MAYSA (bxb)

13

Birkaç gündür kendimde değil gibiydim. Hiçbir şeyden zevk almıyordum. Canım sadece yatmak ve daha fazla yatmak istiyordu. Sıcaklardan mıydı yoksa ruhsal bunalımdan mı kaynaklıydı emin değildim ama yaşamaktan bile keyif alamadığımı hissediyordum. 

Enes ve Miran abiyle iki gündür görüşemiyorduk. Aile meselelerinden dolayı şehir dışına çıkmışlardı. İkisini de birkaç kez arayıp mesaj atmış olmama rağmen cevap alamamıştım. Bahsettikleri aile sorunu tahmin ettiğimden daha büyük olmalıydı. 

Abim de iki gündür çok çalışıyordu. Kendi işlerinin yanı sıra Miran abinin yokluğuyla birlikte biriken işleri de yapmak zorunda kalmıştı. Sabah erkenden evden ayrılıyor gece geç saatlere kadar çalışıyordu. Yüzünü göremez olmuştum iki gündür. 

Kulaklıklarımdan yükselen ince kadın sesi ile birlikte sağa saparak ana yoldan çıktım. Şimdi eve yakın ıssız bir sokağa girmiştim. Cebimden çıkardığım tırnaklarımda gezdirdim kahvelerimi. Sarı renkli ojenin üzerine pembe ojeyle şeritler geçmiştim. Etrafımda canlı renkler görmek mutlu ediyordu beni. İçimi ısıtıyordu. 

Hızla attığım adımlarım karşıdan görünen beş kişi ile birlikte duraksar gibi olsa da kendimi toparlayarak yürümeye devam ettim. Cebimdeki telefondan çalan müziğin sesini kısmış, kafamı da yere eğmiştim. Gelen kişilerin aralarında gülüştüklerini duyabiliyordum. Yolumu değiştirmek istesem bile yol ıssız ve tek yönlü olduğu için bu isteğimi gerçekleştiremiyordum. El mecbur yürüdüğüm yolda ilerlemeye devam ettim. 

" Aaaa bakın kim varmış burada, " diyerek önüme geçen Mavi ile birlikte derin bir nefes çektim ciğerlerime. Attığım adım havada kalmıştı. 

" Nasılsın bakalım balım? " 

Bana dönük söylediği şey ile birlikte yüzümü ekşittim. Ondan böyle sözler duymak hiç hoşuma gitmiyordu. 

" Çekil Mavi yolumdan.  "

Söylediklerim yüzünde aptal bir sırıtışın oluşmasını sağladığında kafasını arkasına çevirip arkadaşlarına kaşlarıyla beni işaret etti. Diğerleri de onun gibi sırıtıyordu. 

" Çekilmezsem ne olur? Miran abine mi yetiştirirsin? " 

Söylediği şeyden sonra derdinin Miran abi olduğunu anlayabilmiştim. Miran abinin gidip onu ben konusunda uyarması zoruna gitmiş gibi görünüyordu. 

" Seninle uğraşacak havamda değilim." 

" Sıkıntı etme  güzelim, bugün benim seninle uğraşasım var zaten. " 

Kulaklarımdan çıkardığım kulaklıkları elimde dolayarak cebime tıktığım sırada hepsi dikkatle beni izliyordu. 

" Derdin ne? " 

" Derdim sensin. " 

Söylediği şeyden sonra bir adım atarak bana doğru yaklaştı. Aramızda çok bir mesafe kalmamıştı. Vücudundan yayılan sabun kokusu ciğerlerime sızdığında yüzümü buruşturmamak için zor tuttum kendimi. Hadi ama duş jeli dururken o kalıp sabunları kullanmak çok saçma değil miydi? 

" Seni daha öncesinde reddettiğimi hatırlıyorum Mavi. " 

" Reddedilince daha fazla hırs yaptığımı söylediğimi hatırlıyorum Maysa. " 

" Hırs yapmanın bir şeyi değiştirmeyeceğini de söylemiştim sana Mavi. " 

Birkaç saniye sabır dilercesine gözlerini kapattı. Arkadakiler pür dikkat bizi izliyordu. 

" Bana bir şans ver Maysa, " derken ışıltıyla parlayan mavilerini kahvelerimle birleştirmişti. 

" Sana şans falan veremem ben Mavi."