"Yeon-ah şurada dondurmacı var. Hadi günü dondurma yiyerek sonlandıralım!"
Aynadan arka koltuğa baktım. Seungmin ile göz göze geldiğimizde bana gülümseyerek kafasını salladı. İkiside istiyordu, onlara hayır diyemedim ve arabayı kenara çektim.
"Pekala dondurmamızı da yiyelim."
Changbin ile Seungmin dondurmacıya girerken gözüm kenardaki bir adama kaydı. Mermere oturuyordu, gözleri kapanırken onları açık tutmaya çalışıyor ve bu halleriyle çok tatlı görünüyordu. Ayaklarım benden bağımsız bir şekilde onun yanına hareket etti.
"İyi misiniz? Yorgun görünüyorsunuz da."
Adam bana baktı ama bir şey demedi. Bende dayanamadım ve bir soru daha sordum.
"Yani beni tanımıyorsunuz ama sizi eve bırakabilirim. Eviniz ne taraftaydı?"
"Benim evim yok. Varsa da ben bilmiyorum."
Adama şaşkın gözlerle bakıyordum. Yüzünü bana cevirdi ve göz göze geldik. Gözleri çok güzeldi. Bakışlarım hoşuna gitmiş olacakki kıkırdadı.
"Hastaneden çıktım ben. Ufak bir kaza sonucu hafızamı kaybettim. Kaza dahil hiç bir şey hatırlamıyorum. Bir ailem var mı bilmiyorum, bir evim var mı bilmiyorum, beni seven ve benim sevdiğim insanlar var mı bilmiyorum. Ben hiç bir şey bilmiyorum."
Hüzünlü bir şekilde adama baktım. Çok sıcak ve samimi gelmişti. Ve evet kendimi tutamadım ve bir soru daha sordum.
"Adın ne peki? Yani belki bir şekilde aileni bulabiliriz."
O güzel gözlerinin içine yıldızlar serpilmişti şimdi, parıl parıl parlıyordu ikiside.
"Gerçekten bulabilir misin!? Çok teşekkür ederimm!"
Ben daha ne olduğunu anlamadan boynuma sarılmıştı. Ben o anda ne yapıyordum? Tabiki de o şokla öylece duruyordum.
"Tanımadığın insanlara sarılmamalısın çocuk adam. (Mükemmel bir lakap kimse laf etmesin 🔪🔪)
Adam yavaşça bende ayrıldı ve gerçekten de küçük bir çocuk gibi kafasını eğdi. Ahh çocuk adam derken ciddi değildim ama şuan ciddiyim.
"Hayır seni üzmek için söyleyemedim. Sadece insanlar senin gibi iyi niyetli değillerdir. Sana zarar vermek isteyebilirler. Ayrıca her şeyi insanlara anlatmamalısın bunu kötü bir niyetle kullanabilirler. Anlaştık mı hala adını öğrenemediğim çocuk adam?"
Başını usulca kaldırdı ve bana gülümsedi. Gözleri gibi çok güzeldi gülümsemesi de. Kalbinin güzelliği gerçekten yüzüne vurmuştu.
"Benim adım Minho. Ve seni dinleyeceğim anne gibi davranan iyi kalpli kadın."
Hadi ama bu kadar tatlı olamazsın (Rosie_qt52 bu cümle size güzel bayan)
"Tanıştığıma memnun oldum Minho. Kalacak bir yerin yok yani şuan?"
Kafasını hayır anlamında salladı. Bu adamı tanımıyorum ve ben resmen insanları kandırıp paralarını alan, bazı dedektiflerin, polislerlerin aradığı biriydim. Ayrıca benimle beraber bu işi yapan iki kişi daha vardı. Birimizin yakalanması diğer iki kişiyi tehlikeye atardı. Ama bu adamı ilk gördüğüm andan itibaren garip hissediyordum. Hem çok doğru, hem de çok yanlış biri gibiydi...
"Pekala eğer yanlış anlamazsan sana bir teklifim var."
"Merak ettim."
"Sana kalacak bir yer ayarlayacağım. Ama dediğim gibi herkese ve her şeye güvenemeyiz. Bu yüzden ben o güvenli yeri bulana kadar benim evimde kalmaya ne dersin? Hem benimle beraber yaşayan iki erkek kardeşe sahibim. Onlarla da tanışırsın."
(2023 yılındayız siz kimseye böyle şeyler söylemeyin pişman olursunuz valla. Ama karşınızdaki Minho ise net kabul edin ve beni çağırın hxnshdns)Bunu yapmamam gerekiyordu. Az önce onu uyarmıştım ama şuan ben tanımadığım birini evime davet ediyordum. Hepimiz birbirimize yapması gerekenleri söylüyoruz, tavsiyeler veriyoruz ama kaçımız hayatında uyguluyor önerdiği şeyleri?
"Rahatsız olmaz mısın? Hem kardeşlerin beni istemezlerse ne olacak?"
İşte ona bir cevabım yok Minho. Kavga edeceğiz bu kesin ama sonrasında seni kabul ederler mi, hiç bir fikrim yok.
"Sen kalacak bir yer istiyor musun onu söyle bakalım. Oralara takılma ben halledeceğim."
Yine gülümsedi. Gülüşü gerçek miydi?
"Seninle geleceğim-"
"YEON-AH NEREDESİN KIZIM SEN!?"
Arkama döndüğümde Changbin ve Seungmin geliyordu. Onlardan bahsediyorduk ama ben içeride olduklarını bile unutmuştum...
"Changbin neden bağırıyorsun? Evde değiliz kendine gel."
"Noona neden gelmedin? Seni bekledik, hani beraber yiyecektik."
Bir adım geriye gittim. Böylece dikkatler Minho'ya kaymıştı. İkisi de anlamamış gözlerle bir ona bir bana bakıyorlardı.
"Bu Minho ve bir süre bizim misafirimiz olacak."
~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~
Bölümü Youtiful dinleyerek yazdimmm. Bu yüzden bölümün şarkısı Youtiful olsun dedimm.
Minho'yu finale kadar bekletmedimmm ve üçüncü bölümde getirdimm 🤙🏻
Cümle kuramıyorum biri bana yardım etsin 😭
Umarım yazım yanlışı yoktur ya. Pek kontrol edemedim (kontrol etsem de yapmıyormuşum gibi konuşayım dedim HXNSHENSHD)
Neyseee
Minho, Changbin, Yeon-ah ve Seungmin dörtlüsü ile kalınnnnn <33Kendinize değer verinnn
Çünkü şu koca dünyada size en güzel değeri sizi en iyi tanıyan kendiniz verirrrr <333
Sizi seviyorumm 🤏🏼😭Kitabımızın, kan bağı olmadan abi-kardeş olmuş iki harikasını buraya bırakayım dedimm <33
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Unknown Past | Lee Minho
FanfictionSen geçmişini hatırlamayan bir meleksin sadece Minho... Bense yaşadığı her dakikayı hatırlayan bir şeytanım... Geçmişini hatırlamadığın için mi böylesin, yoksa sen hep bir melek miydin? Kaan Boşnak | Bizi Nasıl Etkiler? (Angst) 12.07.2023 25.09.202...