0.5

1.9K 475 424
                                    

205 oy, 275 yorumm

***

Aldığı bir iyi bir de kötü haberden hemen sonra Seungmin kendini önce duşa atmış, bu sırada da içinden geçirdiği tüm ölüm planlarını yayıncaya adamıştı. Doğru ya, diyordu kendi kendine. Onun manyak olduğunu nasıl unuttum?

Hızlıca siyah bir kumaş pantolon ile onunla aynı renkte boğazlı kazak geçirdi üstüne, sarı renkteki saçlarını kurulayıp gözlüğünü takmış ve hiç sekmeyen ince saatini bileğine geçirmişti. Siyah renkteki ceketini de alıp arabasına yerleşti hızlıca.

Emniyet için verilen silahını torpidoya koyup yola koyuldu, aslında gideceği yeri pek ala biliyordu. "Manyak herif," diye söylendi trafik ışıklarında beklerken. Seul'un kalabalığından insanlar önlerinden geçiyordu, başını kaldırıp dev panellerdeki yayın haberine baktı.

Bang Chan, dün gece dediği gibi yapmış ve Hwang Seung Ho davasının yakında düzenlenip yayına sunulacağını paylaşmıştı. Kamunun gerçekten ilgisini çeken bir dava olduğu için yalnız değildi, sokaktan geçen, işe gitmek için bekleyen insanların hepsi dev paneldeki videoyu izlerken alnını ovuşturdu Savcı.

Dev yayın binasının önüne geldiği zaman beklemeden inmiş, hızlı adımları girişe yönelmişti. "Bayım," diyerek önünü kesen güvenlik görevlilerine kimlik kartını göstererek hızlıca içeri girdi.

Birkaç kişiyle beraber asansöre binmiş, sonunda bildiği kata gelirken kalabalıktan sıyrılıp inmişti. Chan'ın odasına doğru ilerledi adımları, Felix ve Jeongin - Chan'ın yanından asla ayrılmayan iki elaman olduğu için tanıyordu - bir köşede durmuş, bilgisayarla uğraşırlarken onlara doğru ilerledi.

"Chan'ın yanında biri var mı Felix?"

"Hayır Savcı'm," dedi Felix hemen yanına gelerek. "Bir şey mi oldu, ne oldu, ne yaptık? Yerimizde duruyorduk aslında."

Seungmin onu dinlemedi, "Güzel." deyip kapı kolunu indirip odanın içine girdiği zaman ayakta durmuş, elindeki kameradan bir şeyler kontrol eden gazeteciyi görmüştü. Kapıyı arkasından kapatıp ona doğru ilerledi.

"Ne yapıyorsun Chan?"

"Ne yapıyormuşum?" dedi Chan kamerasını masasına bırakırken. Geniş odanın içinde adımları Savcı'ya doğru ilerlemiş, tam karşısında durduğu zaman devam etmişti. "Ha," dedi dolgun dudaklarını kıvırıp. "Siz haberi almışsınız."

"O davayı açmayacaksın."

"O davayı açacağım." dedi. "Ama belki 'çaldığınız' notlarımı geri getirirseniz vazgeçebilirim."

Sözleri biter bitmez parmakları arasında tuttuğu flash belleği Seungmin ile ikisi arasında ortaya çıkarmış, Savcı'nın gözleri belleğe giderken o küçük şeyi avucuna hapsedip sırıtmıştı.

Geri geri gitti. "Biliyor musunuz, stajyerinize öğretmeniz gereken bir şey var. Kesinlikle bir belge çalacakken etrafta kamera olup olmadığını kontrol etmeli."

Duyduğu sözlerle gözlerini kapatıp dudağının içini dişledi Seungmin. İşte şimdi şu ana güzel bir küfür yakışırdı, Joyeon için içinden güzel bir ölüm planı hazırlarken derin bir nefes verdi eli kolu her yere uzanan yayıncıya doğru. Gözlerini açtı.

"Ne istiyorsun?"

"Notlarımı."

"Tamam," dedi uysal davranmaya çalışarak. Başını salladı. "Sana o notları vereceğim ama sen de bana o belleği vereceksin. Kopyası var mı?"

"İşimi sağlama alan biri olduğumu bilmeniz gözlerimi yaşarttı Savcı'm ama maksat bunca yıllık hukukumuz diye bundan bir tane var," Alayla gülümsedi. "Birkaç tane çıkartmadım canım, endişelenmeyin."

Law with Passion/SeungchanHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin