GİRYE

BÖLÜM 16

Daha bir sonraki bölüm hazır değil ama ben bu bölümü bir güncük 🤏🏻 erken yayınlıyorum.

🌪️

DÖNÜŞÜ OLMAYAN GİDİŞ

Aldığım her nefesi vermeye vaktim olacak mı, bilmiyorum.

Her kırgınlığı telafi edebilecek miyim, bilmiyorum.

Kırıklarımı iyileştirmelerine izin verecek kadar birilerine güvenebilecek miyim, bilmiyorum.

Bir de kırmamayı öğrenecek kadar yaşayacak mıyım, onu hiç bilmiyorum.

Kurduğum cümlenin ardından Poyraz'ın gözlerine ulaşan kırıklar canımı yakmıştı ama bunu belli etmedim.

Bana kırılmaya hakkı var mıydı?

Beni tanımıyordu bile.

Ben her zaman kendimi düşünürdüm, tabi bir de ailemi.

Poyraz'a kodların bende olduğunu söylemeyi düşünmesemde laf ağzımdan çıkmıştı bile, rüyanın etkisiyle bir anda ağzımdan çıkan kelimeleri söylemek için çok düşünmemiştim ve bu bir hata mıydı bilmiyordum.

"O ne demek öyle?" dediği sırada kaşları çatılmış ve bakışları sertleşmişti.

"Duydun," dedim ödün vermez bir ses tonuyla "istediğin kodlar bende."

"Kodlardan nasıl haberin oldu?" diye sordu ifadesiz bir ses tonuyla, ne düşündüğünü anlayamayacağım kadar kendini gizlemişti.

"Beni çok hafife alıyorsun Poyraz." dediğim sırada yataktan kalkmış ve bileğimdeki tokayla saçlarımı toplamaya başlamıştım "Beni hafife alarak çok büyük hatalar yapıyorsun."

"Kodları bana vermeyeceksin değil mi?" diye sordu kaşlarını kaldırarak.

Yataktan kalkmış ve tam karşıma geçmişti.

"Vermeyeceğim."

"O kodlarla ne yapmayı planlıyorsun?" dediği sırada elini belime sarmış ve beni kendine çekmişti.

Ellerimi göğüsüne yerleştirdim ve gözlerinin önüne yalancı bir tebessüm serdim "Hiçbir şey."

"Ne demek hiçbir şey?" diye sorduğu sırada belimdeki eli sıklaşmıştı.

Tırnaklarımı çıplak göğüsüne bastırdım ve "Öyle işte." dedim "O kodları bir şey yapmak için almadım."

"Ne istiyorsun?" diye sordu başını eğip burnunu boynuma sürttüğü sırada "Kodları bana vermek için ne istiyorsun?" dudaklarını boynuma bastırdı.

Ellerimden biri ensesine gittiğinde "Bilmem." dedim oyuncu bir tavırda "Bana ne verebilirsin?"

"Ne istersen." dedi ve etimi dişlerinin arasına alıp boynumu ısırdı, umursamadım ve boynumu yana yatırarak ona biraz daha yer açtım "İstediğin her şeyi önüne serebilirim kız çocuğu."

"Kodlar için mi?" diye sordum zevke bulanmış sesimle, elleri kalçalarıma ulaşmış ve yavaşça sıkmaya başlamıştı.

"Senin için." diyerek yanıtladı beni, boynumdaki dudaklarını çeneme ardından da dudaklarıma taşıdığı sırada.

Dudaklarıma uzun bir öpücük bırakmasına izin vermedim ve kendimi geri çektim "Yalancı."

"Yalan söylemiyorum." derken gözlerimin tam içine bakıyordu.