11. Gün/ 40 Albatros 1718

20 5 0
                                    

"Ama ben açım."

Herefot

Levy'nin masası senatörler hakkındaki kâğıtlarla doluydu. Odayı dolduran güneş ışıkları ne kadar zamandır masanın başında olduğunu fark etmesini sağladı. Saatlerdir.

Kyros, bana böyle bir şey yapmadığını söyle.

Sabah yataktan fırladığında aklındaki tek soru buydu. Aslında gördüğü bir rüya sayesinde fark etmişti bunu. Daha doğrusu ölen bütün senatörlerin onu kovaladığı bir kâbus.

Ellerini saçlarının arasına daldırdı ve kopartacakmış gibi çekti.

Deliriyordu galiba.

"Hayır. Hayır! HAYIR!"

Kâğıtları yere saçtı ve hiddetle masaya vurdu.

Tamam, Levy. Sakinleş.

Birkaç dakika boyunca burnundan derin derin nefes aldı. Şu an daha iyiydi.

Her şeye en baştan başlamalıyım, diye düşündü. Muhtemelen bir şeyleri gözden kaçırıyorum.

Dağılan kâğıtları yeniden düzenledi. Bunları bulmak zamanında çok vaktini almıştı.

Yaklaşık bir yıl kadar önce senatörler hakkında araştırmalara başlamıştı. Özel bir sebeple değil, kalede lehlerine olabilecek her şeyi araştırıyor ve mümkün olduğunca Brithic'e bulaşmamalarını sağlıyordu.

Yeniden kâğıtlara göz gezdirdi. Panamuwa, Robin, Edan ve Salvi'nin ölümlerini anlayabiliyordu. Panamuwa tamamen Veborn'u oyuna çekmek için öldürülmüştü. Diğer üçüyse Arfa ya da bükücülerin planlarına sıkıntı çıkartıyorlardı.

Tişenki Arfa'nın tarafında olmasına rağmen onun esir alınmasını da mantıklı buluyordu. Ne de olsa sahte suikastçıya iftira atmak ve Veborn'un onunla ittifak kurduğunu söylemek için sahte rehinden daha iyisi olamazdı.

Diğer bütün deliller bir şekilde yalanlansa da sarayın özel şövalyelerinin gördüğü bu olay yalanlanamazdı.

Geriye sadece iki isim kalıyordu. Vafudr ve Gudea...

Vafudr bundan yedi yıl önce bükücüleri savunan bir konuşma yapmış ve bu, onu idam sehpasından döndürmüştü. Bradon'dan yüklü miktarlar karşılığında öğrendiklerine göre ailesinde bükücüler vardı ve Gılaha'yla bağlantılı oldukları düşünülüyordu. Ama Kyros onu öldürtmüştü.

Peki ne için? Belki de suikastların arkasındaki ismi gizlemek istiyordu.

"Ama bu çok saçma," dedi düşüncelerine cevap olarak. "Vafudr'u bizden başka bilen kim vardı ki?"

Yine de bunun başka bir sebebi olabileceğini düşündü.

Sonra gözleri Gudea'nın kâğıdına kaydı. Yirmi senatör içerisinde en çok zaman harcadığı adam oydu. Geçen sene onu araştırırken bir noktadan sonra he duvara tosluyordu. Geçmişi ve aile kayıtları bulanıktı. Ailesi hakkında verilen bilgileri doğrulayamamıştı. Çocukluğunu geçirdiğini söylediği köyde onu tanıyan birilerini de.

Alferd'in bu gizemli geçmişi Levy'yi daha da saplantılı bir hale getirmişti. Sayamadığı kadar bahane ve rüşvetle ulaştığı Tuxmon hanedan şecerelerinin topladığı kitaplarda da bir şey bulamamıştı.

Haftalar süren takiplerinin sonucunda evinin mahzenine girmiş ve orada bulduğu sandıkta tüm sorularının cevabını almıştı. Sandık, Tuxmon'un haritaları, gizli yerleri ve zafiyetlerini gösteren notlarla doluydu. Sadece bu da değil; ülkedeki siyasi istikrarsızlıklar, halkın en hassas olduğu konular ve olası bir iç savaşın nasıl başlatılacağıyla ilgili sayısız bilgiyle doluydu.

Gölgenin Kıyameti: AluvantazarHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin