yapmaya başladı.
"Aslında Joobin'in tepkisi ilk başta çok olumlu değildi ama sonradan ben sizin aranızdaki çekimi anlattım ve bir şekilde ikna ettim. E Hyunjin, sende bana haber vermediğin için intikam aldım. Gerçi benim akıllı oğlum durumu hemen kavradığında bu intikam biraz Minho üzerine oldu."
"Seon beni ikn ettiğinden ve siz kan bağı olmayan iki kişi olduğunuzdan arıza bir şey olabileceğini kabullendim. Ama eğer ayrılırsanız bu hem bizim hem de sizin için sorun olur."
"Hayatım ayrılırlarsa görüşmezler olur biter. Zaten kalabalık bir aile yemeği yapamayacağımıza göre zorlayarak onları görüştürmeyiz."
"Ben sizi anlaşamazlar belki diye düşünmüştüm ama siz bayağı iyi anlaşmışsınız"
Minho annesinin son dediğine tepki olarak "Anne!" diye çıkıştıktan sonra kendine de bir bardak doldurdu ve birlikte koltuğa oturduk.
Annem;
"Yine de bizim önümüzde çok şey yapmayın, kıskanırım." dese de Minho ile sarılarak oturmuştuk.
Siz üst üstesiniz anne?
Televizyon izlerken sohbet ediyorduk ki Minho'nun bardağından bir yudum almak istediğimde herkes bana engel olmuştu. Benim büyüdüğümü idrak edemiyorlar herhalde. Gerçi annemin tepkisi bir tık farklı sebeptendi, çünkü benim alkole ne kadar dayanıklı olduğumu biliyordu.
Bu çocuk çok güzel 🥺🥺
Hayret bu kadar kısa bölüm yazmam ben.
Neyse, ben şunu anladım sakin fic yazmak hiç bana göre değil. Bunu bitirip Escape Yakuzaya geçicem.
Bu arada 3k için teşekkürler aşklarım
Sizi seviyoreeew💝💝💝💝💝💝💝
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Hyung Of The Halfblood
FanfictionKardeşim olabilir ama üvey? Üvey olması bir şey ifade etmeli miydi? Hyunho Fem!hyunjin Yetişkin içerik!