18. Bölüm

629 38 24
                                    

En ufak sorunlarda vazgeçmek bir çok fırsatın engeliydi...

20.07/23

<3<3<3<3<3<3<3<3<3<3<3<3

Karşılaştığımız her zorluk bizi daha güçlü kılmak için bir sınav olduğunu düşünmüştüm her zaman. Bu nedenle her sınavıma çok iyi çalışmış ve başarı ile ayrılmıştım. En azından hayatıma kattığım ve alıştığım imtihanlarım da olmuştu. İlk zamanlar acı eşiğim azken giderek yükselmiş ve fiziksel acılarımı ruhumdaki acılar gölgede bırakmıştı. Acı benimle bir bütün olmuş varlığını hissettirmezken son zamanlarda yaşadığım çıkmaz sokaklar oldukça ruhumu yoruyordu. Acı beni yormazken çıkmaz sokaklarım yaşamı daha da ağır hale getiriyordu. Her karşılaştığım yolun sonundan en zoru geriye dönmek ve yolu baştan gitmek oluyordu. 

Şimdi yine bir çıkmaz sokaktaydım. Bu sefer yolun gerisine dönmek bile yetmeyecekti aslında. Hissettiğim tek şey ne olacağını bilememenin korkusuydu. En büyük düşmanım yine karşıma çıkmıştı bu noktada. yalnızlık...

Karşımdaki tanımadığım kişiye korku dolu gözlerle bakarken ne yapacağımı bilmiyordum. Sadece birbirimize bakıyorduk. Karşımdaki kişiyi daha önce görmediğime emindim hatta dikkatli bakınca beni sürekli takip eden kişiye benzemediğini farkettim. Bu farklı biriydi. Karşımdaki yabancı bir anda beklemediğim hamle yapıp belinden çıkardığı silahı bana doğrulttu. O silaha bakarken derin bir nefes aldım. Beni sadece öldürmek istiyordu.

Ölüm...

Belki daha da korkutucu ve dehşet verici gibi gözüküyor olabilirdi ama benden benliğimi alacağına ölüm daha güzel geliyordu. Hem anne ve babamda ölmüştü. Onların gideceğim yerde olması ölümü bile güzelleştiriyordu. Sadece tek bir şey söyledim...

"neden?"

Bu sorumla birlikte dudağında tehlikeli bir gülüş belirdi.

"her başına gelen şeyde sebep mi ararsın?" dedi.

"hiçbir şey sebepsiz değildir." diye cevap verdim.

Dalga geçer gibi yine sırıttı. Tam da bana silah doğrultmuş ve muhtemelen birkaç dakika içinde ölümüme sebep olacak kişiyle yapılacak bir sohbetti gerçekten.

"haklısın! Ben birini öldürürken sebebe bakmam. İşim bu! Bunun da bir sebebi var ama sen korkmuyor gibisin." dedi.

"çünkü korkmuyorum!" dedim.

"o zaman bu tetiği daha yavaş çekebilirim. Ölümünü beklerken belki korku hissedersin. Böylesi daha keyif verici." dedi yüzünde sinsi bir gülüşle.

Bana doğru yaklaşıp silahı anlıma doğrulttu. Sadece birkaç santim uzağımda tutuyordu. Gözlerimi kapatıp tetiği çekmesini bekledim. Yapmasını istiyordum ama ne kadar beklersem bekleyeyim gelmeyen hamle gözlerimi açmama sebep oldu.

Yüzü ifadesiz, gözleri donuk şekilde bana bakıyordu. Ne düşündüğünü anlamıyordum. Gözlerini kaçırmadan silahı indirdi ve beline yerleştirdi.

"bu sadece bir uyarıydı. Ya yarışmadan çekilir senden sonraki kişinin bu hakkı kazanmasını sağlarsın ya daaaaa"

Bir adım attı bana doğru "ölürsün!" diye fısıldadı yüzüme. Oldukça teklikeli birine benziyordu. Hareket ve tavırlarından rol yapmadığı da  çok belli oluyordu.

Onun gibi bir adım atıp yaklaştım.

"korktuğumu mu zannediyorsun!" diye fısıldadım tıpkı onun gibi.

Bir Çift Buz PateniHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin