Portal Açılmadan On Sekiz Gün Önce 12 Albatros 1718

19 5 0
                                    

"İnanmadığım gibi yaşamaktansa inandığım gibi ölürüm!"

Skyhtes

Ertesi gün, sabahın ilk ışıklarıyla Skyhtes ve Komutan Vermund orduyu kontrol ediyorlardı.

"İyi bir savaşçı olabilirsin ancak savaşmak ve savaş yönetmek ayrı şeylerdir." Vermund kozdavların kalkanlarına göz gezdirdi. "Okçuları altı adanın en iyisi olan Zegâl'i ele geçirmeye gidiyoruz ve kozadavların elindeki kalkanlar bunlar mı?" diye bağırdı yanındaki yardımcıya. "Daha büyük kalkanlar temin edilsin."

Adam titreyen ellerle not aldıktan sonra bir adım geri çekildi.

"Kolay bir savaş olacak sanıyordum," dedi Skyhtes az önceki azardan payını almamayı umarak.

Vermund derin bir iç çekti. "Bana kalsa emrine bir kozdav bile vermezdim. Gel gör ki Khimaria ve diğerleri sana çok güveniyorlar." Kozdavlardan birinin omuzluklarını kontrol etti. "Kolay savaş diye bir şey yoktur. Elbette kayıplarımız olacak. Ben de bunu elimden geldiğince en aza indirmeye çalışıyorum."

Skyhtes Vermund'a hak vermekle beraber iğneleyici sözlerinden bir hayli rahatsız olmuştu. "Savaşta benim görevim ne peki?"

Vermund önemli değil der gibi elini aşağı indirdi. "Ah, sadece nehri ters yöne çevirmelerini engellemek, kozdavlar karaya çıkana kadar onları korumak, şehirde yönlerini bulmalarını sağlamak gibi basit şeyler."

Skyhtes bir an üzerine doğrultulmuş yüzlerce okla karşı karşıya olduğunu düşündü. "Gerçekten basit şeylermiş."

"Boyun kısımları demir plaklardan olsun!"

Genç, komutan Vermund'ın söylediklerini dikkatle not aldı ve yanlarından ayrıldı.

Kozdavların silahları genellikle ağır aletlerden oluşuyordu. Bu da tek ve ölümcül darbe için savaştıklarını gösteriyordu. Hiç değilse Roy Hunerik'in derslerinden hatırladığı kadarıyla öyle olmalıydı. Toprak kıranların zırhlarıysa silahları gibi ağırdı ve ölümcül bölgeler kalın plaklarla kaplanmıştı. Omuz kısımlarında toprağın sembolü olduğunu düşündüğü kahverengi bir taş amblemi vardı.

Teçhizat kontrolü tamamlandıktan sonra saraya geri döndüler ve saldırı planlarını konuşmaya başladılar. Vermund mümkün olduğunca az kişinin ölmesini istiyordu ve bu konuda bazı avantajlardan da taviz verilmesi taraftarıydı.

Bir başka komutana göreyse ilk saldırıda karşı tarafı ağır bir yenilgiye uğratmalıydılar ve bunun için de bazı kayıplar göz ardı edilmeliydi. Aksi takdirde Adaf ve Ruç'un yardıma gelip işlerini daha da zora sokabileceğinden endişeleniyordu.

Oy üstünlüğüyle Vermund'un fikri kabul edildikten sonra ele geçirilmesi gereken önemli noktalar belirlendi. Buna göre doğu tepesi ve sınırların yakınlarında olan bir başka tepe Dojhanların ok saldırılarından en az zayiatla kurtulması için kuşatılmalıydı. Nehrin hâkimiyeti sağlandıktan sonra sırasıyla pınar ve çevresi ardından da saray ve toha kontrol altına alınacaktı.

"Sayı üstünlükleri, menzil ve konum avantajları var. Pınarı ele geçirene kadar bir hayli zorlanacağız, " dedi Khimaria. Savaşı kazanacaklarından şüphesi yoktu ancak bu zayıf yönlerini ve eksikliklerini gözetlemeyeceği anlamına gelmiyordu.

"Kozdavların önümüzdeki dört gün boyunca yürüyen duvar çalışmalarına öncelik vermesi gerek," diye fikrini belirtti Vermund.

"Peki, kozdavları tam olarak nasıl karaya çıkartmayı düşünüyorsunuz?" dedi Skyhtes haritaya bakarak. Nehrin pınara kadar uzanan kısmı; tepeler, kuleler ve saray surlarıyla çevriliydi. Tam okçuların yerleşeceği yerlere.

Gölgenin Kıyameti: AluvantazarHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin